Sabahın erken saatlerinde uyanan Behram bugün için hazırlanmaya başladı. Beyaz gömleği siyah takım ve de siyah kravatı ile gayet resmi olmuştu. Odadan çıktı ve Ammarın odasının kapısını tıklatması ile Ammar hemen kapıda belirdi.
"Günaydın Behram Bey"
Behram da adamının kendine verdiği özeni görmezden gelemedi."Günaydın Ammar . Hayırdır ne bu hazırlık. Seni hiç bu kadar kıyafetlerine özenirken görmedim. Altında yatan sebep nedir" dedi .
Ammar ise biraz durup
"Çok mu fazla olmuş . Değiştireyim mi " dedi. Behram ise Ammarın bu haline gülüp geçti.
"Gerek yok gayet şık olmuşsun. Hadi kahvaltımızı yapıp işimize koyulalım, bir an önce o kızı da alıp buradan gitmek istiyorum. "
"Tamam efendim. İnşallah başaracağız onu da yanınızda götürmeyi."
"Babamın iyileşmesi için bir umut var. Küçük de olsa bir umut. Ben o kızı burdan götüreceğim ister güzellikle ister zorla. Ve o kız babamı iyileştirmek zorunda. "
Kahvaltılarının ardından otelden çıktılar. Kadınların bakışlarından iyice sıkılmıştı Behram. O yüzden bir an önce ülkesine dönmek istiyordu. Ammarla arabaya bindiler. Ammar sürücü koltuğuna Behram da arkaya oturdu. Rüveydanın çalıştığı okula gittiler. Ammarın araştırması ile bugün Rüveydanın okula geleceğini biliyorlardı.
Ammar arabayı durdurup hemen Behramın kapısı açtı. Behramsa bir yandan güneş gözlüğünü takıp bir yandan da havalı bir yürüyüşle okula girdi. Ammar dışarıda bekliyordu. Behram öğrencilerden birine sordu müdürün odası nerde diye. Çocuk ise Behrama ben sizi götürüyüm dedi ve coçuk önde Behram arkada gittiler müdürün odasına. Behram cebinden çıkardığı 200₺ yi çocuğa uzattı ve
"Teşekkür ederim ufaklık." dedi. Çocuk ise sevinçle gitti. Behram kapıyı tıklattı. Duyduğu
"Gel "sesi ile içeriye girdi.
Müdür Behrama önce sen de kimsin bakışları attı. Ardından Behram
"Merhaba ben Behram Omar Abdurrahman " demesi ile müdür hemen ayağa kalkıp
"Hoş geldiniz. Buyrun lütfen " dedi gösterdiği sandalyeye oturdu Behram.
"Ne içersiniz " dedi müdür .
"Sade kahve."
Ardından müdür iki tane sade kahve istedi. Behramın neden geldiğini birazcık tahmin ediyordu böyle bir adamın okula yardım yapma ihtimali bile adamı heyecanlandırdı. Kahvelerin gelmesi ile müdür sohbet konusu açmak istedi
"Behram Bey bizim okula geliş amacınızı merak ediyorum yanlış anlamazsanız sormak isterim"
"Tabi ki en doğal hakkınız bu soruyu sormak. "Elindeki kahve fincanını masaya koyup oturduğu koltukta biraz daha dik oturdu. Ve konuşmaya devam etti
"Şimdi şöyle anlatayım. Ben buraya bir iş için geldim. Gelmişken de yardımda bulunmak istedim. Sizin okulunuzu secmemiz tamamen tesadüf eseri. "
"Anlıyorum. Bizim için büyük bir mutluluk olur. Okulumuzda da yardıma ihtiyacı olan öğrencilerimiz var. Şimdi ben rehber öğretmenimiz var şuan dersi olmayan onu çağırıyorum o da gelsin beraber konuşalım."
Behram bi an hiç Rüveydayı göremiyeceğim sansa da sonunda görecekti.
"Tabi olur " dedi ardından da gömleğini kravatını düzeltti. Birazcık çeki düzen verdi diyelim. Ardından müdür Rüveydayı aradı. Bi kaç dakika sonra kapının tıklatılması ve açılması ile müdür
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SINIR ÖTESİ BİR MASAL (KİTAP OLDU)
Fiction généraleAÇIKLAMA:Kitap olduğu için 6.bölümden sonrası kaldırılmıştır!!! Kitabı almak istersiniz aşağıdaki linki ziyaret edebilirsiniz. 🤗 https://www.morenayayinevi.com/urun/sinir-otesi-bir-masal/ Sınır ötesi bir masala hazır mısınız? Kalbi geceden karanlık...