SEN AŞKSIN

Tanışma

Şebnem

Çoktandır Su'yun dalgın dalgın ve üzgün olduğunun farkındaydım.Onu bu şekilde görmek beni üzüyordu.Bir şeyler yapmak istiyordum.Bu gün Emre'nin bir arkadaşıyla tanışmıştım.Demir.Nedense o an aklıma eğer Su'nun bir sevgilisi olursa kafasının dağılabileceği fikri geldi ve Emre'ye bu fikri açtım.Emre henüz Su'yu hiç görmemişti.Bu hafta sonu ailem şehir dışına çıkıcaktı.Bu fırsatı değerlendirmem gerektiğini düşündüm.Hem Emre'yle Su'yu tanıştıracaktım hem de Emre'ye Demir'i çağırmasını söyleyecektim.Ve söylediğimde Emre "yoksa Demir'le Su'yu mu?" diye sordu.Ben "şansımı deneyeceğim.Neden olmasın?"dedim.

Ve işte haftasonu gelmişti.Kapı çaldı gelen Su idi.Ağlamıştı bunu anlamıştım.Ama ağladığının bilinmesinden nefret ederdi.Anlamamış gibi yapmıştım.ve sanırım başarılı olmuştum.Çok dalgındı.Yemek söyledik.Yemek yedikten sonra "Film izleyelim mi?"dediğimde "olur" dedi.Film izlemeye başlamıştık.Tam ortalara gelmiştik ki kapı çaldı.Emre'yle Demir gelmişti.

Demir

Emre'nin teklifini ilk başta kabul etmek istemedim.Ama onu kıramadım.Kafamı dağıtmaya ihtiyacım vardı.Kabul ettim.Emre'yle beraber Şebnem'lere geldik,Şebnen kapıyı açtı ve Emre'yle içeri girdik.Gördüğüm şey beni şoka uğratmıştı.Karşımda bu gün arabayla çarpmak üzere olduğum kız vardı.Şebnem'in sesiyle birden irkildim.

-Hoş geldiniz çocuklar.Sizi tanıştırayım.Su bu Emre ve bu Demir.Demir bu da Su.

Sadece "memnun oldum" diyebildim.Onun adını öğrenmiştim."Su." çok güzel bir isimdi.İsmi kadar duru ve berrak bir yüzü vardı.Açık bal rengi gözleri,karamel rengi dalgalı saçları ona farklı bir hava katmış adeta güzelliğine güzellik katmıştı.Benim şaşkın olduğum kadar o da şaşkındı.Ama hiç hatırlamamış gibi davranmaya onunla ilgilenmediğimi belirtmeye çalışarak "ne izliyorsun Şebnem?"dedim.Şebnem biraz imalı olarak:

-Aşk tesadüfleri sever.Çok güzel bir film.Su'yla beraber izliyoruzz.

Cevap vermedim.Umrumda değilmiş gibi davranmaya çalışıyordum.O da şaşırmış görünüyordu.Şebnem otursanıza dedi ve ben tekli koltuğa oturdum.Şebnem'le Emre aynı koltuğa oturdular ve Şebnem Emre'yi öptü.Çaktırmadan Su'ya bakmıştım.Gözlerini kaçırmıştı.Yüzünü incelediğimde bir yerlere daldığını anlayabiliyordum.Farklı bir kızdı bunu da anlamıştım.Çok masum bir görünüşü vardı.Hiç konuşmamıştı.

Şebnem "Su Emre'yi nasıl buldun?"diye sordu.Su güldü ve "yakışıyorsunuz tanıştığıma memnun oldum Emre"dedi ve gülümsedi kahretsin ne güzel gülüyordu. Şebnem Su'ya "Su Demir de Emre'nin en iyi arkadaşı" dedi. Su suratıma bile bakmadan "hmm" dedi.Suratıma bile bakmamıştı.ama nedense onu kızdırmak istemiştim.Şebnem'le Emre'ye "Çocuklar bu gün az kalsın katil oluyordum.Aptal kızın bir tanesi arabamın önüne atladı." dedim çaktırmadan Su'ya baktım.Kızarmış ve sinirlenmiş görünüyordu.Bana dönüp,sinirle "Ne var yani dalmış olamaz mıyım?" dediğinde Emre ve Şebnem şaşkınca bize bakıyorlardı.Ben "Koca yolu göremeyecek kadar mı?" dedim.Gözlerini devirdi ve Şebnem "Demir sana mı çarpacaktı?" diye sordu.Ona sormuştu ama ben cevap verdim."evet arabanın önüne atladı" dedim.Yine sinirlenmişti ama bir şey söylemedi.

Su

Beni sinirlendirmişti.Hem ne yani Emre'nin en iyi arkadaşı çıka çıka bana çarpmak üzere olan çocuk mu çıkmıştı?Ah ne tesadüftü ama.Ayrıca beni aptal ve salak bir kız yerine koyuyordu resmen.Bu ne demekti şimdi.Hem o kimdi?Yakışıklı olabilir ama bu bütün kızların ona ölmesi.bitmesi demek değildi.Hem de o kız bensem...Ukala,ukala,ukala!Şebnem "Sana bir şey söyleyeceğim"dedi ve Emre'yi kolundan çekerek bir yere götürdü.Kahretsin yalnız kalmıştık.Yalnız mı kalmıştık?Tabii yaaa.Şebnem'in de amacı buydu zaten.Nasıl anlamamıştım ki?Ama onun istediği gibi olmayacaktı.