"Yağmurlar yağıyor, fırtınalar kopuyor içimde; beynim hala senin adını bana fısıldarken
Oyunlar oynuyor kafam kalbime, bedenim acı içinde seni benden istemsizce uzaklaştırırken...
Kendimi tanıyamıyorum. Bedenimde senin için yanan ateş, benide yavaş yavaş yok ediyor.
Boğuluyorum,boğuluyorum sensizliğin hayatsızlığında ,anlamsızlığında.
Günler gün geçtikçe renklerini kaybediyor, her şey siyah beyaz
Sen kimsin de beni parmağınla oynatıyorsun beni gün geçtikçe nasıl böyle cansızlaştırıyorsun
Sen bana ne yaptın Grier"
Göz yaşlarımı sildim. Şarabımın son damlalarını içtikten sonra onun için yazdıklarımı yerde duran boş şarap şişesine koydum. Şarabın ağzını kapattım , ayağa kalktım , kitaplığımın boş rafına şarap şilesini yerleştirdim. Kimdim ben? Ne zaman böyle olmuştum . Güçsüz , çevresindekileri iten ,kaybeden , zayıf... Hayat beni nasıl böyle yapmıştı.Grier... Onu unutamıyorum. Beni en çok üzende onla artık ne bir düşmanız, ne bir sevgili ,ne bir arkadaş... Biz,biz onla sadece anıları olan iki yabancıydık...
1 yıl geçmişti, 1 koca yıl, 12 ay , 1 yıl . Onu artık sadece kendi televizyon programından görebiliyordum. Bazen, sarhoşken, televizyona yapışıp ağlıyordum. Tabiki, oda arkadaşım ,Hailey beni televizyondan çekip yatağıma yatırıyordu.
1 yıl içinde o kadar çok değişmiştiki...
Dylan'la son konuşmamdan sonra klasik ortamı terketme klişe hareketimi yapıp ona tokat atmıştım. Küçük bir valiz hazırlayıp, en yakın Vancouver uçağına bindim . Annem zaten sağlık sorunlarından dolayı orda tedavi oluyordu. Uçağın tuvaletinde kendime baktım. Yeni hayat, yeni deneyimler. Değişmeliydim artık , hayatımı ben elimde tutmalıydım . Ben Lea Hale kimse beni bir daha bu hale getiremezdi. Saçlarımı kestim aynada . Hayır , klasik dram filmlerindeki gibi ağlamamam gerektiğini biliyordum . Ben Lea Hale im güçlüyüm asla ağlamamalıyım. Saçlarımı kulağımın üstüne gelecek kadar kesmiştim . İstemsizce akan göz yaşlarımı silip , uçaktaki koltuğuma geri oturdum.
Bir ay içinde kendime yeni bir okul buldum . Memnumdum ama benim 'O'na olan bağımlılığımı içerek gidermeye çalışıyordum. Serseri gibiydim . Bir gün benle saçımdan dolayı lezbiyen diye dalga geçen kıza kafa atınca okuldan atıldım. Annemler çözümü beni yatılı okula götürmekle buldu. Burası, yatılı okul güzel. Arada yani haftada bir defa içiyorum ama bu okuldan atılmamak için yine de çaba gösteriyorum. Neyseki annem ablamın öldüğünü ve benim depresyonda olduğum yalanını söylediği için beni pek takmıyorlardı. Sürekli şiir yazıyorum acımı azaltmak için . Öğretmenlerim onları yayınlıyor ben istesemde istemesemde . Arada ödüller alıyorum vesaire ama bunların hiçbiri benim onla olan bağlarımı kopartamıyordu
Yorum yapın tekrar yazmaya başladım bu yazış büçimim sizce iyi mi yoksa daha basit mıi olsun lüütfen yazın yorumlarınız önemli ❤️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nash Grier ile Iddia
FanfictionIki youtube fenomeninin tanisma hikayeleri Nash Grier and Lea Hale. Yazdiğim kitap, hikayesi ve kurgusu tamamen şahsıma aittir.