Çılgın Ağalar | Okulda (Düzenlenecek)

♣10♣

Yiğit, Amine ve bizimkiler yemek yemeye gidememişlerdi. Amine onların yanından yemek yedikten sonra ayrılmak istemişti.

Onlar da kabul edip güzel bir lokanta da yemek yemenin tadını çıkardılar. Amine, Yiğit'e elleriyle sarmaları yedirirken bizimkiler onları dik dik süzüyordu.

 Neyse ki artık Bulut onları pek takmıyordu. Çünkü dünkü olayda Amine'nin Savaş'a özür dilediğini duymamış, görmemişti. 

Yemeğini yeyip tatlısının keyfini sürüyordu.

 Onun hiç umurunda bile değildi. Ateş yemeğiyle oynayıp duruyordu. Bizimkiler yemeğin bitmesini iple çekiyorlardı. Çünkü Yiğit'e kızgınlardı.

 Neden bu kadar zaman önce çekip gelmemişti. Bu kadar emek, eğlence, dostluk boşuna mı gidecekti? 

Yiğit'in asıl nedenini öğreneceklerdi. Ve Amine'nin başına kötü bir şey gelmesine izin vermeyeceklerdi.

 Çünkü onlar Süperman görünümlü 'Ağalardı.' Amine'nin saf, temiz, güzel biri olduğunu biliyorlardı. Onun anlamayacağını tahmin ediyorlardı.

 Daha önce bu olayın benzerini yaşamışlardı. Onların yanında bir erkek daha vardı. 'Barış' onları daha önce bir sevgili uğruna terk etmişti. 

Ama bizimkiler Barış'ın sevgilisinin gerçek amacını biliyordu. 'Para' ama Barış bunu anlayamamıştı. Sonra elinin tersiyle terk etmişti.

 Kimseyi yıllar boyunca ne aramış ne de sormuştu. 

Aralarından çekip gitmişti. Bizimkiler onu özlüyordu. Ne de olsa kadının gerçek amacını bilse bunu yapmazdı. O tam medya bağımlısıydı. 

Şu an yanımızda olsaydı bizimkiler Amine'ye daha çabuk ulaşabilir, buluşabilirlerdi. O bir kız uğruna tüm dostluğunu kaybedecek kadar sevmişti. 

Ve bizimkileri terk etmişti. Savaş, Bulut ve Ateş bunları yine yaşayınca biraz duygulanmıştı. 

Herkesin yemekleri bitmişti. Amine ise uzun pembe çantasını alıp oradan uzaklaşmıştı. Bizimkiler Amine gidince kaşları çatılmış duruyordu.

 Boks alanı zaten lokantanın yakınlarındaydı. O kadar fazla uzak bir yer değildi. Orası zaten Yiğit'indi. Yürüyerek SAP ailesi giderken Yiğit arabasını alıp uzaklaşmıştı. Orayı hazırlayacak, düzenleyecekti.

 Oraya vardığında önce ışıkları açmış etrafı düzenleyip, toparlıyordu. Neon mavi lambaları açmış bekliyordu. Kıyafetlerini giyiyor onlar içinde kıyafet hazırlıyordu. Onlar gelmeden önce kum torbasında biraz antrenman yapıyordu. 

Ve bunu devam ettiriyordu. SAP ailesi Yiğit antrenmanı bırakıp onlarla el sıkışmaya gidiyor, karşılıyordu. 

Sonra konuşma başladı.

Yiğit :

'' İlk kim başlayacak, kim benimle kapışacak ve yenilmeye hazır olacak ? ''

Bulut burnunu çekerek ve göğsünü biraz daha ortaya koyarak ''Sana mı yenileceğiz ? Hiç sanmam. Sen bize yenilmeye hazır mısın? Onu sen bize bir söyle bakayım. Acaba kim yenilecek ben çok merak ediyorum. Yoksa tilki kuyusuna mı dönecek? (Tuhaf tuhaf konuşmaya başlar.)

Ateş :

'' Sana yenileceğimize köyde inek  otlatmak daha iyi ,'' dedi. Başına sallayarak ve onaylamış bir biçimde.

Savaş :

'' Kim kazanır, kim yenilir göreceğiz sonra zaten sana olanları anlatacağız. Bak bakalım biz ne uğraşlar, emekler vermişiz. Anlatırken yaşarsın da bu anlattıklarımı da unutma kafana sok ya da kafanın bir kenarına yaz.''