♣11♣

154 17 0
                                    

Amine, Yiğit'e biraz fazla sinirlenmişti. Ama yinede böyle bir şeyin olacağını haber vermesi gerekiyordu. Çünkü merak etse arasa kendi yoluyla daha da üzülürdü.

 Hepsi birlikte yemek yemişlerdi. Yemek lezzetliydi. Bulut'un çabuk bitirmesinden belli oluyordu. Bulut gerçekten çok şanslı bir insan. Amine'den öpücük alacak kadar şansı varmış.

 Yiğit'e dönelim. Yiğit elini kafasında ki saçlara koymuş çekiyordu. Neredeyse sinir krizi geçirecekti. Biraz gözleri dolmuştu. Keşke biraz empati kurmayı deneseydin Yiğit.

 Amine öyle bir şey yapsa kesin Yiğit onu kaburgalarından doğrar ince ince kıyar Nusret gibi keserdi. Üstüne de sos eklemeyi unutmazdı.

 Üstüne de sos eklemeyi unutmazdı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Al sana et yemek tarifi. Yiğit uyumak için odasına gidip yatağın örtüsünü çekip sessizce içine kapanmaya başlıyordu. Dönelim Amine'ye , Amine dedesine yardım ediyor elindeki balık yemi ve oltayı taşıyordu. Galiba dede balık tutmaya gidecekti.

 Amine'de ona taşımak için yardım ediyordu. Dede sonra Amine'ye Savaş, Bulut ve Ateş'i de çağırmasını istiyordu. Çünkü onlarla sıkıcı bir gün  geçmesi imkansızdı. Amine onlardan birini arayıp haber verecekti.

 Ateş'i aradı. Ateşle birlikte küçük bir sohbet geçtikten sonra asıl konu yani sadede gelindi. 

Amine: ''Ateş, diğer arkadaşlarını da al dedemle balığa çıkıyorsunuz haber vereyim dedim.''

Ateş: ''Tamam. Zaten biz uzun süredir balık avına çıkmamıştık. Onlara söylerim geliriz. Hoşça kal! 

Amine: Güle güle!

Ateş arkadaşlarına bu konuyu anlatıp balıkçı kıyafetlerini hepsinin giymesini söyledi. Onlarda balıkçı kıyafetlerini giyip av malzemelerine bakıyorlardı. Hepsi yazlıktı. Hepsi kafalarına birer şapka geçirdikten sonra emekli olmuş kişilere benziyorlardı.

 Sadece onların saçları biraz ağarması lazımdı. Bulut oltayı aldıktan sonra arkadaşlarıyla birlikte otobüs durağında beklemeye başladılar. Otobüs bir süre sonra geldi. Ve bizimkiler akpillerini basıp girdiler. Orada küçük bir kız pamuk şekerini yiyor hem de bizimkilere gülüyordu. Ateş kızı çok tatlı bulmuştu. Onunla bir fotoğraf çekip sosyal medyaya koydu.

 Amineyi de etkiledi. Amine  bildirimlere bakarken fotoğrafa bakıp gülüyordu. O da kız çok tatlı bir prenses bulmuştu. Dedesine de fotoğrafı gösterdi. Dede de ''Gelmeleri yakın biz arabaya binelim,'' dedi.

Amine ve dedesi arabaya binmek için dışarı çıktı. Otobüste zaten tam arabanın olduğu yerin önünde durdu. SAP ailesi sonra otobüsten indi. Amine'nin arabasına bindiler. Amine onları balık tutma yerine götürecekti.

 Dedesi, Amine ve diğerleri konuşuyordu. Konuşurken konuşmaya dalmışlar ve gidecekleri yere varmışlardı. Kovaları, zıpkınları, oltaları arabanın bagajından çıkarıyorlardı. Malzemeleri çıkarırken yavaş yavaş küçük tekneye yerleştiriyorlardı. 

Çılgın Ağalar | Okulda (Düzenlenecek)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin