Medyada Berkay var.
İyi okumalar.
Odamın kapısının tıklatıldığını duyunca kulağımdaki kulaklıkları çıkardım ve 'gir'dedim ama kapının diğer tarafındaki kişi kapı kolunu indirince kapı açılmamıştı doğru ya kitliydi yataktan zıplaya zıplaya kalkıp kapının yanına gittim ve önce anahtarı çevirerek kapının kilidini açtım ardından kapı kolunu aşağıya çektim ve kapıyı açtım.Karşımda duran tanımadığım çocuk elini ensesine attı ve kafasını biraz eğdi.
''Şey..Ben mısır patlatma makinesinin yerini soracaktım bulamadım da.''Dediğinde dudaklarımı birbirine bastırdım mısır patlatma işini ona mı vermişlerdi gerçekten?Gülümsedim ve kapıyı çekerek odadan çıktım mutfağa ilerleyip en üst dolap ile bakışmaya başladım evet boyum kısaydı ve şu anda oraya nasıl yetişeceğimi merak ediyordum normalde tezgahın üzerine çıkardım ama şuan tanımadığım oldukça yakışıklı ve tatlı görünen kişinin yanında örümcek adamlık yapamazdım.Cici kız rolleri(!)
''En üstteki dolabın kapağını açar mısın?''Dedim kendimce şirin olduğunu düşündüğüm gülümsememi yapıp ve arkamı dönüp.Gülümsedi ve kapağı açtı ama beklenmedik görüntü annem makinenin önüne bir sürü tencere yerleştirmişti sanırım baya arkada kalmıştı.
''Şimdi yapacağım şey için lütfen dalga geçme adını bilmediğim kişi.''Dedim bunu söylemiş olsam bile dalga geçeceği kesindi çünkü ben olsam bende geçerdim geçmese bile gülerdi ama inşallah yapmazdı.Topuğumun üzerinde dolaba doğru döndüm ve çekmecelerin o çekilme yerleri olan adını bilmediğim şeyin üzerine bastım ve diğer ayağımı tezgaha attım dolap kapağına tutulup çekmecenin sapının üzerinde olan ayağımı da tezgahın üzerine koydum ve doğruldum bir elimle düşememek için dolap kapağına tutuluyordum diğer elimle ise makinenin üzerine konulmuş olan tencereleri kenara çekiyordum.En sonunda makineyi görünce bir nefes verdim ve zafer gülümsemesi ile makineyi elime aldım ve hafif geri dönerek adını bilmediğim kişiye uzattım elimden makineyi alınca tutulduğum dolap kapağını kapattım ve tezgahın üzerinde geri dönerek yere atladım bu işi de sapa sağlam ve rezil olarak tamamlamıştım ne mutlu bana.
''Teşekkür ederim örümcek kadın.''Dediğinde omzuna yumruk attım.Ah hayır tabii ki de dalga geçecekti herkes geçerdi.
''Dalga geçme.''Dedim kaşlarımı çatarak.Sonra birden aklıma gelen şey ile sırıttım.
''Mısırlar en alt çekmecede kolay gelsin.''Dediğim nefesini dışarı üfledi.Daha çok sırıtıp mutfaktan çıktım ve canım sıkıldığı için salona gitmeye karar verdim ama birden aklıma üzerimde pijama takımlarımın olduğu geldi ve ben az önce altımdaki kısacık şort ile tanımadığım bir kişinin ve bu kişi erkekti ve ben tezgaha çıkmıştım.Kan yanaklarıma pompalandı birden evet yine kızarmıştım bu utanç verici bir şeydi en azından benim için.Odama koşup dolabın karşısına geçtim tayt ve salaş bir tişört geçirdim üzerime.Salona gidip bir koltuğa attım kendimi herkes kendi halinde takılırken birden bir kız havaya fırlayarak ortaya bir oyun fikri attı.Ne hoş ama(!)
Kem küm eden erkekler sevinç çığlıkları atan cırtlaklar yoğun ikna çabaları ardından salonun ortasında tanımadığım kişilerle oturmuş bir şekilde oyun oynamaya çalışmaya çalışıyordum ah hadi ama oyun oynamak güzel bir şey ama tanımadığınız kişilerle gayette sıkıcı bir hal alıyor.Oynadığımız oyun ise şişe çevirmenin bir farklı şeyi yani ortada şişe yerine üç kase öncelikle ortadaki kaseden bir kağıt çekiyorsun bu kasenin içinde cesaret ile ilgili şeyler yazıyor yada doğruluk kağıtta yazan şey atıyorum 'biriyle öpüş'ise karşı cinsinin isimleri olan kaseden kağıt seçiyorsun böyle garip bir oyun şişe çevirmece varken!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aptal
HumorAptallık bir kaçış yolumu? Yada mutluluk? Bence aptal olmak mükemmel bir duygu her daim mutlusun çünkü aptalsın her şeye gülebilir her saçma şeye ağlayabilirsin kimse seni yadırgamaz yadırgayamaz çünkü sen bir aptalsın ama bir gün karşına biri çıkar...