A Teenage Girl's Diary

402 5 1
                                    

Evet! Nereden başlayacağımı bilmiyorum. Ya da nasıl başlayacağımı... En iyisi o günden başlamak...

O gün normal bir gün gibi başladı. Ranzanın altında yatarken kalktığımda kafamı yukarıya vurdum. Tabi ablam direkt uyandı. Kahvaltımı yapıp hazırlandıktan sonra okula gittim. Tovy ile karşılaştım. Tabi o yakışıklı tanrı bana bakmadı bile... O kaslı vücuduna mavi gözlerine siyah saçlarına ve muhteşem giyim tarzına hayranım. Ona aşığım ama onun gibi popüler çocuk bana asla bakmaz.

Tam o sırada biri omzuma dokundu. Tabi ki Micheal idi En yakın sarışın arkadaşım. Onun benimle takılması tuhaf çünkü o Toby ile arkadaş ve aynı grupta çalıyorlar. Grubun adı One Direction. İsmi Toby bulmuş. Muhteşem dimi!

Micheal'ın hala nasıl kimseyle çıkmadığını anlamıyorum. Sonuçta o muhteşem buz mavisi gözleri uzun sarı saçları ile birleşince okuldaki yakışıklıların içinde yer alıyor.

-Hey yine dalıp gittin!

-Naber Mick?

-İyidir J, "Bugünkü seçmelere katıl" dicem ama katılmayacaksın.

-Bildin 500 puan!

"Zıırrrrnnn"Zil çaldı ve benim dersim Bayan Iron ile matematik idi. Aynı adı gibi çok sert kuralları olan, hataya izin vermeyen bu kadın; kısa siyah saçları ve mavi gözleri olan en düşük dersimin öğretmenidir. İlk defa dersi muhteşem oldu. Hiç anlaşılmayan sesinden iki üç cümleyi duydum

-Evet çocuklar, sınıfımıza yeni biri geldi: Jake Sonny. New York'tan buraya geldi...

Devamını duymadım. Jake'e bakıyordum. Siyah saçlı ve saçları dikik, saçının ucu sarı olan bu çocuğun kaslı vücudunu o kömür gibi siyah gözleriyle bütünleştiğinde adeta beni yakıyordu.

-Bayan Smith, eğer izin verirseniz Bay Sonny yanınıza geçecek.

"Ah, tabiki bu yakışıklı tanrı üstü varlık yanımda oturabilir." demek yerine kendimi tutup

-Tabi ki de Bayan Iron.

Ynıma oturdu.

-Merhaba ben Jake.

-Ben de Jane.

-Adın güzelmiş.

-Seninki de güzel

-Nesi güzel ya, kız adı gibi: Jake Sonny.

-Galiba birileri soyadıyla sıkıntı çekiyor.

-Evet öyle.

Evet, bu tarihe geçmeli. İlk defa bir yakışıklı tanrı benimle konuştu.

Öğretmen tahtaya denklem yazdı Bu ne ya? Acaba kendisi çözebilir mi?

-1.83.

-Ne?

-Cevap Jane, 1.83.

-Ya doğru değilse?

-Bundan eminim.

-Bay Sonny, demek konuşuyorsun. Bir de çözme işinde görelim sizi.

-Tabiki de Bayan Iron. Fakat bana Jake deseniz?

-Ne yazık ki hayır, Bay Sonny.

Tahtada işlemi yaptı ve

-Aferin Bay Sonny. Doğru cevap.

Herkesin ağzı açıkken Jake yanıma geldi.

-Söylemiştim

-Neyi Bay Sonny?

-Şunu; soyadımdan nefret ederim ve asla yanılmam.

-Bence benimle daha fazla konuşma. Popüler olma şansını yakmanı istemem.

-Nedenmiş o?

-Bak, şu okulda popülerlik için 4 kural vardır; basketbol, müzik, özgüven ve Asla Ezik Arkadaşın Olmasın. Ben de ezik sayılırım.

-Ne yazık bana! Sanki umrumda. Hem bak basketbol benim işim.

-Tek kural yetmez.

"Zırrrnnn" Mick'i aramaya başladım ki o sırada omzuma biri dokundu.

-Mick, ben de seni arıyordum, dedim ama Mick değildi.

A Teenage Girl's DiaryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin