Saat 06:15...Haftanın ilk günü (pazartesi)
07:00 civarında laboratuvar da olması gerekiyordu.
Gözlüklerin arkasında kalan o loş ışık bile o kadar bunaltmıştı ki yinede ilk gün arzusu ile çalışmalarını sürdürür,insanlık için çabalar,adete kendi alarmını kendi bedeninde kurmuş gibi her gün planlı bir şekilde kimsenin yardımı olmadan uyanırdı.
50 yaşlarında olan Dr.Dossidley yaptığı işi gün geçtikçe dahada severdi.Ellerini kullanarak,yorganını üstünden attı.Pencereye doğru yöneldi ve gözlüklerini bıraktığı masanın üzerinden aldı.Yaşından dolayı bedeninin zorlandığının farkına varıyordu.
Bunu kabul etmişti zaten.Elini yüzünü yıkadıktan hemen sonra kendine ait haftalık menüden,pazartesi kahvaltısını hazırladı...-Dr.Dossidley: Merry Merry ...!
-Merry: Geliyorum efendim ..
-Dr.Dossidley: Bana gelirken şekeri getirir misin ?
-Merry: (Hızlı adımlarla mutfaktan çıkar Dr.Dossidley'in yanına gelerek):
Buyrun efendim.
-Dr.Dossidley: Teşekkür ederim Merry bugün geç döneceğim.Akşam yemeğini hazırlamana gerek yok.
-Merry: Efendim bir sorun yok değil mi ?
-Dr.Dossidley: Hayır Merry sadece laboratuvarda olacağım başka bir şey yok.
-Merry: Peki efendim teşekkür ederim...
Dr.Dossidley kahvaltısını yaptıktan sonra laboratuvar önlüklerini giydi.Pencereden dışarı baktığında havanın yağmurlu olduğunu görüyordu.Şemsiyesi ve şapkası her zaman dolabında yan yana hazır vaziyette dururdu.Tam elini şapkasına uzatacaktı ki arabanın anahtarını içeride unuttuğunun farkına vardı.Tekrar salona giden Dossidley,koltuğun üzerinde duran anahtarını cebine koydu.Çıkışa ilerledi ve şapkasını giydi.Şemsiyesi de Dossidleyin arabasına kadar eşlik etti...
GİZLİ BÖLGE
-Dr.Dossidley: Jack ..! Jack...!!!-Jack: Geliyorum Profesör.
Jack,profesörün en sevdiği ve taktir ettiği öğrencilerinden birisiydi.Adeta profesörü kendisine örnek edinmişti.Profesör,Jack'i yanına alarak hem kendisine yardım edecekti,hemde bilgilerini miras olarak ona bırakacaktı.Profesör'ün çalıştığı kurumun resmiyeti yoktu.Devlete bağlıydı fakat araştırmalar el altından yapılır,yapılan araştırmaların sonucu gizli kalırdı.Bu yüzden jack,profesör için olabilecek en iyi yardımcıydı. Hem güvenilir,hemde çalışkandı.........-Dr.Dossidley: Alışabildin mi ?
-Jack: Elbette efendim size ne kadar teşekkür etsem azdır.
-Dr.Dossidley: Kendine teşekkür etmelisin.Çok çalıştın sonucunda hakkettin.
-Jack: (Tebessüm ederek).O halde ilk kahveniz benden efendim.
-Dr.Dossidley: Pekala ben araştırma bölümündeyim.Oraya gelirsin.
Jack kafasını hafif aşağıya doğru salladı ve geriye döndü.Onun için heyecan verici bir gündü. Dr.Dossidley'in stajyeri olması buna en büyük etkendi.
Profesörün kahvesini hazırladıktan sonra araştırma bölümüne gitti ve kahveyi profesörün masasına bıraktı.Yapılan araştırmaların gizli kalınması gerekiyordu.Bölgede çalışan tüm personeller yeminliydi. Jack bu personellerden sadece biriydi.Kariyeri sadece burasıydı.Sağdık kalacağı her vakitte burası,onun yeriydi artık.
Profesör,bütün çalışma hayatını bu bölgede sürdürdü.Çevrede pek tanınmasa da aslında çok bilgili ve seçkin bilim adamlarından biriydi.Oda diğer personeller gibi yeminliydi.Araştırmalar ne kadar gizliyse,mesleki ünvanlar da o kadar gizli tutulurdu.Bölge dışında kimse personellerin ne iş yaptığını bilmezdi.Aslında bu bölgenin dışında insan kaynağı yoktu.Issız ve ormanlık bir alana sahip olan bu bölgenin kendisinde konaklama da mevcuttu.Askeri üs ile korunur,personellerin burada görevlendirilmeden önce tamamen aileden bağı kopartılır,gerekirse intihar yada kaza süsü verilirdi...Kimse burayı bilmez,askeri üsten dolayıda göremezdi.Bölge daima gizliliğini korurdu...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The World Settings (Dünya ayarları)
Science FictionBazıları için evrenin bir anlamı yok. Bazıları için hayatın bir anlamı yok,oynadığımız rollerin bir anlamı yok. Fakat karşımıza aniden çıkan olaylar, Bizi; Geçmişimizi,nereden geldiğimizin düşüncesine kaptırır. Araştırır araştırır durursun.Bildikle...