Ali
Uzaklara dalmış denizi izlerken bir telefon konuşmasına istemeden de olsa kulak misafiri oldum
"O sahneye çıkıp hayatımın dansını yapıcam! Görücekler! Bir gün dedi ya bir gün bile dayanamazsın dedi!
OOOOOFFF!!!!! "
Bu ne sinir böyle hem telefonunu attı hem ayakkabısını düşürdü farketmeden gidiyor.
"Ayakkabını düşürdün! HEY!!! Buna ihtiyacın olacak!!"
Hemen taksiye atlayıp peşinden gittim ama tahmin edin ne oldu! Okula alınmadım.
"Beyefendi giriş kartınız yoksa giremezsiniz"
"Ama kız arkadaşımın ayakkabısı bende kaldı ve girmem lazım"
"Tamam siz adını söyleyin biz götürürüz"
"Adı mı? Iııı şey..."
Geçişin üstünden atlayıp koşmaya başladım
"Heeeyyyy!!"
E bu kız ayakkabısız dans ediyor!
Boşuna mı getirdim yani? Bi saniye.. Bu kız harika....
"WOW!! It's fantastic"
"Ah! Thanks. But it's my last dance.."
"İşte buradasın şimdi yakaladım seni!"
"Hey hey bi saniye!"
"Aa ben seni yabancı kurdan sanmıştım!"
------------------------
"Off!"
"Hey ne oldu?!"
"Taksi yok!"
"Sıkıntı etme yeni bir taksi çağırırız."
"Evet ben de başka bi taksi bulamam diye dört dönüyorum burada!"
"?"
"Ya param yok diye gemici belgemi bırakmıştım o olmadan bırak gemiye, limana bile almazlar!"
FLASHBACK
"24 lira abicim"
10 dolar verdim
" üstü kalsın acelem var."
"Dur dur! Ne yapayım ben bunu?! Türk lirası yok mu?"
"Olsaydı verirdim. Ayrıca git bozdur ne bileyim!"
"Olmaz valla gel bozdurup gelelim"
"Off! Al şu belgeyi. Bekle beni burada gelince bozdururuz."
FLASHBACK SON
"Şu güvenlik kameralarından bakalım o zaman."
"Tamam"
Kayıtları izledik
"İşte bu taksi!"
"Tut plakayı aklında polisi arayalım!"
------------
"Adın neydi?"
"Ali Smith."
"Ali Simit. Ali Simit mi? Şey numaranı söyler misin?"
"Hattım yabancı"
"Doğru. Benimkini söyleyeyim."
"Denize attın."
"Şey siz bir gelişme olursa burayı arayın lütfen"
--------
"Tamam, çıkıp bulalım o zaman o taksiyi!"
"Bulalım derken? Sen neden geliyorsun?"
" Benim yüzümden oldu tüm bunlar!"
"Senin yüzünden falan olmadı."
"Hadi ama! Benim sakarlığım olmayıp ayakkabımı düşürmeseydim olmazdı tüm bunlar."
"Amma da inatçı çıktın sen de!"
"Huyum kurusun! Şu taksiye binelim gidip bulalım şu belgeyi!"
"E hadi o zaman."
Derin
"Limana en yakın taksi durağına gidelim"
"Aa şey karaköy'e gidiyoruz"
"Karaköy mü? Neden oraya gidiyoruz?"
"Annem orada da, yanına gideceğimi söylemiştim."
"Karaköyde nereye?"
"Ben pek bilmiyorum da buraları. Şu kağıttaki adres"
"Karaköy'de mi yaşıyorsunuz?"
"Dediğim gibi gemilerdeyim..
İlk defa geliyorum İstanbul'a."
"Doğru ya, nerede doğdun peki?"
"Iı şey İstanbul"
"Ne? Nasıl yani?"
Diye sorduğumda tam cevap gelecekken canım taksici en güzel yerinde şu sözüyle bölümü bitirdi:
"Geldik abicim"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bu Şehir Arkandan Gelecek ALİ&DERİN
ChickLitBirbirine çok yakın ama bir yandan da o kadar uzak olan iki kişiyi bir araya ne getirebilir ki? Bir metro? Bir durak? Bir kafe? Hayır, hiçbiri değil. Derin ve Ali'nin bu heyecan dolu bir o kadar da romantik hikayesine eşlik etmeye ne dersin? Hadi o...
