Her kitap çıkarana yazar diyemeyiz. Öyle bir mantık olsaydı eline her kalem alıp cin ali çizen ressam olurdu.
Kitap nasıl okunur bilmen lazım. Edebiyat, felsefe gibi kısımlarına takmadan sadece aşk olaylarını okuyorsan senden okuyucu falan olmaz, kusura bakma he.
Bazı yazarlar resmen kendiyle çelişiyorlar. Sırf millet okusun diye uyduruktan cümlelerle bezenmiş sayfaları saçma bir kurguyla birleştirmiş. Sonra vermiş parayı bastırmış, ne oldu? Arkadaş birden yazar oldu. Sonuçta kitabı var. Artık o dokunulmaz, eleştirilmez. Niye? Çünkü kitabı var.
Bazıları kitap satılsın diye yapmadığı kalmamış. Farklı kitaplarında savunduğu düşüncenin tam tersini yansıtmış. O yüzden bana göre bir yazar karakterlerine kendi kişiliğinden vermeli. Kendi düşüncelerini, hayallerini veya yaşamını üflemeli yarattığı karaktere.
Ben çok mu iyi yazıyorum? Hiçte bile. Ama nasıl eleştirilmesi, yazılması gerektiğini biliyorum. Tek yapamadığım düşüncelerimi harflere aktarmak.
Konu nereden nereye geldi... Olay şu ki bir yazar kitabını başkası için değil kendisi için çıkarmışsa gerçek bir yazardır.
20.12.13
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Boşluk.
Não FicçãoAnnenin karnındayken yalnızsın. Mezarında da yalnızsın. Ama en çok bu ikisinin arasındaki zamanda.