11- Yok Olmuş Bir Ceset

5.2K 60 8
                                    

Salih yerde yatıyor , gözlerini kırpmadan yüzüme donuk donuk bakıyordu elim ayağıma karışmış , dizlerimin bağı çözülmüştü ne yapacağım hakkında hiç bir fikrim yoktu belki ölmemiştir diye düşünüp ambulansı aramayı düşünüyordum ama nabzını kontrol ettiğimde ambulanstan çok cenaze arabasını aramam gerektiğini farkettim

Başıma gelme olasılığı hiç aklıma gelmeyecek bir durumun içinde bulmuştum kendimi

Ara sokakların birinde köhne bir dairenin içinde bir ceset ve onun katili olan ve ne yapacağını hiç bilmeyen ben

Bir şeyler yapmalıydım böyle olmamalıydı eğer bir şeyler yapmazsam  hayatımın son günü olacaktı

Yaklaşık yarım saat sonra bir hışımla çöktüğüm yerden kalkıp yurda dönmek için evin ters istikametine yürüyüp taksiye bindim bunun amacı o eve gidip geldiğimin anlaşılmamasıydı Mustafaya olanları anlattım bu işten yasal olarak kurtulabilmemiz zor olur kendimiz halledelim ama çok dikkatli olmalıyız arabası olan ve güvenilir birini bulmamız gerekiyor dedi

Aklıma ilk Orhan geldi

-Mustafa ,Orhanı arıyorum o gelir hemen güvenilir birisi anlayacağını düşünüyorum

-Tamam Orhan gelsin hemen

Tam Orhanı arayacağım zaman Mustafa bana dönüp kendi telefonumdan aramamam gerektiğini söyledi aşağı inip telefon kulübesinden aradım Orhan  hemen geliyorum 10 dakika sonra yurdun iki arkasında ki sokakta olacağım dedi ve kapattı hızlı hızlı odaya geri döndüğümde Mustafa üç tane eldiven bulmuş ve plaka boyutunda iki tane siyah kağıt kesmişti bunları neden hazırladığını soramadım bile ne için gerektiğini çok iyi biliyordum

Kısa bir süre sonra aşağı inip Orhanı beklemeye başladık ama yurdun kamerası var diye köhne bir sokakta buluştuk arabaya binmeden önce Mustafa plakaları kapatırken bende Orhana durumu anlatıyordum Orhan soğuk kanlı bir şekilde tamam telaş yapma dikkatli olursak bu işi hallederiz dedi

Taksi durağının biraz ilerisinde durup 2 dakika yürüdükten sonra eve çıktık eldivenleri takıp içeri girdik Orhan cesedi evde bulduğumuz bavulun içine yerleştirirken Mustafa evin girişini tuz ruhuyla temizliyordu bende Salihin eski tip olan telefonundan bana attığı mesajları siliyordum Salihle hiç telefonda konuşmamıştık bu iyi bir şey gibi geliyordu

Mesajları sildikten sonra hattını çıkarıp kırdım ve telefonla birlikte bir poşete koyduktan sonra Mustafaya verdim işimiz bittikten sonra ben ve Orhan arabaya bindik ve Orhanların evine doğru gitmeye başladık Mustafa ise bizden bir süre sonra evden çıkıp taksiye bindikten sonra Salihin telefonunu ve hattını İstanbul Boğazına attı

Orhan ile ben bavulla birlikte Orhanların evine çıktık bir kaç ay sonra bu evden taşınacaklarını ve cesedi evde yok etmenin sorun olmayacağını söyledi

Karısının evde olmayışı işimizi kolaylaştırmıştı

İşte şimdi en zor kısıma gelmiştik Orhan , Salihin dişlerini söküp saçlarını jiletle kesmişti bunları yaparken çok dikkatli bir şekilde duşa kabinin içinde yapmıştı ben bakamıyordum ama Orhanın yanında bekliyordum kıyafetlerini çıkarıp tekrar bavulun içine koydu evlerinde olan şömineye bavulu sıkıştırıp üstüne benzin gibi bir şey döküp yakmaya başladı

Cayır Cayır yanıyordu bavul siyah dumanlar çıkıyordu yaklaşık 4 saat yandıktan sonra kül haline gelmişti salon çok kötü kokuyordu ben yerleri perdeleri duvarları silerken bir yandan da odayı havalandırıyordum Orhan ise külleri bir poşete dolduruyordu

Koltukları da silip  oda spreyi sıktıktan sonra geriye tek işim şömineyi yıkamaktı elektrikli süpürgeyle kalan külleri çektikten sonra da yıkayıp sildim

Elimizde üç şey kalmıştı Salihin külleri  dişleri ve saçları evden çıkarken süpürgenin torbasını da başka bir evin çöpüne koyup Orhanların evinden çıktık saçlarını yolda yaktıktan sonra küllerle ve dişlerle birlikte denize attık

Salihe dair geride hiç bir şey kalmamıştı

Güneş doğmak üzereydi Mustafa bir parkta bizi bekliyordu Mustafayı aldıktan sonra kahve içmek için bir mekana gittik

Mekana oturduktan sonra kahvelerimizi içerken Orhan bu konu hakkında ne telefonda ne de yüz yüze hiç bir şekilde konuşulmaması gerektiğini arabasını bugün satıp yeni bir araba alacağını , Salihin evinin civarında ki kameraları yurdun yakınlarındaki kameraları ve kendi oturduğu sitede ki kameraların kayıtlarını yok edeceğini söyledi ardından son olarak bizi stajyer olarak olayın yaşandığı saatlerde işyerinde olduğumuzu göstereceğini söyledi

Çok rahatlamıştım hayatım tekrar eski haline dönmüştü içimde yakalanma korkusu kalmamıştı sadece acı çekiyordum sonuçta bu dünyada kimse bu hale gelmeyi hakketmezdi  bir yandan da

Salih gibi bir adamın şu anda hayatta olmaması benim suçum değildi bir kazaydı hem o beni öldürmeye çalışırken kendisi ölmüştü yasal olarak da haklıydım ama bu olayı  hukuk çerçevesinde yürütmekte yine bana zarar verirdi

Kahvelerimiz bittikten sonra Orhan bizi yurda bıraktı  arabadan inerken eldivenleri aldıktan sonra Mustafayala birlikte odaya çıktık eldivenleri çamaşır makinasına attıktan hemen sonra  birlikte duş aldık ve o kadar yorgunduk ki yatağa uzanır uzanmaz ikimizde bayılmışız

Uyumadan önce aklımdaki tek şey yarın her şeyin normal olacağı bir güne uyanıcağımdı

İSTANBULUN ÇOCUĞU (GAY)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin