8.Bölüm

87 15 0
                                    


 Mehmet Bey bir kaç memurla birlikte tünelden içeri girdiklerinde onları bir yatak ve bir dolap karşıladı. Sessiz bir şekilde ilerlemeye başladıklarında etraftan hiç bir ses çıkmıyordu. Bu tünelin sonu hemen yan evden başka bir yer değildi. O sırada Mehmet Bey bunu daha önceden nasıl fark edemediği için, içinden kendine sövmekle meşguldü. 

   Bulunduğu odanın kapısını açıp evde ilerlemeye başladıklarında, öncelikle o kattaki odalara sessiz bir şekilde bakmaya başladılar.Karşı odadaki kapıyı açtığında Mehmet Bey yatağın sağ tarafında su dolu bir sürahi ve yarım içilmiş bir bardak gördü, yatağın karşısındaki pencere tamamen kapalı ve eşyalarla doluydu. Ayrıca tavan tamamen camdı. Mehmet Bey odada ilerleyip duvar dibindeki gazeteyi eline aldı.Bu gazetede Aylin'in kaçırılma haberi vardı.Gittikçe ilginçleşmeye başlayan bir durum mevcuttu. Kesinlikle Aylin kaçırıldıktan sonra bu odada tutulmuştu. 

   O sırada evin diğer odalarını gezen polisler evde kimsenin olmadığı haberini vermek için Mehmet Beyin yanına geldiler. Mehmet Bey çevredeki kameraların tekrar incelenmesi için talimat verdikten sonra tünelin başında bekleyen kızların yanına gelir.

"Kızlar Aylin hanım kaçırıldıktan sonra bu eve getirilmiş.Araştırmalarımız tekrar sürecektir. Bu kadar yakınımızdayken elimizden kaçırmamız çok üzücü."Mehmet Bey lafını bitirdikten sonra Zeynep ağlamaya başladı.

"Yeter artık! Yeter! Nerede bu kız? Kim kaçırdı?Şu an iyi mi?Hakkında hiçbir şey bilmiyoruz. Ya bu kızın kimseye bir zararı dokunmaz neden bunlar başına geliyor anlamadım."deyip olduğu yere çöktü.Merve Zeynep'in koluna girip Zeynep'i ayağa kaldırdı ve sarıldı ona.

"Hepimiz biliyoruz Aylin çok iyi ona bir şey olmadı bak eminiz değil mi onu çok yakında bulacağız.Ben eminim çok az kaldı."  


                                                                              ***


Gözümü açtığımda vücudumda bir sersemlik vardı. Yavaş yavaş kendime gelmeye başladığımda karşımdaki koltukta bacak bacak üstüne atmış ve elinde ki sigarayı içen Batuhan'ı görmemle yataktan hızla doğruldum. Uyandığımı gören Batuhan oturduğu yerden hemen ayağa kalktı ve elindeki yarım sigarayı masanın üstündeki küllükte söndürdü. Onun ayağa kalkmasıyla korkup iyice olduğum yere sinmeye başladım. İki koca adımda yanıma geldi ve yüzümü ellerinin arasına aldı. Ben korkmuş gözlerle ona bakarken o ise özlem dolu gözlerle bana bakmaktaydı.

"Aylin'im bak sonunda kavuştuk.Sana söylemiştim kavuşmamıza az kaldı demiştim bak yanımdasın." deyip bana sıkıca sarıldı.Söyledikleriyle girdiğim şok dalgasından sonunda çıkabildiğim de söyleyebildiğim tek şey "Sen.. seenn " diye kekelemekten başka bir şey olmamıştı.

"Bana o mesajları atan kişi sen miydin?" şaşkınlığımı hala üzerimden atamazken cevap verdi.

"Evet sevgilim bendim.Sende özledin beni değil mi?" bu ne saçmalıyordu böyle. Hızla başımı ellerinin arasından kurtarıp ayağa kalktım.

"Ne saçmalıyorsun sen! Ne sevgilisi ne özlemesinden bahsediyorsun! Ben hayatımda ikinci kez bugün görüyorum seni!" avazım çıktığı kadar bağırmaya başladım. O da hızla ayağa kalkıp kolumu sertçe kavradı ve sıkmaya başladı. Canımın acısıyla kısık sesle inlerken yüzünün aldığı ifade beni korkutmaya başlamıştı. 

"Sevgilim sen hangi ikinci kez görmekten bahsediyorsun anlamıyorum.Farkındaysan sakin olmaya çalışıyorum ama sen beni ikinci kez falan görmüyorsun." cümlesiyle kolumdaki eli biraz daha gevşemeye başladı.Kolumdaki baskısı azalırken ben nasıl bir psikopatla baş başa olduğumu düşünüp kasılmaya başlıyordum.Kaşlarımı çatıp cevap verdim.

Erotomani [ASKIDA]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin