Birine ağlamak, birine yanmak varken. Ben iki kişiye birden yanıyorum şimdilerde. Öyle bir araf ki bu; bir yanda elimden kayıp giden tek kelimenin ömrüme ateş gibi düştüğü adam babam, diğer yanda kelimelere sığdıramadığım canımı canımdan alan sen. İki kişi birden yandı ömrümde bugünlerde. Babam öldüğünden beri hergün yeniden yeniden aynı acıyı yaşıyorum. Hiç geçmiyormuş bir kelimenin yangını hergün daha çok körükleniyormuş yokluğunun ateşi. Öğreneli çok olmadı aslında bu kadar az zamanda nasıl yaktınız sol yanımda olan yangını. Gitme baba diye çığlıklarla yolladığım babamı toprağa gömerken, gitme diye çığlıklarla yolladığım seni başkasının kalbine gömdüm. Aynı anda bir kalbin sahibi iki kişiyi yollayacak kadar güçlü değildi ki benim yüreğim. Nasıl yaptın bunu bilmiyorum günlerce aylarca yıllarca nasıl başkasıyla aynı kalpte taşıdın beni. Nasıl sığdırdın küçücük yürek parçasına benim sığdıramadığım kadar yükü? Bakmaya kıyamadığım, sevmeye doyamadığım sen nasıl yaptın bunu bana?
İhanetlere bile göz yumuyormuş insan. Yine beklemek seni kime ihanet ? Kendime yaptığım bu düşkünlük nedir ? Nasıl hala yanıyor canım sana ve hala nasıl kıyamıyorum fotoğraflarına bile bakmaya ?