Ne?

83 5 0
                                    

-Mick, ben de seni arıyordum, dedim ama Mick değildi.

-Ben Jake, Mick değil. Bu kadar unutkan olduğunu bilmiyodum.

-Bir arkadaşım sandım.

-Hey, şurdaki kızlar kim?

Okulun en şapşal kızlarının birleşimi?

-Okulun popüler kızlarındanlar. Esmer olan Maxy, kumral olan Ronny, sarışın ise Tracey. Grubun başını Tracey çeker.

-Sarışın güzelmiş.

-Ama sevgilisi de Toby

-Toby?

-Okulun popüler çocuğu! Onun gibi olmak zordur.

Mick yanımıza geldi.

-J, ne oldu biliyor mısun? Biyoloji dersinde kurbağa anatomisini işliyorduk ve Mary'nin kestiği kuyruk Tracey'nin dekoltesinden içeri girdi. Çok komikti.

-E o kadar dekolte giyinirsen olacağı budur.

Mick Jake'i  fark etti.

-Merhaba ben Micheal James Hicks. Sen de...

-Jake Sonny. Buralarda yeniyim.

-Siz nasıl tanıştınız?

-Matematik dersi

-Nereden geldin?

-New York.

-Nerede oturuyorsun?

-Superhigh Street.

-Biz de. Numara kaç?

-30.

-Jane 31 ben de 32. Tesadüfe bak.

"zırrrrnnn" okul bitti Jake, Mick ve ben eve gidiyoruz.

-Sevgilin var mı?

-Ne?

-Sevgilin var mı Jane?

-Yok. Senin?

-Hayır.Sende bişiler varmı James?

-Bir daha bana James deme. Ve şeyy. a.. hayır..

-Mick, seni tanırım. Kim bu şanslı kız?

-Vaayy, birine mi aşıksın?

-Şey,, ııı,,, Toby'nin kardeşi Daphne varya...

-Hani amigo kız kaptanı?

-Evet, o, şey, ya, belki ondan hoşlanıyor olabilirim ama karşılıklı değil. Sen ve Toby gibi.

-Şuraya açıklık getirelim; sen Toby'den hoşlanıyorsun ve Mick de Daphne'den. Her kimse onlar..

-Evet.

-Hayır. Yani Toby'den hoşlanmıyorum.

-Evet, canım, evet evet.

-Tamam diyelim ki Toby'den hoşlanıyorum. Sen de Tracey'den hoşlanıyorsun.

-Hayır

-Evet

-Hayır

-Evet

-Hayır dedim.

-Neyse... Evet ama eve geç kalıyorum

-Çocuklar saat kaç?

-Ne oldu Mick, Daphne mi arayacak yoksa?

-Hayır, Jake, amcam gelecek.

-A Luke amcaya selamlar ve Bay ve Bayan Hicks'e ve Lola'ya da.

-Sen de Bay ve Bayan Smith ve Junniffer'a.

-Benden de selamlar. Her kimseler artık.

-Luke amca Mick'in amcası. Lola kardeşi. Junniffer ise benim ablam.

-Ah, benim kardeşim yok. Bay ve Bayan Sonny ile- annem ve babam- yaşıyorum.

-Neyse görüşürüz.

Böylece eve girdim. Duş alıp yemek yedikten sonra elime Fısıltı'yı alıp yatağıma geçtim. Uyumadan önce Jake'lerin evinden sesler geldi ama kimseyi görmedim. -Bu arada Jane'nin odasında hem Jake'in odasını hem de Mick'in odasını gösteren pencereler var.- Mick'e söylemek için odasına baktım ama o da yoktu. Uluma sesleri gelince meraktan dışarı çıktım. Jake, yerde yatıyordu. Her yeri kandı.

-Jake, iyi misin?

ses yok

-Jake?

Cevap yok.

-Jake?diye bağırdım.

-Jane?sesi çok cılızdı.

-Jake? İyi misin?

-Git Jane.

-Neler oldu burada?

-Jane, sana zarar vermeden git.

-Jake, ne yapabilirsin ki bana?

Yanına gittim ve kafasını kaldırdım. Yüzüne baktığımda dehşete düşmüştüm. Gözleri kırmızı, siyah ve yeşilin tüm tonlarını taşıyordu. Yüzünün her yeri kandı. Ağzı hariç. Ağzındaki tüm kanları silip süpürmüştü. Dişlerini gördüm. Bembeyaz sivri dişlerini.. Bana bakan gözlerini gördüm. Tutkuyla bana bakan gözlerini... Benden bir şey istiyor gibiydi. Gözü bir an olsun boynumdan ayrılmadı...

-Sen, Sen vampirsin...

A Teenage Girl's DiaryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin