KURTULUŞ •2•

5 2 0
                                    

🌼selam! Sadece 10 oy istedim ama 2 oy geldi. Kitap daha yeni olduğu için sınırlamayı es geçtim ve yeni bölüm yazmaya başladım.

🌼Oy ve yorumlarınızı esirgemeyin. Oylar be yorumlar gelince daha da mutlu oluyorum😊

🌼Keyifli okumalar papatyalar...

KURTULUŞ •2•

Çizdiğim resimlerimi dosyama koydum ve çantama dosyayı attım. Dizimin kısa lacivert-beyaz şortumu,beyaz yakası lacivert gömleğimi  giydim. Altına lacivert topuklu ayakkabıları aldım ve abimin yanına  ilerledim. Ceketini giyiyordu. Öykü de aynanın önünde saçlarını düzeltiyordu. Nadide Sultan'ı öptük ve dışarı çıktık. Öykü gelen servise baktı ve bizi öpüp sevisine ilerledi. Bizde gelen taksiye bindik.

Abime döndüm

"Abi şirkete gidene kadar şirketle ilgili bilgi ver bari. Salak gibi bakmayım etrafa"

"Canım sen zaten salaksın. Bunu uzaktan herkes görür.

Elimdeki çantayı kafasına vurdum. Güldü.

"Şirket İtalya Amerika ve Türkiye'nin en büyük şirketi. Patronlarımız 2 tane biri çok sert bir kişiliğe sahipken diğeri onun zıttı.  Çok sevimli ve tatlı. İkisi de kardeş. Sert olanın adı Kıvanç. Tatlı olanın adıysa Selim. Şirket moda üzerine. Kadın elbiseleri,etek, pantolon üretimi üzerine. Ayakkabı çizimleri hariç herşeyi üretiyoruz. Kıvanç bey şirketin tasarımla ilgilenir çizimler ondan sorulur. Satışa sunmak üretimin konturolü toplantı ayarlamaları Selim Bey'e ait. Ailelerini hiç görmedik. Anneleri ve babaları tırafik kazasında ölmüş diyorlar. Ama doğrumu bilmiyorum. Dedeleri çok ünlü belki duymuşsundur Aral Kurt"

Şaşkınlıkla baktım

"A-Aral kurt mu! Hani şu Fransa'nın her sokağında adı duyulan ünlü modacı Aral Kurt!"

"Evet Dedeleri çok ünlü bi iş adamı. Ama bizim patronlar dedelerinden hiç yardım almamışlar. Kendileri okumuş kazanmışlar.  Hep kendi ayakları üzerinde durdular. Selim bey le dedesinin arası iyi ama kıvanç bey için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Bir söylentiye göre  patronların babannesi öldürülmüş ve öldüren kişi Aral bey miş. Bu yüzden Fransada 20 yıl kalmış en sonunda dönmüş. Selim beye ne zaman sorsak hep kızdı ve yalanladı. Eğer öyle birşey olsa Selim bey de konuşmazdı ki"

Hayretle ona bakıyordum. Koskoca Aral Kurt karısını öldürecek kadar fıttırmamıştır.

"Bir de düşman şirket var. O şirketin adı ROSTA bizden sonra gelen en iyi şirket ama onlarda yalan hile dolandırıcılık varken bize dürüstlük adalet var. O yüzden hep bir adım öndeyiz. "

Dedi ve önüne döndü. Evet yalanla ve hileyle hiçbir iş doğru gitmezdi. Anlatmaya devam etti

"Kıvanç Bey ROSTA'nın sahibiyle konuşulmasından hiç hoşlanmaz. Çok adaletli ve işine sadıktır"

O sırada araba durdu. Abim taksiciye  parasını verdi ve indik. Ben şirketin önüne geldim ve etrafa bakındım.

Burası bir gökdelendi kafamı kaldırdım. O kadar büyüktü ki binanın çatısını göremiyordum. Nerden baksan 38 kat vardı!

Dönen kapıdan içeri girdik. Üzerimizi aletlerle konturol ettiler. X-ray cihazından da geçtikten sonra asansör e bindik. Orada bilmem kaça kadar tuş vardı Allahım allahım. Asansör korkum vardı inşallah yukarı çıkana kadar asansör durmaz. Abim 33 yazan tuşa bastı ve kapı kapandı. Ben sırtımı arkama yasladım. Abim beni kendine çekti. Korkuyla ona baktım.

"Kapı çift taraflı! Ordan açılacak gerizekalı. Uçacan koridora doğru. Hadi bilmiyorsun tabelalardan bak bari!"

Ona göz devirip kolumu elinden kurtardım. Acılan kapıdan çıktık. Geniş kısa bir koridor vardı. Duvar kum beji rengindeydi. Abimle ilerledik. Kocaman bir alan ve bir sürü masalar çıktı karşıma. Herkes çok odaklı bir şekilde çalışıyordu. Kimisi dosyalara bakıyordu. Kimi birine dosya götürüyo Kimi dağılan dosyaları topluyordu. Gürültü sesleri, telefon çalma sesleri, topuklu ayakkabı sesleri...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 04, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KURTULUŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin