Sabah gözlerimi tabiki de beni öpen sevgilimle birlikte açmadım. Tam aksine yatağımın üstünde zıplayan küçük kardeşim Asya'yla açtım. Berk ise kapının kenarında durmuş gülüyordu. Asya'yı kucağıma çekip yanıma yatırdım. Daha 4 yaşındaydı ve çok güzeldi. Kime çektiyse artık.
'' Burası kalkman gereken sahne. Asya abicim sanada yazıklar olsun ya. Hemen teslim oluverdin. Böyle anlamamıştık ! Yok sana Barbie falan. ''
Berk'in dediklerine karşın Asya kollarımın arasından kurtulmaya çalıştı. Onu tekrar yatağa çekip ;
'' Asya , ben sana Barbie alırım. Dinleme şu deliyi. '' dediğimde Asya gülümseyip bana sarıldı.
'' Vay , öyle olsun Asya Hanım. Bunun cezasını çekeceksin. '' diyip kendini yatağıma attı. Asya'yı kollarımdan çekip gıdıklamaya başladı. Asya gülmüyor bildiğin bizim evden ulusa sesleniyordu. Onlara arkamı dönüp kafamı yastığa gömdüm.
'' Bu ne ses böyle sabah sabah ?! ''
Sesin sahibi kesinlikle babamdı. Yatakta doğrulup babama baktım. Çatık kaşlarıyla bize bakıyordu. Berk Asya'yı kucağından indirip yere koydu. Ona gülümseyip göz kırptı.
'' Hadi bebeğim sen aşağıya Ayşe ablanın yanına in , tamam mı ? Biz de ablanla geliyoruz. ''
Asya onu kafasıyla onaylayıp , güldü. Babamın yanından geçerken babamın bacağına sarıldı. Babam eğilerek Asya'yı kucağına aldı. Bu evde sadece beni sevmediğini düşünüyordum. Asya'yı 2 aylıkken evlatlık almıştı. Hep bir kız çocuğu olmasını istemiş. Tabii benimle birlikte annemde gidince, beni artık kızı olarak görmedi bile. Hatta benden nefret ediyor olabilirdi. Ilk başlarda abim bile beni sevmemişti. Çünkü annem beni doğururken ölmüştü.
Asya'nın yanağına öpücük kondurup onu kucağından indirdi.
'' Hadi , abinin dediğini yap. '' dediğinde Asya koşarak gitmeye başladı.
'' Koşma ! Düşeceksin. '' diye babam onu uyarmıştı. Kafamı başka yöne çevirerek babama bakmamaya çalıştım. Berk veya Asya için endişelendiğinde yada onlara sevgi sözcükleri söylediği zaman kötü oluyordum. Çünkü bana bir kez bile ' dikkatli ol ' gibi şeyler söylememişti. Hatta ben düştüğüm zaman bana bağırıyordu.
'' Evet. Sabah sabah bu ses ne ? ''
'' Sadece e- '' derken sözümü kesti.
'' Sana sormadım ! Berk. ''
Gözlerim dolmuştu. Kafamı onaylarcasına sallayıp , kafamı pencereye çevirdim. Berk yataktan kalkınca kafamı o tarafa çevirdim. Kaşlarını çatmış ve ellerini yumruk yapmıştı. Babamın karşısına geçince durdu.
'' Daha ne kadar onu görmemezlikten geleceksin ?! O senin kızın ! O ister miydi annemin ölmesini ?! Onun suçu muydu ? Allah almış canını ! Bu kız ne yapsın ?! '' dediğinde gözümden bir-iki damla yaşın gelmesini engelleyemedim.
'' Berk. Sus. ''
'' Yeter artık. Susamam. En son ne zaman kızına babalık yaptın ? Ah , pardon. Hiç yapmadın ki ! Ne suçu var o- ''
Berk'in lafını kesen babamın dudakları olmuştu. Şaka şaka. Babam Berk'e tokat attı. Bu durumda espri yapıyorum ya artık. Yatakta hemen ataklandım.
'' Sana. Sus. Dedim. Berk. '' diye dişlerinin arasından konuştu. Sonra arkasını dönüp
hızlıca uzaklaştı. Yataktan kalkıp Berk'in yanına gittim. Bir-iki damla göz yaşım artık ağlamaya dönüştü. Berk beni kendisine çekip saçlarıma öpücük kondurdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
D.S.S.Z.
Fanfic'' Benim kim olduğunu biliyor musun ? '' '' Ay dur dur. Biliyorum ben bu repliği. Genellikle ' kötü çocuklar ' yada kendini bir şey sananlar kullanır Ne yani sen şimdi kötü çocuk gibi bir şey misin ? '' deyip parmağımı göğsüne doğru tutup kıkırdad...