Uykumdan beni uyandıran saat değildi... Her zaman ki gibi içimdeki boşluktu...
Ne yapacağımı bilmeden öylece oturdum yatağımın üzerinde.İnsanlar çok garip yada ben çok garibim bilmiyorum.
İnsanın sağlıklı olması için sanırım temelinin iyi olması gerekir... Yani çocukluğunun... Bir yol göstericisi.. Elinden tutan bir değerli...
Ah neyse... Ben Aşkın... İkinci adım tabiki... 25 yaşındayım...Hazırlanmam gerek. Gitmem gereken bir işim var tabiki... Kendimden bahsetmem gerekirse deli dolu bir kızım, fazlasıyla duygusal ve zeki. Evet zeki olduğumu düşünüyorum. Bir şirketim var maalesef. Ben 1.75 boyunda yeşil gözlü sarı saçlı bir kızım. Spor yapmak küçüklükten kalan alışkanlığım... Bu kadar yeterli üzerimi giyindim.
(sadece kıyafetler) Evden çıktım ve arabama bindim. Arabamı seviyorum. İnsan kendi çalışarak aldığı her şeyi seviyor. Şirkete girdim ve sekreterim semaya selam verdim. Bugünde her günkü olduğu gibi kahvem masamdaydı. Benim arkamdan sema girdi. Yapılacaklar ı anlattıktan sonra çıktı.
Uzun süre çalıştım yorulmuşum. Sema odama girince fark ettim öğlen olduğunu.
Sema :
- Aşkın hanım ben öğle yemeğine inecektim. Arzu ettiğiniz bir şey var mıydı?
-Teşekkür ederim Sema. Bir şey istemiyorum. Afiyet olsun.
Bende odamdan çıktım. Yemek yemek için arkadaşım Beyza nın kafesine gitmeyi düşündüm. Kafeye geldim içeri girdim.
-Tatlım hoşgeldin.
-Hoşbuldum canım. Bana güzel salatandan ve bir mercimek çorbası getirir misin?
-Tabi tatlım. Geç otur sen.
Masaya geçerken sanki birisi bana bakıyor gibi hissettim. Bir garip oldum. Neyse deyip oturdum. Yemeğim geldi ve yedim. Kasaya gittim ve parayı ödedim. Beyzayla öpüştük ayrıldık. Kafeden çıkıp arabama bindim ve şirkete yol aldım. Şirkete geldim ve yukarıya odama çıkarken Sema ya gördüm.
-Efendim sizin toplantınız vardı. Size mail atmıştım.
-Kiminle sema? Görmedim ben. Neyse tamam kaçta bu toplantı?
- saat 2 de efendim. EYFA şirketle. Bilgileri ben size hemen göndereyim.
-tamam sema çıktım ben.
Arabaya atladım ve leptobuma baktım hemen. Tanıdığım bir şirket değildi. İşimizse elbise tasarımına girmek. Neyse gerekli yardımı müdür yapar diye düşünerek arabayı sürdüm.
Şirketin önünde durdum ve arabadan indim. Wow tasarımı çok hoştu. Valeye anahtarı verip şirkete girdim. Danışmaya
-merhaba ben Aşkın SOYLUHAN. Toplantı için gelmiştim.
- Hoşgeldiniz efendim. 20.kat a çıkarsanız arkadaşlarımız size yardımcı olacaklar.
Başımla onaylayıp asansöre bindim ve katı tuşladım.
Şirketin manzarası güzeldi. İzlerken asansör durdu ve indim. Görevliyle konuştum ve arkasından yürümeye başladım toplantı salonuna doğru.
-Buyrun efendim burası
-Teşekkürler.
İçeriye girdiğimde herkez masadaydı. Müdürün yanına oturarak geç kaldığım için özür diledim.
-Sorun değil Aşkın hanım fakat tekrarlanmasın.
Sesin geldiği kişiye baktığımda ilk gördüğüm ela gözlerdi. Yüzü gerçekten güzeldi sesi gibi. Ama konu bu değildi tabiki
-Toplantıdan son dakika haberim oldu. Kasıtlı olarak bu şekilde bir hareketi asla yapmadım, yapmamda beyefendi.
-Peki Aşkın hanım. Sesinizi yükseltmezseniz seviniriz. Şimdi gelelim toplantıya ben anlaşma imzalayacağım şirketle ilgili her şeyi bilmek isterim. Patronundan çalışanına kadar çünkü kimlerle çalıştığım benim için önemlidir. Beni tanımayan olabilir olasılığı ile ben EYFA şirketinin sahibi Emre SOYKAN.
Toplantı bitmişti ve imza için 2 gün sonra şirkete geleceklerdi. Asansöre doğru ilerledim, içeriye girdim. Benim ardımdan birisi daha bindi ama pek umrumda olmadı. Kapılar kapandı. Ben yine manzarayı izlerken birden
-Toplantıda neden o kadar sert çıktınız?
Bu Emre beydi.
-Sert çıktığımı düşünmüyorum. Size öyle gelmiştir.
-Peki Aşkın hanım.
Sesi çok güzeldi, gözleride ve kendiside... Bunlar nereden çıkıyor Aşkın sen kendi başına ayakları üstünde duran bir bayansın. Saçma düşüncelerden uzak dur. Asansör durdu içeriye bir bayan girdi. Yalnız bu kıyafet iş yeri kurallarına uygun değildi ki. Kendini göstermek amacı olduğu belliydi.
Emre beye işveli gülücükler... Vay be ne güzel dünya... Amannn banane sanki...
Bi an önce insem artık. Şükür. Şirketten çıktım ve arabama atlayıp eve sürdüm.. Yorucu bir gündü. Eve geçtim üzerime şort atlet girdim. Televizyon izliyordum.(kıyafetler sadece)
Zil çaldı. Kalktım kapıyı açtım ve karşımda en son onu görmeyi bile beklemiyordum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir tutam sadakat
Ficțiune adolescențiKendi geçmişini düşünürken kızımız, izlendiğinden habersizdi... Denizin sesi onu rahatlatırdı ama bu sefer kendini daha da kötü hissetti... Geçmişin ve geleceğin ağırlığı arasında bir arafta kaldı..