"Ateş'in sana nasıl baktığını anlayamıyorum hala" dedi ukelaca üzerine giydiği elbise bütün kadınlık etkisini ortaya koyuyordu ve ben bu çocuksu halimle ona kafa tutmaya çalışıyordum.
"Bende hala anlayamıyorum" arkamdan Ateş'in sesini duymamla birlikte yerimden sıçradım gitmiyceksin o kafeye demesine rağmen gelmiştim sonu kötü olucaktı. "böyle bir kıza nasıl bakabiliyorum" Ateş'in söylediklerini idrak edemedim bi an sonradan gözlerim dolmaya başladı engelliyemiyordum yada belki engellemek istemiyordum Selin bu sözlerle zafer kazanmış bir komutan edasıyla yüzüne piç bir gülüş ekledi.
Selin "tabi benden sonra insan bi arayış içine giriyor, sende unutamadın beni değilmi? " diye sordu selin ayağa kalkıp sandalyeyi iktirdim daha fazla burda kalmak istemiyordum canım yanıyordu boğazımda ki kırılmış kalbimin, battığı yerlerin kanamasının verdiği, metalimsi tadı hissedebiliyordum.
Ateş ayağa kalktı "Bende şaşırdım bu Deniz mavisi gözlerinde nasıl bakabiliyorum" yanıma gelip kulağımın arkasından firar etmiş olan bir tutam saçı kulağımın arkasına sıkıştırdı. "sarı saçlarına sigara kokan dudaklarımı nasıl layık görüyorum" iki eliyle tutup başıma küçük kuru bir buse kondurdu, "seviyorum diyorum ya gökteki kurumuş hayallere karışmasından korktuğum için bu denli az bu denli kısık sesle söylüyorum." Dedi ve dudaklarıma küçük bir buse kondurdu. Selin kıskançlıktan kurulmuşa benziyordu. Ateş ,Selin'e dönüp "inan bende hala ona nasıl bakabilidiğimi bilmiyorum."
Bunu neden yapıyordu bilmiyorum ama böyle olmadığını biliyordum sırf Selin'i sinirlendirmek için yapmıştı bunu. Selin kıskançlıktan ortadan ikiye ayrılmıştı resmen. Ayağa kalkıp hızla dışarı çıktı tabi bu arada kıçını sallamayıda unutmuyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Satılık Beden
Teen Fiction"Yapıcam... Yapmalıyım"dedim çaresice. "başka çarem yok" "kendini mi satıcaksın?"dedi Emir kınarcasına "para için fahişe mi olucaksın" tükürür gibi söylemişti bunu. "kendini bi mafyaya satamazsın... deliricem ya" "Başka çarem yok sadece bir bebek...