KEDİ CİPS VE İSTANBUL SOKAKLARI

Kedi Cips

Sinirden uyuz ite dönmüştüm..Haşat etmek istiyordum onu!
Kaldırımdaki direklerin, çöp konteynırlarının arasından kıvrıla kıvrıla emin adımlarla yürürken kafamdan bu koca canavarı nasıl alaşağı ederim diye plan yapıyordum!
Çabucak öndeki sol tekerleğin yanına yaklaşıp tırmıklamaya başladım. Tekrar o yüksek sesle haykırıp şaha kalkacak diye ödüm kopuyordu..Ama o benim kuyruğumu almıştı sağ komayacaktım!
Bende onun tekerleklerini acı acı kemirecektim!
Üstüne çıkmaya çalışırken , bir ses ile irkilip arkamı döndüm ki ne göreyim!
En alt kattaki camda tahminimce 12 yaşında bir kız beni seyrediyordu. .
Hemen ön patilerimi kırıp üstlerine yatım. .
😼😼😼
Tuana:
Çayımı alıp masanın üstüne koydum hiç içesim yoktu ama almıştım pekte çay sevmem zaten!
Saate baktım 14:05 annem hâlâ  gelmemişti..
İyice sıkılmaya başlamıştım...
Saatler geçmek bilmiyordu. Ne televizyon ne de kitaplar beni oyalıyordu..
Mutfaktan, oturma odasına geçip telefon ile teyzemi aradım!
"Alo!Teyze ben Tuana. Şey. ... annem! "

"Tuana! Alo!Kızım ne'oluyor? "

"Annem ordaysa bir çağırır mısın?"

"Canım annen bize fal bakıyor! Başı kalabalık! Gelicek birazdan !"

Deyip. Üzerime telefonu kapayıverdi.

Telefonu yere bırakıp cama yöneldim.
Babamın kamyonu tüm görüş alanımı
Kapatıyordu!
Ah!O da ne?!minik karmaşık , kül rengi tüyleri ile öndeki sol tekerleği tırmıklamaya ve üstüne çıkmaya çalıyordu bir kedi . .Şuna bak sen! Nasılda uğraşıyordu. .yüzümde kocaman bir gülümseme ile sevimli kediciği izlemeye koyuldum. .
Taki sesimi duyup irkilerek arkasına dönene kadar!
O da ne?!!!
Bu bu kedi konuşuyor! !!kulaklarıma inanamıyorum..

"Ahh! Nereden çıktı bu kız! "

Aklım almıyordu! Nasıl? Nasıl?
Nasıl bir kedi konuşurdu!

"Ko ko konuştun!"
Dedim hala afalamış vaziyette idim.
İçerde kalmaktan bilincim kapanmış rüyamı görüyordum..

"Vay ! Akıllı kız sen beni anlıyorsun ha!"

Harbi bir şekilde konuştuğuna ikinci defa şait oluyordum..Ve bu çok ilginçti hangi hayvan şu ana kadar konuşmuştu .
Şu ana kadar bir çok evcil hayvanım olmuştu; Tavşan boncuk,civciv minik,papağan Suat, muhabbet kuşu Hayri, Köpek fırıldak. Hiçbirinin konuştuğunu duymamıştım.Ya da onlar konuşmadan ben onları doğaya salmakta erkencimi davranmıştım.
Kafayı sıyıracaktım!

"Sakin ol canım! Ne kadar şanslısın işte hatta dur ben ne kadar şanslıyım derdimizi anlatacak bir insan evladı buldum!Sen artık biz hayvanların neler çektiğini anlar bize yardımcı olu-!"

"Dur,dur!Be be ben hala çok şaşkınım!
Ben mi seni anlıyorum sen mi konuşuyorsun?!Ahh!Allahım kafayı sıyırdım galiba!"

Ellerimi şakaklarıma bastırarak ovdum ve gözlerimi kapatıp bir rüya olduğunu düşünmeye çalışırken yine sesi kulaklarımı doldurdu!

"Hayır kafayı falan sıyırmadın! "
Deyip hoplayıp pencerenin önüne geldi!
Patilerini yalarken ;
"Bana biraz su verebilir misin ?Rica etsem!O kadar yoruldum ki bu canavarı deşerken! "

Şaşkınlıkla ne zaman mutfağa gidip ne zaman su getirdiğimi hatırlamıyordum
Su kabını önüne koydum.
Kafamı toplamaya çalıştım.

"Sen sen! neden babamın kamyonunun tekerleğini tırmalıyordun? "