GİZEMLİ KÜTÜPHANE

Yeni Şehir

        Bir Salı günüydü. Bugünü diğer günlerden farklı kılan şey Hasret ile Efe kardeşlerin İzmir'den taşınıyor olmasıydı. Efe on dört, Hasret ise on üç yaşındadır. Salı günü okul olduğundan arkadaşlarıyla dün akşam vedalaştılar. Yaklaşık iki ay önceye kadar Efe ile Hasret taşınacakları şehri İstanbul'u araştırmaya başlamışlardı. Eşyalar kamyona yüklenmeye başlanmıştı. Yaklaşık olarak iki buçuk saat içinde tüm eşyalar kamyona yüklenmişti. Kamyon yola çıkmıştı. Hasret ile Efe'nin anne ve babası da arkadaşları ile vedalaştıktan sonra yola koyulmuşlardı. Kamyonla aralarında iki saate yakın bir fark bulunuyordu. Babama neden kamyonla aynı zamanda çıkmadığımızı sordum o ise eşyaların bizden önce varmasının daha iyi olabileceğini düşündüğü için böyle yaptığını söyledi. Yolculukta iki kez mola verdik.Yolculuğumuz baya eğlenerek devam ediyordu ama bir kişi hariç. O da kardeşim Hasretti. Ona bunun nedenini sorduğum zaman beni başından savmaya çalıştı ama nedenini merak ediyordum. Biraz daha bu konuyu üstelediğim zaman gerçek ortaya çıktı kardeşim de benim gibi İzmir'de doğduğu büyüdüğü için biraz yabancılık yaşayabileceğini düşünmüş. Benim böyle bir sıkıntı çekmemin sebebi biraz daha gezme heveslisi olmamdı. O daha çok kitaplara ilgi duyardı. Yolculuğumuz bitmişti. Sonunda hakkında birçok iyi şey duyduğumuz şehre ayak bastık. Yeni evimizin bu kadar görkemli olacağını hiç düşünmemiştim. Ve yaklaşık iki gün içinde bütün okul,ev,iş vb. işlerimiz bitti. Babam bu işlerle ilgilenirken biz de bu iki günlük süre zarfında İstanbul'u gezdik.Sultanahmet Cami, Ayasofya Cami Müzesi,Yerebatan Sarnıcı,Kız Kulesi,Galata Kulesi,Topkapı Sarayı,Dolmabahçe Sarayı,Rumeli Hisarı gibi tarihi eserleri büyük bir zevkle gezdik. Ve perşembe akşamı evde babamla görüşünce İstanbul'un iyi yönleri olduğu gibi çileside olduğunu öğrendim. Dişlerimizi fırçalayıp Hasretle beraber erkenden yattık çünkü sabah okulumuz vardı.