Hastanede geçirdiğimiz günler hızla artıyor ve selin hep ayağa kalkmak istiyordu. Bizde onu geçiştirmeye çalışıyorduk. Selinin öğrenmesi an meselesiydi nazlı ara ara bana kızıyor artık söyle şunu diyordu. Bende karar vermiştim yarın söyleyecektim.
Saat 11 di selin çoktan uyuyuvermişti. Arada soruyordu bize yatakta kıpırdıyamıyorum diye bizde geçiştiribiliyorduk yada öyle sanıyorduk.*****
Gözlerimi hafif bir baş ağrısıyla açtım. Ali yan tarafta sandalyede buruşmuş bir kedi gibi yatıyordu. Kıvrılan bıyıkları, dağılan saçları, dizilmiş kirpikleri ve biçimli dudaklarıyla çok muhteşemdi. Sırası değildi bunun ama kendimi alı koyamadım gidip onu öpücektim. Uzanmaya çalıştım olmadı, kalkmaya çalıştım olmadı. Bir dakika uzun zamandır beni yatakta tutuyorlar ama yeter artık ne olacaksa olsun. Neymişte yormamam lazımmış, belimdeki ve bacağımdaki dikişler açılırmış. Hıı tabi. Kaç gün oldu ya yeter artık. Yatakta dikleştim iki elimle sol bacağımı yataktan sarkıttım, diğer bacağımıda sarkıttım ve derin bir nefes alıp gücümü toparladım. Biraz endişe kapladı içimi ne dokunma hissettim nede acı, noluyordu böyle. Yoksa... düşünmek istemiyorum hayır hayır hayır... tekrar nefes aldım birkaç saniye gözlerimi kapatıp içimde tuttum ve geri dışarı verdim. Hazırdım. Yatağın iki kenarından tuttum ve kendimi kaldırmaya çalıştım olmadı birdaha denedim olmadı. Bu sefer kalkmaya çalışırken yere düştüm yataktan. Tek acıyan yerlerim ellerimdi. İnanamıyorum yürüyemiyorum. İçimden gelen kalbimin acısıyla duygu karmaşası birlikte geldi ve bağırmaya başladım 'hayır yürüyemiyorum,ali,ali...' diye tekrarlıyordum ağıt,ağlamak,bağırmak 3ü bir aradaydı. Hiçbirşey bana bu kadar acı vermemişti. Nasıl bir histi bu böyle tarifsiz resmen ölmüşsünde ruhun bedeninden çıkmış hayatını izliyor gibi hiç bir hareket faliyetim yoktu sadece acı içinde haykırıyordum bacaklarımın acısıyla değil, kalbimim, beynimin acısıyla.*****
Biranda korkarak gözlerimi açtım. Yerde selin ve haykırışları. Nalet olsun öğrenmişti. Ve yere düşmüş ağlıyordu onu öyle görme şokuyla bir kaç dakika öyle baka kaldım "ali,ali,ali yürüyemiyorum.ali yardım et..." selinin daha çok bağırmasıyla kendime geldim hemen yanına gidip ona sarıldım. Öyle içten ağlıyorduki resmen acısını hissediyordum. Onu omuzlarından tutup kendi hizama getirdim. "Selin selin bana bak kendine gel selin selin ağlama ağlama lütfen ağlama selin bak bana yürüyeceksin sen selin bana bak. SELİN" kendine gelmiyordu birtürlü sanırım kriz geçiriyordu hemen bağırdım bende " nazlı, nazlı, hemşireyi çağrın, hemşire" diye bağırdım önce selim geldi gözleri sanki şeytan görmüş gibi açıldı hemen ağlamaya başladı benim gibi. Geri adımlar attı kapıyı açtı ve çıktı hemen herkez odaya geldi. Selin hala kriz geçiriyordu. Ardından hemşire geldi selin sakinleşmedi kendine vuruyordu bana vuruyordu kucağımda öylece kriz geçiriyordu. Sevdiğim kadın. Öylece gözlerime bakıyor "ali beni kurtar. Ali yürüyemiyorum öldüm ben ali ali" diyordu nasıl bir histi o öyle sevdiğin kadını aşık olduğun kadını öyle çaresiz, ağlarken, yardım isterken, kriz geçirirken görmek. Aşk acısı bunun yanında ne kalırdıki. Selinin bana acı veren hareketleri hemen son bulsun istiyordum. Aşkımın hemen kendine gelmesini ve tekrar gülümsemesini, ağlamasın istiyordum ağlamasın. İsterse ben öleyim benim ayaklarım olmasın ama onun güldüğümü göreyim. Sevdiğim kadının. Hemen selini yatağa yatırdım hemşire ,doktor ve 2 adam geldi selini tutmaya çalıştılar olmadı bu sefer bağladılar onu inanılmaz kötü bir hissi vardı. Ha canlı canlı beni kesmişler ha selinin bu hali. Hemşire ona hemen iğne yaptı selin biraz sersemledi ve bayıldı. Bende sadece ellerim kollarım birbirine dolanmış öylece seline bakıyordum hemişerede beni itiyordu dışarı çıkmam için. Kendimde değildim sadece. Dışarı çıktığımda kızlar ağlıyor savaş, emre ve mert onları sakşnleştiriyordu. Selim yoktu. Bende daha fazla dayanamadım ve hastanenin en üst terasına çıktım o an bıraktım kendimi bağıra bağıra ağladım, bağıra bağıra kızdım kendime... sonra bir köşeye çöküp cebimdeki viski kutusunu çıkarıp kafama diktim gelişine, içtim gidişine ağladım. Viskinin o acı tadı bile dindiremedi acısını kalbimin. Yüreğimin üstünden kamyon geçmişe döndüm. Sadece sevdiğim kadının acısın altında ezildim. Ya ben, ben ezildiysem o napmıştır. Onun yüreğine nolmuştur. İki dakikada yıkıldı hayalleri, aşkı, hayatı, umudu, sevdikleri, herşeyi bitti yıkıldı toz oldu.
