••
"TAE TAE!"
Sabahın köründe uyanma alışkanlığı olan sevgilimi izliyordum uykulu gözlerle.
Ağzına tıktığı diş fırçasıyla odama girmiş ve tam üzerime atlamıştı.
Boynuma sardığı elleri yüzünden nefes alamıyor olmam yetmiyormuş gibi birde bacaklarıyla bacaklarımı sıkıştırıyordu.
Sonunda onu altıma almayı başarmış ve kollarını başının üzerinde birleştirip kasıklarına yerleştirmiştim bedenimi.
"Kaşınıyorsun seni koala."
Dudaklarımı kulak memesine sürterken fısıldamıştım.
"Sen kaşıyacaksan hep kaşınırım?"
"Tabii ki ben kaşıyacağım, başka kim kaşıyacakmış?
"Hepsinin gözlerini oyup kokteylime koyarım."
Kıkırdamıştı.
Gülüşünü görmeye alıştırmalıydım zavallı kalbimi.
Yoksa çok geçmeden ölür giderdim.
"Peki..."
"Bana ne tür bir ceza vereceksiniz efendim?"
Kendimi erkekliğine biraz daha bastırmış ve alt dudağını ezmiştim dişlerimle.
"Bir düşüneyim."
"Akşam yemeği senden?"
••
