Masumiyet

II. MSMYT

"N-ne yapıyorsun burda?"

Çirkin bir şekilde beni suzuyordu. Bu iğrenç bir histi.

"Lavaboya giderken buldum. Hoşuma gitti"

Bu çocuk maldı.

"Tamam Gördün şimdi çıkabilirsin"

"Sen öyle istiyorsan..."

Deyip ayağa kalktı ve yanagimdan makas alıp kapıdan çıktı

TEK CÜMLE ; BU ÇOCUK MEGOLAMANIN TEKİ!
***********************************
Çok şükür! Gitmişlerdi. babamlar sirkete geçmiş annemler alışverişe gitmiş Jorgede işi olduğunu söyleyip gitmişti. Evde tektim. Yani Olga ve Ramallo hariç.

Sapık! Jorge gittiğine göre duş alabilirdim. Kafam rahattı.

Duş alıp üstümü giyindikten sonra sarı saçlarımı balık sırtı ördüm.
Ve kendimi yatağa attım.

Odamın pat diye açılmasıyla, bi anda sıçradım.

Kapıya doğru bakınca, Jorge olduğunu anladım ve tekrar yatağa yattım. Bu saniye... Jorge mi?!
Tekrar doğrulup ona ters ters baktım.

"Ne istiyorsun?"

"Hiç.. Aşağıda ikimizi ilgilendiren bi konu var gelmeni tavsiye ederim" deyip göz kirparak  odadan çıktı.

"Salak" diye mırıldandım ve kalktım. Baş ucumdaki saate baktım.

"Höst. O kadar uyudummu be ben ?"

Saat on olmuştu. Camdan dışarı baktım. Gece yağan pamuk gibi kar, her defasında daha da mutlu ederdi beni. Giyinmeye gerçekten çok üşendiğim için minionlu pijamalarımla aşağı indim.
Ve tekli koltuğa yayıldım.

"Çocuklar" diye söze başladı babam.
Pür dikkat ona baktım

"Biz 4'ümüz iş için, Londra'ya gideceğiz."

"Ve sizin beraber kalmanızı istiyoruz. Burada."
Diye devam etti annem.

"Hah!?" Diyerek belli ettim şaşkınlığımı.

"P-peki ne kadar sürecek bu seyahat?"

"Yaklaşık iki ay"

Ağzımdan sesli bir "çüş" çıkmasına engel olamadım.

"Yarın sabah beşte uçak kalkacak."

Basımı ağır bir şekilde salladım. Ve izin isteyerek, odama girdim.

Ve kendimi yatağa attım.

Sonra uykuya daldım.

*****************************

Sabah saat 4 gibi kalktım annemleri geçirmek için. Odamdan sallana sallana çıkarken camdan dışarı baktım. Hala kar yağıyordu.

Aşağı inip annemle babamı geçirdikten sonra kapıyı kapattım. Ve aklıma gelen düşünce ile sırıttım

İKİ AY BOYUNCA O ADAMIN YÜZÜNÜ GÖRMEYECEKTİM!

Fakat,

MEGOLAMANIN TEKİ İLE KLACAKTIM.

yavaş yavaş odama çıkarken telefonun melodisi ilişti kulağıma

"Ne var sabahın köründe Stephie? "

"o çocuğun yakınlarında dolaşmayacaksin!"

Ne? Kimden bahsediyodu bu salak?

"Ne diyosun ya? Hangi çocuk ?"