O gün okul sonrası dershanesi vardı genç kızın. Havanın biraz sıcak olduğu bir Nisan ayı yaşıyordu seneleri devirmiş namı diğer Konstantiniye!
Otobüse binmiş eve dönüyordu dershane sonrası.Birden otobüs duruverdi. Otobüs şoförü yolculara dönüp
-küçük bir aksilik yaşıyoruz lütfen aracı boşaltalim,dedi.
Mavi, olan biteni anlamadan otobüsten indi ve yürümeye başladı. Nerden bilebilirdi genç kız gece başına gelecekleri. İnip önce mp3'une kulaklığını taktı ve yürümeye başladı. Telefonunu arkadaşıyla çantaya yaptıkları gizli bölmeye koydu ve yürümeye devam etti. Çok yüksek sesin olduğu bir mp3 tu bu. Genç kız biraz yürüdükten sonra durdu ve bir taşa oturmaya başladı. Bir anda bir nefes hissetti ensesinde,ve ardından işte o malum gece...
Sabah olmuş ailesi ve karakol heryerde maviyi arıyordu.
17 yaşında bir genç kız dı bu,nereye gidebilirdiki.
Mavi, gözlerini bir orman da üstü başı yırtık,eşyaları yere dağılmış,pantolonu kan içinde buldu kendini.
Kafasını kaldırdı ve etrafına baktı. Tüm gece baygındi genç kız. Olanları az çok tahmin edebiliyordu.Birden ağlamaya başladı. Üstünü kan içinde görünce daha çok anladı neler olduğunu. Birden çantaya yöneldi ağlayarak telefonunu aradı!Aradığını buldu, adamlar telefonu bulamamıştı.
Annesini aramaya çalıştı göz yaşları içinde, telefon şebekesi ormanın ortasında çekmıyordu! Ne yapacaktı?Çaresizce yürümeye başladı. Genç kız!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAVİNİN 2 TONU
ChickLitbir genç kızın hayatının buz mavisi gibi güzelken lacivert gibi koyu ve acimasiz olması!