Multi: Ateş
"Ateş?"
Ben ağzım açık ona bakarken o ise tam tersi sırıtıyordu.
"Noldu meteor mu gördün?" Diye sorunca kahkahayı bastım.
"Asıl meteor az önce buradaydı ne yaptın Cem'e?"
"Ona meteor diyorsan sen aslını görmemişsin diyicem ama tam karşında duruyor." Derken kendini iyice süzdü. Ee artık kasılmama gerek kalmamıştı o zaman. Beyler adam gay çıktı işte!
"Açıp göstericem şimdi ben mi gayim. Senin o pezevenk Cem gay asıl."
Artık sesli düşünmeyi bırakmam gerekiyordu. Ama kasılmam tekrar başlamıştı. Gay değildi.
"Sen Cem'i nereden tanıyorsun peki?" Derken aynı zamanda tek kaşımı kaldırdım. Evet ben bu muhteşem şeyi yapabiliyordum. Allah vergisi olmayabilir hatta bunun için bir hafta ayna karşısında çalışmışta olabilirim ama önemli olan sonuç.
"Sana ne peki?" Derken o da tek kaşını kaldırdı. Tabiki o da bu muhteşem yeteneğe sahipti.
"Cem nerede?" Tabiki de cevap bulamadığım için konuyu değiştirmemiştim. Saçmalamayın çünkü saç malanmaz taranır.
Zeka terk.
Çenesinin ucu ile kaldırımı gösterdi ve bakışlarını oraya doğru çevirdim. Cem yerde yatıyordu ve yüzü kan içineydi.
"Naptın ona!?" Koşmaya başladım ve Cem'in yanına gittim. Kolumla başını kaldırdıktan sonra dizlerimin altına koydum başını.
"Yaşıyor merak etme." Dedikten sonra "şanslı pezevenk." Diye ekledi.
"Neden yaptın bunu cevap ver bana!" Bağırmaya başlamam ile yüzünü buruşturdu ve gözlerini devirdi ardından da beni takmadan arkasını dönüp partiye gitti. Cem'in suratına baktıkça parça parça anılar hatırlamaya başladım.
İstanbula yaşınmamız, Cem ile en son yaptığımız kavga, onun bana söyledikleri, eve taşınmamız derken her şey yerine oturdu.
Her şeyi hatırladım diye sevinmeye kalmadan Cem'in kendine geldiğini fark ettim. "Bana kaza yapmadan önce neler söylediğini hatırlıyorum Cem. Uzun bir süre bana yaklaşmasan çok iyi edersin."
Bu sözlerimi Cem'in algılamasını beklemeden oturduğum yerden kalktım ve hızlı adımlarla parti alanına girdim.Girdiğim an herkesin başı bana döndü. Dersem inanmayın. Sadece Ece bakıyordu. O da garson arıyormuş. Arkamdaki garsonu görünce spastik gibi el sallamaya başladı.
Gece, Ece, Ateş ve Alara aynı masadalardı. Yanlarına gitmem ile Sevdim Seni Bir Kere- Teoman'ın şarkısı çalmaya başladı. Saniyesinde Gece kalkıp Ece'yi dansa kaldırdı.
Ben de Ece'nin kalktığı yere oturdum. Alara beni dürtükleyerek "Cem nerede? O gelmiyor mu?" Diye sordu.
"Gelmiyor." Diye tıslayınca "Peki." Diyerek ellerini havaya kaldırdı. Biraz fazla bağırmıştım sanırım.
(Multideki şarkıyı dinleyin.)
Şarkının bitmesiyle neşelenip ayağa kalkacakken tekrar Ah Bu Ben-Mazhan Alanson şarkısının başlamasıyla oturmak zorunda kaldım. Valla rezillik. Alara ve Ateş ile mal gibi otururken yanımıza bir çocuk yaklaştı ve bana doğru hafifçe eğilerek "Benimle dans eder misin yeni kız?" Diye sordu. Yeni geldiğimi o biliyorsa herkes biliyordu.
Yine zekiyim.
"Yo..." diye başlamışken Alara lafa atlayarak "çok ister." Dedi ve beni çocuğun üzerine doğru ittirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HER ŞEYİ YAK
Teen FictionEce ve Su'nun İstanbul'a taşınmalarıyla Ateş ve Gece ile karşılaşırlar. Bu karşılaşma onlar için önemsiz gözüksede bir kitabı bile doldurabilecek koca bir aşk hikayesi çıkacak. Her kitabın mutlu, mutsuz ve heyecanlı anları olduğu gibi bu gençleri...