Allah için ağlamak

3K 128 12
                                    

Mansûr bin Ammâr (k.s.) şöyle anlatır:

Bir gece sabah oldu zannıyla dışarı çıktım. Ancak henüz sabah olmadığını gördüm. Bir evin önünden geçerken içeride birisinin dertli dertli ağlayarak şu duâyı yaptığını işittim:

“‒İlâhî, çok günah işledim. Kendime yazık ettim. Maksadım Sana muhâlefet etmek değildi. Ben nefsime yenik düştüm. Hem gördüm ki, ne kusur işlesem Sen (bu dünyada cezâ vermeyip) bir şey yapmıyorsun, Sen’in Settâr (kusurları örten) sıfatına aldandım. İşlediğim günahları câhilliğimden işledim. Hatâ ettiğimi şimdi anladım. Bana azâb edersen hâlim nice olur?! Vah bana ki ömrüm uzadıkça günahlarım çoğalıyor! Yâ Rabbi! Kullarına Sırât’ı geçmelerini emrettiğin gün, kimisi Cehennemʼe düşecek, kimisi Cennetʼe gidecek. Acabâ bu miskin kulun hangi gruptan olacak?!”

Bu esnâda Cehennemʼden bahseden bir âyet işitildi. İçeride münâcâtta bulunan genç, bir kez “Âh!” etti ve iniltisi kesildi.

“‒Acabâ ne oldu ki sesi kesildi?” diye merak ettim. Evin yerini iyice tespit ettikten sonra evime döndüm. Sabah gittiğimde o kapının önünde bir cenâze vardı. Ne olduğunu sorunca, annesi bana şunları anlattı:

“–Bu ölen, oğlumdur. Peygamber Efendimiz’in soyundandır. Gece olunca namazgâhında sabaha kadar ağlardı. Gündüz kazandıklarını fakirlere infâk ederdi. Cehennem âyetlerinden birini işitince dayanamadı, ağlaya ağlaya düştü ve rûhunu Hakk’a teslîm eyledi.”

Ben de kendisine:

“–Ey hanım, oğlun -inşâallah- Cennetʼe girer. Çünkü Allah korkusundan ağlayan, Cehennemʼe girmez. Canını bu hâlde teslîm eden bir müʼmin, hiç Cehennemʼe girer mi? Allâh’a şükret!” dedim.




KÜÇÜK DİNİ HİKAYELER♥Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin