3.BÖLÜM

46 8 2
                                    

(Multi: Adeline)
Lucas gözünü kamaştıran güneş ışıklarıyla uyandı. Onlar için yepyeni bir gün başlıyordu. "Adel haydi kalkalım kahvaltıya 15 dakika kalmış." Adeline de gerindikten sonra yatağın üzerinde bağdaş kuararak kollarını karnında birleştirirdi. "Of gerçekten çok acıkmışım Luc. Ben banyoda üzerimi değiştireceğim sen de o sırada hazırlan da bir an önce kahvaltıya inelim." dedi. Sonra üzerlerine giyecek hiçbir şey olmadığını fark edip alnına bir şaplak attı. Gecelikleriyle alışverişe gitme düşüncesi her ne kadar saçma gelse de mecburlardı. Luc "İyi de..." dedikten sonra "Of tamam lanet olsun ki geceliklerimizle alışverişe çıkmamız gerekecek. Kaçarken bu işin bu kadar zor olacağını hiç düşünmemiştim. Ama önce odaya güzel bir kahvaltı sipariş edelim." dedi Adeline. Saçının topuzunu açtıktan sonra komidinde duran bembeyaz otel telefonundan oda servisini tuşladı. Çok geçmeden kapı çalınmıştı. Lucas kırmızı renkli altından olan kapı kolunu çevirdi ve kapıyı yavaşça araladı. Karşısında otel görevlisini görünce derin bir "oh" çekti. Görevli içeri girerek elindeki tekerlekli servis masasını bıraktı ve "Afiyet olsun" diyerek odadan ayrıldı.Adeline kendi üstündeki pijamalara baktı ve Lucas'a doğru döndü, üzerindeki pijamaları göstererek "Artık bunlardan kurtulmamız gerekiyor." dedi. Lucas kafasıyla onaylayarak kahvaltılıklara doğru ilerledi. İkisi de çok acıkmışlardı, Adeline kahvaltı masasını silip süpürürken lucas İngiliz kraliyet ailesinin prensi edasıyla kahvaltısını yapıyordu. Kahavlatı bittikten sonra Adeline yatağı topladı ve Lucas'a dönerek "Hadi çok geç kalmadan gidelim." dedi. İki arkadaş ayakkabılarını giyerek odalarından dışarı çıktılar. İnsanların tuhaf bakışları eşliğinde asansöre bindiler. Asansörden çıktıktan sonra lobiden geçerek dışarı çıktılar. Şehrin mahr-u hâbâse olan bu bölgesinde pek de alışveriş merkezi bulunmuyordu. Yoldakilere sorduktan sonra 500 m ilerdeki küçük alışveriş merkezine doğru ilerlediler. Birkaç yer gezdikten sonra Lucas beyaz ama üstünde gökkuşağı baskılı bir t-shirt, siyah bir kapri aldı ayrıca siyah beyaz takım elbise aldı. Adeline ise kırmızı bir tunik ve spor bir kombin almıştı. Satıcılar üzerlerindeki geceliklere bakıp kıkırdıyorlardı. Bu her ne kadar sinir bozucu olsa da mecburen katlandılar. "Üzerimizdeki geceliklere tuhaf tuhaf bakan insanlar hariç harika bir alışverişti Luc. Öyle değil mi? Bu arada her yerde aranıyoruz ama para çekmeyi bir deneyelim derim ben. Belki banka hesabını kapatmamışlardır." Bu sözün ardından ATMye gidip para çekebileceklerini her ne kadar düşünmeseler de denediler. Ve sonuç bekledikleri gibiydi. Suratları asık bir şekilde yürümeye devam ettiler.
Hava kararmaya, Las Vegasın o muazzam gece görüntüsü ufaktan çıkmaya başlamıştı. Otele geldiklerinde elinde tanıtım kartları bulunan bir kadından kart aldılar. Okuduklarında otelde bir tiyatro gösterisi olacağını anladılar. Biraz kafa dağıtmak onların da hakkıydı değil mi? Yarım saat sonra Adeline kırmızı elbisesini ve beyaz topuklu ayakkabısını giydi. Lucas da takım elbisesini ve ayakkabılarını giydi. İkisi de çok şık görünüyorlardı. Dolarlarla dolu olan çantayı yatağın altına koyarak aşağı lobiye indiler. Tiyatro salonu biraz kalabalıktı ve tiyatro çoktan başlamıştı. Yan yana iki boş sandalye gördüklerinde oraya doğru ilerlediler, tam oturacaklardı ki Adeline tiyatro oyuncularından birisi ile göz göze geldi. Bir tuhaflık sezmişti. Tiyatro oyununun arkasından çalan fon müziği hafifçe değişti. Tiyatro başrolü elini cebibe attı ve aniden cebinden silahı çıkartarak Lucasa doğrulttu ve ateş etti. Lucas son anda farkederek aşağı doğru eğildi. Hemen lobiden dışarı doğru açılan kapıya yöneldiler ama kapı çoktan kapanmıştı ve açmak için birkaç kişi uğraşıyordu, sahnedeki adamlar sahneden inerek ikiliye doğru koştular. Lucas ve Adeline hemen asansörün olduğu tarafa yöneldiler. Amaçları birinci kata çıkıp aşağı atlayarak kaçmaktı. Polis olduğunu düşündündükleri kişiler onlara doğru yaklaşıyorlardı. Adeline ani bir hareket ile Lucasın yakasından tutarak sol tarafa döndü. Karşılarında küçük bir servis asansörü bulunuyordu. Can havli ile birden asansöre yüklendiler ve asansör ağırlıklarını tartamayarak düşmeye başladı.

Otelin altındaki lağamda yaklaşık 15 dakikadır duruyorlardı. Lucas "sence bizi bulmuşlar mıdır?" dedi. "Sanmıyorum şimdi bizi Las Vegasın caddelerindeki lağam kapaklarının altında arıyorlardır." dedi Adeline ve yürümeye başladı. Lucas Adeline'i takip etti ve ilk çıkışa yöneldiler. "Eğer bizi burada bulduysalar işimiz zor. Hemen otelden çantayı ve kıyafetlerimizi alarak çıkmalıyız." dedi Adel. Lucas bu cümlenin karşısında sadece kafasını sallayarak onay vermekle yetindi. Otele geldiklerinde hâlâ etrafın karışık olduğunu farkettiler ve merdivenleri kullanarak odalarına çıktılar. Adeline toplanmış yatağın altındaki çantayı aldı ve kıyafetleri toparlayan Lucas'ı beklemeye başladı. Birden kapı çaldı. İkisi de panikle birbirlerine baktı. Oyun bitmiş miydi?

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 02, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Vegas: Polisten SonraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin