BÖLÜM 2

21 0 0
                                    

Sabah uyandığımda etraf günlük güneşlikti.Diablo yine üstümde uyumuştu.Yavaşça uyandırıp yerine yatırdım.Banyoya girip hızlı bir duş aldım.Kendime geldikten sonra beyaz bir gömlek giydim,koyu bordo gravatımı taktım,saçlarım birbirine karışmıştı,sakallarım da bir hayli uzamıştı.Sakallarımı güzelce kesip,saçlarımı düzelttim.Bugün üstümde inanılmaz bir yük vardı.Almam gereken önemli bir davam vardı.Bir insan bir genç kıza tecavüz edip parçalarını ayrı ayrı bölgelere gömecek kadar ne yaşamış olabilir? Hangi psikoloji bunu yaptırır bir insana? Korku filmine dönmüştü hayat.İnsanlarda vicdan denilen birşey kalmamıştı.Herkes bencildi ve kimsenin hayatı önemli değildi.Böyle bir şeyi yapan insan dışarda durduğu sürece kaç insan böyle ölücekti belirsiz.Ben hayata karşı hep yenilgiyi kabul eden bir insan olmuştum.İnsanları yenilgiyi kabul etmemeye teşvik ederken ben yenilgiye boyun eğiyordum.Hayatta hiçbirşeyi yarım bırakmamamız gerekiyor aslında,yarım aşklar,yarım işler,yarım hayatlar..Yarım kalan herşey birgün yüzümüze çarpılıyor,ayağımıza takılan tümsek oluyor,illa karşımıza çıkıyor.Yarım birşey insanı da yarım yapıyor.Yarım kalmış hayatlar yaşanmaya değmiyor,yarım bizler yarın mutlu olamıyoruz.Ben çok şeyi yarım bıraktım,hayatı yarım bıraktım.En önemlisi de kendimi yarım bıraktım,tamamlamaya çalışmadım,tamamlanmasına izin vermedim.Ben yarım kaldım ve yolumu kaybettim.Rotama geri dönemiyorum,ve geçmişte yarım kalan ben bugün tamamlanamıyorum..Düşüncelere dalıp gittiğimi fark ettim,saate baktığımda hemen evden çıkmam gerektiğini anladım.Pantolonumu giyip,diabloya mamasını koydum,arabanın anahtarını alıp evden çıktım.Arabaya bindim ve nefesimi dışarı sesli bir şekilde verdim.Bir sigara yapıp derin bir nefesle içime çektim,dumanın boğazımdan geçerken bıraktığı yanma hissi beni kendime getirdi.Ben Kuzey Ural Soykan'dım! Benim kaybettiğim bir dava yoktu ve bu davayı da alıcaktım,almak zorundaydım! Kendime geldikten sonra arabayı çalıştırdım,camı biraz aralayıp soğuk havanın yüzüme vurmasına izin verdim.Soğuk hava yüzüme çarptıkça iyi hissediyordum.Mahkemenin önüne geldiğimde,arabanın içinden müvekkilimi gördüm,telaşlı gözlerle beni arıyordu etrafta.Arabadan inip yanına gittim;
-Kuzey Bey durum nedir?
+İnşallah bu davayı alıcaz,deliller net ve kesin.O aşağılık herif cezasını alıcak.
Umutlu gözlerle bana baktı.Sessizce kulağıma "Teşekkür ederim herşey için." diye fısıldadı.O an benim için dünya durmuştu,İnsanlar benden birşeyler bekliyordu,bu beni daha çok stres altına sokuyordu.Mahkemeye girdiğimizde bizi içeri almaları için bekliyorduk.Bekledikçe ve zaman yaklaştıkça terliyordum ve içimde anlam veremediğim fırtınalar kopuyordu.Ece Hanım'a baktığımda kaygılı gözüküyordu,korkuyordu.Sonunda beklediğimiz an gelmişti,içeri girmiştik.Söze benim başlamam gerekiyordu.Avuç içlerim terliyordu,parmak uçlarım buz gibiydi.Bedenim sanki bir buz dolabının içine koyulmuş gibiydi.Derin bir nefes aldım ve öksürerek söze başladım.
-Hakim bey müvekkilimin kardeşi Burcu Hanım 14.11.2016 tarihinde saat 20:47 de ormanlık bir alanda ölü bulundu.Cesetin parçalarını birleştirmek için tam 3 saat kazı çalışması yapıldı.Civarda çeşitli yerlere Burcu Hanım'ın vücut parçalarını bulduk.Beden otopsite gittiğinde tecavüze uğradığı da açığa çıktı.Polisin soruşturması yaklaşık 2-3 hafta sürdü.Burcu Hanım'a bunu yapan bulundu ve göz altına alındı.Sanığın geçmişine bakıldığında gasp,tehditler,madde satıcılığı ve darp gibi raporları da göz ardı etmemenizi istiyorum. Tüm bunlara bakılarak cezasının Ağırlaştırılmış Müebbet olması gerekirken 5 yıl hapis cezası olduğunu görüyoruz.Burada bir genç kızın hayatından bahsediyoruz,korkunçça bir ölümden bahsediyoruz.Bu adam dışarda gezdiği sürece kim bilir kaç kişinin hayatı tehlikede olucak ve kim bilir kaç kişi ölücek? Sözlerimi burada noktalıyorum ve adaletin yerini bulmasını istiyorum.Teşekkürler.
Sözlerim bittikten sonra Ece Hanım'a baktım.Kaygılı ve korkulu bakışlar yerine umutlu ve mutlu bakışlar almıştı.Karşı taraf pek bir savunma yapamadı hoş böyle birşeyin nasıl savunması olur orası da meçhul.Dava sonucu haklı taraf biz bulunmuştuk.Mahkemeden çıktığımızda Ece hanım bana sarılarak
-Çok teşekkür ederim kuzey,herşey için.
+ Ne demek bu benim görevim,sizi eve bıraksak iyi olacak.
Ece hanımı eve bırakıp sahile inmeye karar verdim.Yol boyunca konuşmamıştım.Sadece Ece hanımın teşekkürlerine küçük bir tebessüm ediyordum.Evine bıraktıktan sonra sahile indim.Boş bulduğum bir banka yerleştim.Denizin sesi insanı rahatlatıyordu,birde buna martılar eşlik edince daha güzel oluyordu.Önümden bir aile geçiyordu.Küçük kız çocuğu çok dikkatimi çekmişti.Uzun saçları çok güzel gözüküyordu,hayranlıkla onu izlerken küçük bir çikolatayla nasıl mutlu olduğunu fark ettim.Çocukluğumu özlüyordu,en küçük şeyde mutlu  olmayı becerebiliyorduk.Derin bir iç çektim,etrafıma bakınırken Eylül'ü gördüm.Saçlarını at kuyruğu yapmıştı,zarif boynu ortaya çıkmıştı,çok güzel gözüküyordu.Sarı saçları güneşle buluşmuştu,gözleri denizi anımsatıyordu insana.Ona bakarken oda beni fark etti ve yanına çağırdı.İlk başta tereddüt etsem de,cesaretimi toplayıp ona doğru yöneldim.Yanına gittiğimde küçük köpeğini fark ettim.Çok şirin gözüküyordu beyaz ve gür tüyleri vardı,dayanamayıp köpeğiyle oynamaya başladım.Çocuklar gibi gülüp,onunla oyun oynadım.Sonunda yorulup pes ettim,Eylül'e baktığımda gözleri bizim üstümüzdeydi."Çok şımarıktır kendileri." diyerek güldü.Bende ona eşlik ettim,gülüşü çok güzeldi,saf ve temizdi.İnsanı gülmeye teşvik ediyordu adeta.Karnımın acıktığını hissetim,sabahtan beri hiçbirşey yememiştim,bunu nasıl söylesem diye düşünürken aklıma ilerdeki mükemmel kokareççi geldi.
-Sabahtan beri hiçbirşey yemedim ve şuan çok acıktım.İlerde harika bir kokereççi var bana eşlik etmek istermisin?
Meraklı bakışlarımı üstüne diktim.
+Bende acıktım hiç de fena olmaz.
Saçma sapan bir gülümseme kapladı yüzümü,yavaşça oturduğum yerden kalkıp,Eylül'ün kalkmasına yardım ettim.Yürürken ikimiz de konuşmadık.Tabi ki telefonum sessizliği bozuncaya dek.
-Alo?
+Alo Avukat Kuzey ile mi görüşüyorum?
-Buyrun benim.
+Kuzey bey kulaklarını aç iyi dinle beni.Sen benim kardeşimin hayatını 4 duvar arasında bitirdin.Bende senin hayatını bitiricem lan!
-Ee buyrun ozaman ben sizi bekliyorum.Kardeşin it gibi ölmeyi hak etti.
+Bekle o halde!
Telefonu kapatmıştı.Sinirlenmiştim,derin derin nefes alarak sakin olmaya çalışıyorum.Eylül'e döndüğümde meraklı gözlerle bana bakıyordu.
-Kuzey ne olduğunu anlatacakmısın?
+ Ee hi hi hiç birşey olmadı,benim eve gitmem lazım,kusura bakma.
Cevap vermesini beklemeden yanında uzaklaştım.Arkamı döndüğümde bana baktığını fark ettim.Hızla arabama atlayıp eve gittim.Eve girdiğimde telefonum tekrar çaldı
-Ne var?
+Az kaldı az,öleceksin şerefsiz!
Telefonu yine kapatmıştı.Sinirden telefonu fırlatıp etrafı dağıttım.Duvarlara,etrafa vuruyordum,en sonunda sakinleşip duvarın dibine çöktüm.Elime baktığımda kan içindeydi,gözlerimi kapatıp sakinleşmeye çalışırken Diablonun bana sürtündüğünü hissetim.Gözümü açıp ona sarıldım,sinirden ağlamaktan nefret ediyordum,kendimden nefret ediyordum! Yaşlı gözlerimi silip banyoya girdim,yaklaşık bir saat sıcak suya teslim ettim kendimi.Biraz olsun rahatlamıştım,banyodan çıkıp üstüme hafif birşeyler giydim.Etrafı dağıtmakta yarılan elime pansuman yapıp sargı beziyle sardım.Yarın sabah dikiş attırırım diye düşündüm.Karnım çok acıkmıştı,dolabı açtığımda birşey olmadığını fark ettim.Alış veriş yapsam iyi olacaktı.Bir iki güne bu evden de çıkıcaktım zaten.Diablo için Bahçeli ev şarttı.Dışarı çıkarken Diablo'yu da yanıma aldım.Alışverişi yaptıktan sonra sahilde biraz yürüyüş yaptık.Geri dönerken karşımda bir adam belirdi.İri yarı,kel,sakallı ve biraz kısa boylu bir adamdı.Elinde bıçak olduğunu fark ettim.Sanırım telefon tehdidimle yüzleşiyordum.
-Avukat bey sonun geldi!
Derin bir nefes aldım,Diablo huzursuzlanıp havlamaya başladı,adam üstümüze doğru yürümeye başladığında Diablo adamın üstüne doğru koştu,adamın üstüne ağladığında bende peşinden koştum,Diablo'yu adamın üstünden alıp kenara ittim.Adamın eli yüzü ısırık içindeydi.Ayağa kalkınca sağlam bir kafa attım,yere düşüp kalkamadı.Diablo'ya baktığımda karnı kan içindeydi.Hayır diye bağırıyordum,hemen bir taksi çevirip Eylül'ün veteriner kliniğini tarif ettim.Takside Eylül'ü arayıp acil bir durum olduğunu ve hemen veteriner gelmesi gerektiğini söyledim.Gözyaşlarıma engel olamıyordum.Diabloya yeni kavuşmuşken ondan ayrılamazdım.O benim hayat arkadaşımdı o benim ailemdi! Onu kaybedemezdim.Taksi şöförüne sürekli hızlı gitmesini söylüyordum.Sonunda veterinere gelmiştim,kucağımda Diablo'yu kanlar içinde gören Eylül şaşkın gözlerle bana bakıyordu.
-Eylül birşeyler yap artık! Yüzüme bakma! Diablo'yu kurtar!
Hemen kucağımdan alıp içeri götürdü.Üstüme baktığımda heryerim de Diablo'nun kanı vardı.Sargılı elimde kanamıştı.Onlar umrumda bile değildi,Diablo yaşasın başka birşey önemli değildi."Tanrım lütfen Diablo'yu kurtar" diye dualar ediyordum. Kapıya çıkıp bir sigara yaktım,hem ağlayıp hem sigaramı içtim.Beklemekten yorulmuştum,her dakika ölüm gibiydi,içimde değişik şeyler hissediyordum.Fırtınalar kopuyordu,ruhum çekiliyordu sanki.Yaklaşık 1 saatir dışarda bekliyordum. Kaçıncı sigaramı içtim onu bile bilmiyordum.Gökyüzüne bakarken sırtıma birinin dokunduğunu hissetim.İrkilip arkamı döndüğümde Eylül olduğunu fark ettim
-Endişelenme artık,Diablo atlattı.
Şuan en güzel haberdi bu,kendimi kontrol edemedim,Eylül'e sarıldım ve mutluluktan ağlamaya başladım.Sinirlerim bozulmuştu,ailem gibi gördüğüm köpeğim gözümün önünde bıçaklandı hemde kim tarafından? Orospu Çocuğunun pezevenk bir abisi tarafından!Üstümde Diablo'nun kanları vardı,bu nasıl bir geceydi,bu nasıl bir gündü! Sakinleştikten sonra Eylül'e sarılmayı bıraktım.
+Ne zaman görebilirim Diablo'yu?
-Bu gece burada kalması gerekiyor,sen de eve gidip biraz uyu sabah gelirsin.
+Olmaz bırakamam oğlumu.
-Merak etme,oda uyuyor.Sabah gelirsin Kuzey.
+Pekala.Birşey olursa bana haber ver lütfen.Herşey için teşekkür ederim sabah görüşürüz iyi geceler.
-Merak etme,iyi geceler.
Eve geldiğimde çok yorgun ve halsizdim.Üstümü çıkarıp aynada kendime baktım.Bitmiş bir haldeydim.Buz mavisi gözlerimin altı şişmişti,içi kıpkırmızı olmuştu.Sıcak suyu açıp güzel bir duş aldım.Üstüme rahat birşeyler giyip,kendime küçük bir sandviç ile kahve hazırladım.Kısık sesle müziğimi açıp kitabımı aldım.Yemeğim bitene kadar kitap okudum,artık gözlerimi açmakta güçlük çekiyordum,kitabımı kapatıp yatağıma uzandım.Bugün yaşadıklarımı düşünürken,kendimi uykuya teslim ettim..

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Dec 17, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

DİABLOHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin