SEV DEDİ GÖZLERİM...

(S.D.G) 2. BOLUM...

'Gel, oyalanma dayanamam.'

Selam!

Daha once soylemeyi unuttugum bir sey vardi. Haftada kac bolum gelecek? Hemen cevaplandiriyorum soruyu. Haftada bir kez bolum gelecek lakin bazi zamanlarda haftada birkac bolum gelebilir. Boyle bir vaziyet olursa mesaj panoma bolumu paylasmadan once kucuk bir bilgilendirme notu birakirim.

Heberiniz ola!

Keyifli okumalar!

Buz gibi havada kapinin onunde dikilmis nasil bir giris yapmam gerektigini dusunuyordum. Ellerimin daha fazla soguga dayanamayacagini anladigimda kapiyi caldim.

Kapi acilmayinca birkac kez daha bastim zile. Tekrar arkama donup teyzemlerin yanina gedecektim ki karsimda Arda yi gorunce ellerim ayaklarim bosaldi. Dolan gozlerimde bana hic yardimci olmuyorlardi.

Arda kim oldugumu fark edince hizla boynuma atladi.

"Agafya kizim. Oha lan. Yuh. Gercek misin?"

Elleriyle yuzumu yoklamaya calismisti.

Kahkaha attim.

"Merak etme artik seninleyim. Yuzumu her zaman goreceksin hatta bikabilirsin bile."

Kaslarini kaldirip kafama yapistirdi.

"Mal misin kizim? Senden bikanin cani biksin."

Soyledigi sozun anlamsizligiyla kaslarim havalanirken o aldiris etmeden kapiyi acip iceri girdi.

Arkasindan bende girdim. Bavulu askiligin yanina birakip kapiyi arkamdan kapattim.

"Arda. Neredesin? "

Arda'dan ses gelmeyince butun odalari teker teker dolasmaya basladim.

İlk girdigim odada bilgisayar uzun bir abajur ve tekli koltuk disinda hicbir sey yoktu. Ve duvarlar yazilmamisti.

İkinci daldigim oda ise misafir odasiydi. Bunu her yere gore daha toplu olmasindan anlamistim.

Girdigim son oda ise Arda nin yatak odasiydi ve Arda misil misil uyuyordu. Taa Almanya dan gelmistim ve 8 yildir telefon veya internet disinda- birkac kerede yuzyuze hicbir seyle konusmamistik.Aman klasik Arda iste.

En azindan evi temizlemek ve kucuk bir kahvalti sofrasi hazirlamak icin zamanim vardi. Tabii evi temizlemek biraz fazla zamanimi alabilirdi ama olsundu o kadar da.

Esyalarimi yerlestirmek icin Arda'nin uyanip bana bir oda vermesini beklemeliydim. Ama hepsinden once Arda'nin dolabindan kendime rahat bir seyler bulup uzerimi degistirmem gerekliydi. Yavas ve sessiz adimlarla Arda'nin gardirobuna yonelip bir kazak aramaya koyuldum. İlk rafta bana olacak bir sey bulamadigim icin ikinci rafa yoneldim. Tam artik bol gelse de yapacak bir seyim olmadigi icin bir kazak alacakken kosede bir esofman takimi gordum. Sanirim bunlar teyzemindi. Hizla onlari alip misafir odasinda uzerimi degistirdim. Temizlige bilgisayar odasindan baslayacaktim. Misafir odasi zaten derli topluydu. Kosede hazir gozume carpan girgirida alip yan odaya girdim. Yerleri girgirladiktan sonra bir ara elektrikli supurgeyi kullanmam gerektigini aklima not ettim. Ama simdi Arda'nin uyanmamasi gerekliydi. Esyalari biraz duzelttikten sonra hizla salona indim. Sehpanin uzerindeki copleri toplayip cope tikistirdim. El beziyle sehpayi silip televizyonun tozunu aldim. Allahtan toz bezleri ortaliktaydi da bir daha onlari aramak zorunda kalmamistim. Mutfaga girince etraftaki her seyin cok fazla siradan oldugunu gordum. Bangonun uzerindeki yikanmamis bulasiklari alip suya tuttum ve bulasik makinesine yerlestirdim.

Sanirim detayli temizligi eve biraz daha alisinca yapabilirdim. Simdi sira kahvaltiya gelmisti. Arda hala uyanmamisti ve bende bakmaya ihtiyac duymamistim. Biliyordum ben ikizimi. Hee bu arada soylemeyi unuttugum bir sey daha Ardayla ben birbirimize "ikiz" derdik. Cunku annelerimiz ayni anda dogum yapmislardi. Dakikasi dakikasina. Ayniydi her seyimiz. Tek fark onun ilk dogdugunda bile babasi yanindaydi benim yine yoktu. Dogdugum gun terk edilmisim ben.

Basimi sarsarak kendime gelmeye calistim. Buzdolabina yonelip icinden kahvalitiliklari cikardim ve masaya dizdim. Bir domates tabagi bir salata tabagi hazirlayip ekmekleri kizarttim. Tava henuz sogumamisken birde sucuk kizartayim dedim. Bu arada bu cocuk ne yiyormus cok merak ediyorum.  Butun yiyeceklerin ambalajini ben acmistim. Mal Arda!

10 dakika icinde krep cirpmis ve tavaya vermistim. Bazilarinin ustunu sarelle ile suslemistim. Son kez sofraya bakip guzelliginden emin olduktan sonra catallari koymayi unuttugumu fark edip kafama bi tane yapistirdim. Ellerimizle yiyemiyecektik degil mi?

Catallari bulup yerlestirdikten sonra artik Arda yi uyandirmaya ciktim. Uykularimiz bile ayniydi. Bende uyanmazdim asla o da.

Nihayet merdivenleri tirmanip ust kata cikinca Arda'nin odasina girip ustune atladim.
Birazcik gidikladim. Uyanmadi.
~•~•~•~

"Kizim cok guzel olmus vallaha. Evde toplanmis."

Basimi salladim.

"Arda okuz mu kosturdun odada? Neydi o hali."

Arda kahkaha atip yemeye devam etti.

"Bizim okula gel sende. "

Basimi salladim. Hayir anlaminda.

"Ozel okulda okumayacagim."

Kaslarini catip kahvesini masaya birakti.

"Senin yerin benim yanim."

Tebessum edip konusmaya devam ettim.

"Arda ben buraya teyzemlere yuk olmak icin gelmedim. Lutfen zorlama."

"Kizim bak ikizim mikizim demem carparim agzinin ortasina. 2 gun sonra beraber okula gidiyoruz o kadar. "

Konuyu degistirmek icin Ardaya "Bana hangi odayi vereceksin?" diye sordum.

"Misafir odasina gec istersen. Sen bilirsin. Ama bilgisayar odasinda arada Hazar kaliyor."

Basimi salladim.

"Tamam. Misafir odasi benimdir."

Bitti!

Agafya hakkindaki dusunce/ oneriler buraya!

Arda hakkinda dusunce/oneriler buraya!

Ikinci bolum hakkinda genel dusunce/oneriler buraya!

Sizi seviyorum tekkaslarim.

Ceren Filiz...