Keyifli okumalar
💟Genç adam elinden geldiğince hızlı koşuyordu. Etraf sisli ve karanlıktı bu yüzden önünü görmekte oldukça zorluk çekiyordu.
Neden buradaydı? Ve her şey neden bu kadar ürkütücü görünüyordu bilmiyordu.
Korkuyordu. Yalnızdı...
Uzun bir süre koşmaya devam etti ama sisli yolun sonu hala görünmüyordu. Boşuna koşuyor gibiydi. Gittiği yol hiçbir yere çıkmıyordu.
Pes etmedi... ağrıyan dizlerini biraz daha zorladı ve koşmaya devam etti. Buradan çıkacaktı...
Bir kaç metre daha koştu. Değişen bir şey olmamıştı hala yolun sonu görünmüyordu. Sanki o koştukça yol daha da uzuyordu.
Pes etti...nefes nefese durduğu anda yere eğildi ve ellerini diz kapaklarının üzerine yaslayarak kesik nefesler aldı. Ciğerleri patlayacak gibiydi. Kendini o kadar çok zorlamıştı ki düşüp bayılacakmış gibi hissediyordu.
Terden anlına yapışmış kahküllerini geriye doğru attı ve derin nefesler almaya devam etti.
Bu kesinlikle garipti. Zaten jeon jungkook'un son zamanlarda yaşadığı her şey garipti. Bu olanlara bir türlü anlam veremiyordu.
Burası neresiydi? Ömrünün sonuna kadar bu sisli yerde mi kalacaktı?
"Kurtar beni."
Aniden duyduğu sesle birlikte irkildi. Bu tiz ses tonu ona oldukça tanıdık geliyordu. Jungkook ürkek bir şekilde etrafına bakındı. Fakat hiç kimseyi göremedi.
"Lütfen kurtar beni. Yardımına ihtiyacım var abi."
Tiz Kız sesini yine duyduğunda bu sefer her şey kafasına dank etmişti. Ona tanıdık gelen bu ses kardeşi jiyoon'a aitti.
Dizlerinin ağrısını unutup hızla doğruldu ve yeniden etrafına bakındı.
"Jiyoon."
Sesinin yüksek çıkmasına özen göstererek kardeşine seslendi. Uzun zaman sonra ilk defa onun sesini duymuştu. Gözlerini yumdu ve derin bir nefes aldı. Jiyoon'u özlemişti.
"Buradayım. Kurtar beni."
Biraz ileriden gelen sesle arkasını döndü ve kardeşinin beyaz elbise içinde ki bedeniyle karşılaştı. Jiyoon eskisi gibiydi. Tek fark eskisine göre cildi oldukça solgun görünüyordu.
Jungkook kaşlarını çatıp kardeşine doğru bir adım attı. Söylediklerine bir anlam verememişti.
"Seni kimden kurtaracağım. Neler oluyor jiyoon? Sen öldün. Gerçek değilsin"
Etraf Sisli olsa bile kardeşini rahat bir şekilde görebiliyordu. Şaşkındı ve korkuyordu.
"Öldüm ama beni rahat bırakmıyor. Korkuyorum abi."
Jungkook başını iki yana salladı ve gözlerini yumdu. Gözlerini açtığında jiyoon ondan biraz uzaklaşmıştı.
"Bahsettiğin kişi kim?"
Jiyoon abisinin gözlerinin içine bakmaya devam ederken her seferinde ondan bir adım uzaklaşıyordu. Jungkook kaşlarını çattı. Kardeşinin yanında olmak istiyordu ve bahsettiği kişinin kim olduğunu öğrenmek....
"Bilmiyorum. Beni rahatsız ediyor. Kurtar beni."
Sürekli 'kurtar beni' demesi jungkook'u iyice endişelendirmişti. Yüzünü buruşturup kardeşine doğru baktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝑴𝒆𝒛𝒂𝒓𝒍ı𝒌|𝑱𝒖𝒏𝒈𝒌𝒐𝒐𝒌✔
Fanfiction*Bu hikaye yaşanmış bir olaydan esinlenerek yazılmıştır* Jeon jungkook, bir yıl önce ölen küçük kız kardeşinin mezarını ziyarete gittiğinde mezarlıkta bilinmeyen birinden gelen bir not buldu. Bu notlar aylarca gelmeye devam ettiğinde artık iyice ko...