Bu sözler nefsime bir itab için yazılmıştır. Kim isterse beraber dinlesin.
Bismihi Subhane
Gözünü kapamanla güneş sönmüyor
Aç gözünü bak etrafına ölüm ölmüyor
Her gün iki yüz elli bin insanın
Ölüm haktır deyip gidişini nasıl görmüyon?
Ebedi burada kalacak gibi nazlanma da
Fazladan bir ömrün yok zaten
Kabir kapısına depar atıyon tam gaz ama
Sen mutluyken kalbinde matem
Seni gaflete sokan aşk-ı mecazi hangisi?
Para mı haram, mı makam mı, hepsi mi?
İnsan beyni, basit bir cama
Elmas fiyatı mı verir?
Sen, ileriyi göremediğin için de ben
Zehirli bir balın lezzetinden
Sonundaki acıyı çekmeden
Kendime ne zaman gelebilirim ha?
İleriye gidebilir isen idrak ile git bak
60 yaşında gözlerin ile gel
Bugünkü haline bak ve de kalk
Kendini imanla düzelt
Gençlik hiç şüphe yok ki gidecek. Yaz güze ve kışa yer vermesi ve gündüz akşama ve geceye değişmesi kat'iyyetinde, gençlik dahi ihtiyarlığa ve ölüme değişecek. (Risale-i Nur)
Bastığın toprağa bi bak, ölü ve soğuk
Karın altında gömülü, renk ve su yok
Bahar gelince bu toprak mezarından
Üç yüz bin nebatat diriliyor
Bunu yapan ölü toprak olamaz,
Bir kitap katipsiz, harf yazansız,
Sanatkar olmadan sanat olamaz.
Nasıl olur da koca evren Yaratansız?
Kaldır başını, düzene bi bak.
Gezegenleri sıra sıra dizene bi bak.
Dizdiği gibi sonunda toplayacak.
O gün güneş batıdan ters doğacak.
Ve de bum, koptu kıyamet.
Kabrin taş, toprakta emanet.
Yanında bir defter-i amal
Ama sayfalarca günahtan ibaret.
O yüzden, ya aklını çıkar at kurtul
Hayvan gibi yaşa ya da daha beter ol.
Ya da al aklını başına ve git bul
Kuranı dinle, bak ne diyor.
"Ben cinleri ve insanları beni tanıyıp ibadet etsinler diye yarattım."
