Geri dön geri dön, ne olur geri dön. Uzanıp tutuver elimi bir gün,Utanır diyemem ne olur geri dön...
Cemre'nin ağzından;
Songül ile Güney'in dışarı çıkmasından sonra Serkan ile Gökhan da markete gitmişti.Telefonumun şarjı git gide azalıyordu.
C;Eylül yanındaki şarj aletini atsana.
Eylül hızla şarj aletini bana doğru attı.Tam ucunu prize takacak iken Gökhan aradı.
C;Efendim...Gökhan...Se-sen ağlıyor musun?
GÖ;Cemre...Songül
C;Ne oldu Songül'e
GÖ;Songül vu-
C;...Gökhan...Allah kahretsin
E;Ne oldu?
C;Telefon kapandı...Hemen Serkan'ı ara...Güney'i ara.Ara birini.
E;Tamam sakin ol arıyorum...Alo Ser...Sen neden ağlıyorsun?..Abim...mi?..Ne diyorsun sen,durumu nasıl?..Tamam geliyorum hemen.
C;Ne olmuş?
E;Abim...Songül'ü...Vur-vurmuş
Eylül ağlarken şok içinde ona baktım
#####################
Güney'in ağzından;
Ameliyat kapısının önünde oturmuş sadece ağlıyordum.Nasıl izin verdim önüme geçmesine.Nasıl koruyamadım ben onu...Söz vermiştim oysa kendime onu korumak için.Duyduğum Cemre'nin sesi ile hızla kalktım.Cemre koşarak bana sarıldı.Ağlamam daha da şiddetlendi.Eğer erkekler gerçekten ağlamıyorsa şu an erkeklerin yüz karasıydım.Belki şuan içeride ben olsaydım her şey daha kolay olabilirdi.O bu acıları yaşayacak kadar güçlü müydü?Yada ben onun yokluğuna alışacak kadar?Hızla aklımdan çıkardım düşüncemi çünkü yokluk olmayacaktı.O gelecekti yanımıza yine gülecekti.Yine sıkıldıkça her teline bir hücremin bağlı olduğu saçlarıyla oynayacaktı.
C;Doktor çıkmadı mı daha?
GÖ;Hayır...Sadece durumunun kritik olduğunu söyledi.
Cemre benden ayrılarak sandalyeye oturup ağlamaya başladı.