Derin düşünceler içinde bir sağa, bir sola dönüp duruyordum. Nasıl olurda beni bu halde bırakabiliyordu! Ben ona, bu zamana kadar hiç yalan söylememiştim. Tam tersine aşkımı ona itiraf ediyordum. O ise hiçbir zaman beni takmıyordu bile. Sanki onun gözünde evinde çalışan bir hizmetçi gibiydim. Kimin aklına uyduğunu bilmiyorum ama, kesinlikle bu yaptığını yanına koymayacağım! Ah ALYA ATEŞ, ah! N'aptın sen?! Ardından arkamı döndüm, masanın üzerinde duran ve susmak bilmeyen telefonumu aldım. Ardından telefonu açtım ve arayan annemdi .
-Alo, kızım?
-...
-Alo, Alya iyi misin?
-Evet anne iyiyim. Ne oldu beni bu saatte aramazdın?
-Kızım biz akşam babanla iş çıkışı yemeğe gideceğiz. Sende Fatma ablanların yanına gidersin. Okulda mısın?
-Hayır anne okulda felen değilim. Ayrıca ben çocukta değilim. On sekiz yaşındayım annecim hatırlatırım. Evde nasıl tek başına kalınır biliyorum.
-Noldu sana? Birşeyler var sende.
-...
~~DIT DIT DIT DIT. . . ~~~Kimsenin dedikleri umrumda bile değil. Şu anda aklımda olan tek şey YALIN SOYLU. İlişkimiz herkesin ki gibi romantik gitmesede biz iyi bir sevgiliydik. Ne oldu da beni bıraktı? Aramızı açan kim? Ortada birşeyler dönüyor. Ama benim bundan haberim yok. Saf mıyım ben? Benim derhal Yalın'ın yanına gitmem gerekiyor. Bunun aslını öğrenmeden rahat edemem. Ona bilgi mesajı atayım da davetsiz misafir olmayayım. Malum kendisi her gece magazin sayfalarının ilk başında olduğu için şimdi yeni kız atmıştır eve!
MESAJ ALICI: Dünya'mm🌍
İLETİ: Bana bak Yalın Soylu. Seninle hersey yolunda giderken seni bu yoldan çeviren şey ne? Mutluluğumuza engel olan kim? Yanına geliyorum. Koynuna yatmaya..
İLETİLDİ.
Umarım bu mesajımı görmüştür. Çünkü ona çok ihtiyacım var. Ona sırılsıklam aşığım. Bunu anlayan yok.
Hemen üstümü giyinip evden çıkmıştım. Ardından da Yalın'ın evine doğru gitmeye başladım. Zili çaldım. Sanırım duymamıştı. Kapıya vurdum yine kapıyı açan kimse yoktu. Telefonumu elime aldım ve Yalın'ı aramaya başladım.
ARANIYOR..
-Alo.
Bu bir kız sesiydi. İnce ve oldukça zarif bir sesti.
-Yalın! Yalın nerede? Dedim hemen. Sert bir tavrım varmış gibi.
-Sen kimsin? Diyerek konuyu uzatıyordu.
-Ben Yalın'ın eski sevgilisiyim. Asıl seni sormalı. Kimsin sen? Dedim ve oldukça sinirliydim.
-Hımm. O zaman tanıştığımıza sevindim. Ben de Yalın'ın yeni sevgilisi. Neyse canım niye aradın?
-Telefonu Yalın'a ver. Bekliyorum.
-???
-Olmaz. O seni çoktan defterden sildi bile.
........................
Nasıl yani şimdi iki senelik aşk sona mı erdi? Bunu sana bırakacağımı mı sandın? Gerizekalı! Açın şu kapıyı! Buna asla izin vermem. Yalınnn!
Kapı açıldı, çıkan o sevimsiz kızdı;
-Ne var, ne bağırıyorsun bas bas? Rahatsız edicisin. Yalın rahat edemiyor Defol git burdan. Yalın sen gibi krolara mı kalacağını sandın? Sen ise sadece para Avcısısın! Zengin değilsin! O zaman buralarda senin işin olmaz. Bayy.Ne demek istiyordu şimdi. Bana fakir mi dedi?! Ulan asıl senin gönlün fakir! Ukala.
-Yalın benim. Onu buda biliyor. Şimdi çekil önümden! Surata bak bir ton makyaj. Ben ise doğal. Şimdi aynanın karşısına geç ve kendine iyice bak.
Dedim. Arkama bakmadan eve daldım. Salona girdiğimde içeri acı bir şekilde içki kokuyordu. Yalın sarhoştu! Bu sarı kız neden sarhoş değil! Uyanık mı zannediyoki kendisini? Sonrada Yalın'a şantaj yapacak!Oh ne âlâ!
-Çekil git burdan! Kimin evine girdiginin farkında mısın sen? Dedi.
-Hayır gidemem. Sana Yalın'ı emanet edemem. Çünkü sen çok paçoz bir kızsın. Şimdi gözüm görmesin seni! Dedim ve Yalın'a doğru yaklaştım.
-Yalın, aşkım beni bu kaltak yüzünden mi reddettin? Sarhoşmuydun? Onun için mi bana ayrılık mesajı attın?
Yalın hala yere doğru bakıyordu. Beni takmıyordu bile. Onun gözünde bir hiçmişim gibi bir tavrı vardı. Ardından ortalık sessiz oldu. Bu sessizliği bozan Yalın idi.
-Aşkım! S-sen nede-n bura-dasın?
Ne demek istediği çok az anlaşılıyordu. Ama bana aşkım demesi! Olağanüstü. Karşımda oturan sarı çiyanda bana bakıyordu. Sanırım göt olmuştu. Malum ben ona söylemiştim, Yalın'ın beni sevdiğini. Dinleyen kim!
-Efendim aşkım. Neden bu haldesin? Hani söz vermiştin? Bu alışkanlıkları bırakacaktın! N'oluyor sana? Aslında seni bu yola sokanı ben biliyorum!
Sinirliydim aslında. Çünkü Yalın bana bir söz vermişti her ne olursa olsun içki içmeyecekti. Ardından kurnaz kıza tekrar gözümü çevirdim. Kaş göz işareti yaparak mutfağı gösterdim. Vakit kaybetmeden ayağa kalktım ve mutfağa yöneldim. İki dakika bekledikten sonra arkamdan geldi. İlk olarak ona adını sormuştum. Çünkü sürekli bir lakap bulmaktan sıkılıyordum.
-Adın ne?
-Naz German. Sebep? Neden sordun?
-Yasak mı?
-...
-Neyse sen onu bunu bırakta, Yalın'ı neden bu hâle getirdin? Sen nesin ya? Nerden çıktın?
-Dedim ya sana iki, üç kere. Sev-gi-li-si-yim!! Okey??
Sanki ben anlama zorluğu çekiyormuşum gibi konuşuyordu karşımda. Bide karşıma geçmiş heceliyor!
-Ayy yazııık, kendini bir bok zannetmekten gözün kör olmuş. Ama ne yazık ki Yalın benim! Sen Yalın'ı nerden tanıyorsun?
Dedim. Çünkü çok egosu yüksek (götü kalkık) bir kız duruyordu karşımda. Havalı!
-Okulda tanıştık. Yaklaşık 2-3 aydır sevgiliyiz. Ne oldu aaa haberin yok muydu? Tüh yazık oldu şimdi de.
Kız resmen benimle dalga geçiyordu. Ah Yalın, ah!
-Bak kızım! Benimle böyle konuşamzsın! Beni kendinle karıştırma! Şimdi beni iyi dinle ve sorularıma tek tek cevap ver! İlk olarak Yalın neden sarhoşta, sen sarhoş değilsin? Ne zannediyorsun kendini?
-Yalın en fazla bir saat önce sarhoş oldu. Hem seni ilgilendirmez! Yalın seni unuttu bile.
-Peki ya salonda bana neden "aşkım" dedi. Sarhoş olan bir insanın aklı yerinden mi çıkıyor yoksa?
-Off.. Çok sıkıcısın. Çık şurdan!
Bu kız beni tavrıyla delirtiyor! Off. Hızlı adımlarımla Yalın'ın yanına gittim. Ardından bana gözlerini devirmiş bakıyordu.
-Bak Yalın. Sen bu kızla ne zaman birlikte oldunuz? Kızmayacağım. Çünkü sana inanıyorum. Lütfen sorumu cevapla.
-Aslında b-en evdey-dim. Sson-ra içiyordum. Ka-pı çal-dı, gittim ve aç-tım. Karşıma Naz çık-tı. Tanı-mıyor-dum. Sonra kendimi bu kanepe-nin üzeri-nde buldum.
-Hımm. Demek öyle. Peki bana, senin telefonundan bir mesaj geldi. Ayrılmamız istendi. Yani senin adına konuştu. Bende kendimi bir anlık bir sinirle burada buldum. O zaman şunu açıkla; Neden içki içecektin? Sözün vardı. Hatırladın mı?
-Bb-liyorum. Ama ...
-Devam et.
-...Uy-kum var. Yar-ın kon-uşal-ım.
Ona sarılıp, yatak odasına gitmesine yardım etmiştim. Ardından yatağa yatırdım. Naz hâlâ mutfaktaydı. N'apıyordu kim bilir. Mutfağa gitmek için merdivenden aşağı kata indim. Mutfağa girdiğimde sandalyede kös kös oturup yere baktığını fark ettim. Dikkatli baktığımda telefonu elinde idi. Sanki mesajlaşıyordu, takmadım bile. Bir insan bu kadar sorumsuz olmazdı. Madem sevgilisi, neden yanında değil? Ne kadar saçma. Hem Yalın'ın anlattıklarına göre, bu kız hiç güvenilir değil. Kim acaba? Bana yalan söylemek neymiş adım adım öğrenelim!
-Naz? Bişey sorcam. Ben şu zamana kadar Yalın ile çok iyi bir sevgiliydim. Taaki sen gelene kadar. Neden gelip, aramıza girdin? Bir sebebin varki onun için buradasın? Söyle bakalım, nedir derdin?.
-Benim hiçbir derdim yok. Hem sen, dün Yalın ile buluşacaktın. Ama Yalın gelememişti. Sence bunun sebebi ne olabilir? İnsan sevdiğinden vazgeçer mi? Bence vazgeçmez. Ama Yalın senin buluşma teklifini reddetti. Neden? O zaman onun yanında ben vardım...
-O zaman ben şimdi, bu konu hakkında daha fazla kendimi yormayayım. Yarın nasıl olsa Yalın kendine gelecek. O zaman konuşuruz.
Çok tedirgin bir hâli vardı sanırım. Neyse tüm işler yarın belli olur. Ardından suyumu içtikten sonra, Yalın'ın yatak odasının yolunu tuttum. Saate baktım. Ve saat 18:00 olmuştu. Zaman oldukça hızlıydı. Yalın'ın iğrenç bira kokusuna rağmen onun koynuna yatmıştım..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÜVEY SEVGİLİM!
Teen FictionAlya hayatında yapamayacağı kararları almak zorunda kalır. Alya sevgilisinden ayrıldıktan sonra, üstündeki o yükü, stresi atamaz olur ve hastalanır. Herşeyi unutmak için gittiği barda sarhoş olur, ve kendisini bir otel yatağında bulur. Sonunu merak...