Haberi duyduktan sonra hepsi bir anda yerlerinden fırlamış ve gazeteyi tutan arkadaşlarının yanına gitmişlerdi. Namjoon gazeteyi Hoseok'un elinden alıp birde kendi baktı habere. İçlerinden biri
''nerden biliyorsun onun uçağı olduğunu... Belki aynı anda kalkan başka bir uçaktır'' dedi bir umutla
''hayır, uçağın numarasına ve adına bakmıştım...''
Aldığı cevap küçücük kalan umudunu da söndürmüştü sanki.
Kimse bir şey söyleyemiyordu, öylece kalmışlardı. Tek ses bile yoktu. Bazıları haberi daha detaylı öğrenmek için internet sitelerine bakıyordu. En son içlerinden biri menajeri aramıştı o daha kolay haber alır diye. Menajer odaya geldiğinde de pek bir şey değişmemişti aslında o da düzenli olarak birilerini arıyordu ve haber almaya çalışıyordu. Ama hiçbiri kesin bir bilgiye ulaşamıyordu.
1 saat...
2 saat...
Hiç haber yok.
Normalde geçmeyen saatler hızla geçiyordu. Çoktan akşam olmuştu bile. Bütün gül tek bir haber bile gelmemişti Haneul'den. Her zaman tek odada kalan üyeler ayrı ayrı odalara dağılmıştı.
Gece geç saatlerde otel lobisinde bir kargaşa oluştu ve kargaşa kısa sürede tartışmaya oradan da kavgaya döndü.
Bağırışlar, düşme sesleri ve patırtılar üst katlara kadar yükseliyordu ama herkesin başka bir derdi olduğu için 'içeri girmeye çalışan fanlardır' diye kendi kendilerine geçiştirmişlerdi.
Sonra gürültüler bir anda kesildi ve patır patır adım sesleri yükselmeye başladı boş koridorda.
''SENİ KÜÇÜK FARE DUR HEMEN BURAYA GİREMEZSİN''
(uçak kalkmadan önce Haneul)
Hoseok gittikten sonra son kontroller için bekliyordum. Sırayla herkesin uçağa alınmadan önce üstleri aranıyordu. Bana birkaç kişi kala sıranın ilerleyişi önce yavaşladı sonra da durdu. Biraz yana eğilip ne olduğuna bakmaya çalıştım ama hiçbir şey görünmüyordu.
Yanımızdan geçen bir güvenlik görevlisinin yanına gidip
''sorun ne?'' diye sordum kısaca. O ise büyük bir ciddiyetle
''hanımefendi lütfen sıraya dönün sadece kontrol sırasında oluşan küçük bir sorun'' dedi ve gitti. Ben de mecburen sıradaki yerime döndüm. Önümde bekleyen kız da bana dönüp ne olduğunu sorduğunda aynısını söyledim.
Sonra bir anons yapıldı bizim uçuşumuzla ilgili.
'' 1 saat rötardan sonra gerçekleşecektir. Uçuş saatini bekleme alanlarında bekleyebilirsiniz. Anlayışınız için teşekkürler''
Anlayış gösterdiğimizi kim söyledi?
Ben arkamı dönmüş bekleme alanına giderken arkamdan biri yaklaşıp
''hey zaten aynı uçaktayız birlikte bekleyelim mi?'' diye sordu, bu az önce sırada önümde duran kızdı.
'' olur'' deyip onunla birlikte yürümeye başladım.
Kendimize oturacak bir yer bulup oturduktan sonra konuşmaya başlamıştık.
''sen ne için geldin buraya?'' diye sorduğunda
''küçük bir işim vardı onun için gelmiştim'' diye geçiştirdim. Tam ben de ona soracakken
''bende babamın işi yüzünden geldim ama o benden önce gitti'' dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I'M YOUR ANGEL
Fanfiction''...sizi canım pahasına korurum...'' ''...elimizden bir şey gelmez gitmeme izin verin