HAZAR

Yine okula gitmek istemiyordum. Yataktan sürünüyordum kapı çaldı birden 'gir ' dedim. İçeri giren babamdı  yatakta doğruldum. "Kahvaltı hazır kızım hadi yüzünü yıkada gel. " deyip odadan tekrar çıktı.  İyiki evde o kadın yoktu o olsaydı gelirmiydim bilmiyorum. Kalktım yatağımdan yüzümü yıkayıp pijamalarımla aşağıya indim. Çok güzel hazırlamıştı gerçekten de sofraya oturdum. İçerden çaydanlıkla geldi çaylarımızı doldurup oturdu. "Okul nasıl? " diye sorunca kafamı kaldırıp ona baktım. "İyi işte" diye cvp verdim. "Sigarayı neden içiyosun?" diye sorunca gözlerimi açarak baktım. "Anlamayacağımı mı sandın nefesin kokuyor üstünde yüzünden de belli içtiğin " dedi. Kafamı aşağıya eğdim. "Doktora gidicez bırakacaksın o lanet şeyi" diye sitem etti. Birazcık ağzıma bişeler atıp kalktım."Bir şey yemedin ki? " "ben kahvaltıyı bu saatte yapamıyorum da" deyip odama çıktım.

Okula girmeden sigara içmem gerekiyordu. Arka sokağa gittim. Sigaramı yakıp içmeye başladım. Bağırış sesleri geliyordu. Biraz daha ilerleyince kavga ediyorlardı. Hemde dün ki ağlayan çocuk Kıvan Berk. Kafasını çevirdiğinde beni gördü. Hemen arkama bakmadan hızlkca okula gittim.

Bi kaç ders geçsede çok sıkılmıştım  artık. Kaçsam mı ama kaçıp napacaksam ? Telefonu çıkartıp rehberimde ki tek erkek arkadaşım olan Ömer'i aradım. "Efendim? " dedi noldu der gibi.  "Napıyosun nerdesin?" "Bardayım" dedi zaten ses fazlaydı "hangisi? " diye sordum adresi verdi.  Bir saatte bara anca gelebilmiştim okuldan kaçınca böyle oluyor bide bizimkinden baya zor. Bara giriyordum kapıdaki korumalar kolumdan tuttu. "Sizi alamıyoruz" dedi "niye? " dedim hiç cvp veren olmadı adamın boyu çok uzundu heralde sesim oraya yetişmedi. Arkamdan birisi omzuma elini koydu "Küçüğüm" dedi Dönüp baktım Kerem 'di. "Küçüğüm ne lan sanki aynı yaşta deilmişiz gibi" "Bana artistlenme kızım. " dedi bana allahım ya "ya bi gitsene sen " dedim ama tabikide gitmedi. " Bar benim yanlız" "hadi canım" o kadar da olamaz deil mi yani tam olarak onun barı mı burası "neye şaşırdın bu kadar? " "şaşırırım sanane" "buraya almayın sakın bunu" deyip korumalara içeri girdi . Piç kurusu. Telefonumu çıkartıp Ömer'i aradım. "Ömer beni almıyolar" "niye lan" "ya uzun mesele sen gel ben gelemem" "tamam geliyorum." deyip kapattı. Yaklaşık on dakika sonra geldi. Beraber her zaman gittiğimiz kafeye gittik. Saatlerce konuşup bir şeyler içtik. Akşam olmuştu artık. "Ömer ben kalkıyorum okulda dağılmak üzere eve geçicem görüşürüz" "ben bırakırım " dedi ama yanlız kalmak istiyordum "ben kendim giderim saol" deyip kalktım.

Yürürken yağmur yağmaya başlamıştı. Annemi özlemiştim ben ama bunu ona belli edemem . İnsanlara asla değerli olduklarını belli etmem. Olsan da olur olmasan da kafası oluşturmak lazım. Babamın gittiği gün sanki o gün ölmüşüm gibi hissetmiştim. Babamın en büyük aşkı bendim sanki o gün de babamın bana olan aşkı bitti heralde demiştim çocuk aklıyla.

Yolu bilerekten uzatmıştım. Sadece yürümek yanlız kalmak istiyordum. "Hayırdır bu havada? " diyen kişiye arkamı dönüp baktım. "Sen bence bana çip taktırdın bu kadarı tesadüf olamaz" deyip yürümeye devam ettim. "Ya bu arada adın ne? " Hazar Deniz" dedim "adını bilmiyordum güzelmiş" "saol" dedin nasıl da soğuk kanlıyım. Bu huyumu çok seviyorum. Cebimden sigaramı çıkartıp yaktım . "Sigara neden "sorduğu soruya "bilmem neden içtiğimi bende bilmiyorum " "emin misin? " "neyden" "senden özür dilerim" yüzümü çevirip ona baktım durdum aynı zamanda da oda önümde durdu. "Sen çok güzel ve temizsin gerçekten böyle olmasını istemezdim" dedi "seni anlamıyorum" dedim umursamaz ve yapmacık bir şekilde gülümsedi.  Sonra da arkasını dönüp gitti.

Gece saat 2 olmuştu hala neden benden özür dilemesini anlamamıştım. Ben onu daha yeni tanıdım konuşmuşluğumuz bile çok az benden özür dileyecek bir şeyde yapmadı. Neden özür diledi neden neden?  Bunu öğrenicem.