ACIMASIZ AŞIK-BamBam

three||mutsuz sonsuz

Işık yanıp sönerken karşıdaki yazılı duvara baka kaldım.

"AZ KALDI MELEĞİM."

Ağlamam şiddetlenirken kapı aniden açıldı.

"Yardım edin lütfen yardım edin."

"Etraf çok karanlık lütfen 1-2-3 diyin ki sizi bulabiliyim."

Seslice saydım" 1-2-3"

Birden kollarımda büyük eller hissettim.

"İyi misiniz?"

Karanlıkta bile gözleri parlıyordu.

"Burdan çıkalım lütfen."

Beni kaldırdı.

Camdan sızan güneş yüzüme vurarken rahatlıkla nefes aldım.

Karanlık.. Korkutucuydu.

Bana yardım eden kişiye baktım.
Siyah saçları ,samimi duran gözleri.
Terin iliştiği dudaklarımı zorla açtım.
"Ben teşekkür ederim."

"Siz iyisinizdir umarım."

"İyiyim ah tekrar teşekkür ederim."

Adam ayağa kalktı daha önce hiç görmemiştim.
Bu okuldan biri gibi durmuyordu.
Çekinirken sordum. "Şey siz bu okuldan mısınız?" adam gülümsedi gidecekken tekrar yanaştı.
"Ben son kişiyim." anlamayarak baktım, sertçe yutkunarak tekrar dudaklarımı kıpırdattım. "Son kişi mi?"
Adam ifadesizleşti gitgide.

"Sınıfınıza gitmelisiniz bu arada ben Jackson Wang."

Ellerini cebine koydu ve parmaklarının arasına bir dal sıkıştırıp dudaklarına sırıtırken koydu. Kısa süreli son bakışlarıyla bakıp ortalıktan kayboldu.
Kalbim korkuyla çığlık atarken ayağa kalktım.Titreyen bacaklarımı durdurmak istediğim için sertçe basıyordum.

Sınıfıma girdiğimde herkes meraklı gözlerle bana bakıyordu. Yerime baktığımda yugyeom'u görmemiştim
"İyi misin soon pak" hocanın sorusuna verebildiğim tek cevap kafamı olumlu anlamda sallamak oldu.

Yerime oturdum. Ders tüm sıkıcığıyla ilerken kapı açıldı ve sınıfı çığlıklar doldurdu. Herkes bağrıyordu gözlerim büyüdü bağırmaya gücüm kalmamıştı. 7 maskeli siyahlar içerisinde adam ve hepsinin elinde tabanca o an rüya olsun diye Tanrı'ya fısıldıyordum. 7 adam sınıfta dolanıyordu herkes elini teslim olmuş gibi kaldırırken ben birşey yapamıyordum. Öğretmen onlar arkası dönükken telefonuna yöneldi tam içime bir umut dolmuşken. Silah sesiyle öğretmenin kanlar içerisindeki bedeni yere serilmişti.
Başım dönüyordu gözüm dolu etrafa bakıyordum ağlayan gözler , korkuyla yere serilmiş bedenler. Kulağıma işte o an bir ses doldu kalbimi acıttı.
"Öğretmeniniz gibi gebermek istemiyorsanız sussun." bu bu- içimi acıtan sesle bağırdım. "Mark oppa?"
Gözleri beni buldu. Kafama gelen baskıyla yere düştüm ve gözlerim kapanmadan bir ses daha duydum.
"Doğru cevap güzelim bende yugyeom."

✖✖✖✖✖✖✖   ✖✖✖✖✖✖✖  ✖✖✖✖✖

İnanmak sevmenin yarısıdır. Bazen inanmakta zorluk çektiğimiz gerçekler gün yüzüne çıkınca acı çekeriz.Gözlerimin kapalı olduğu her saat acı çekiyordum. Gözlerimi açtığımda ise aptal gibi hissediyordum.
Boş bir odadaydım yıpranmış bir oda.
Hiçbirşey düşünemiyorum yaşadığım son şeyler duyduğum son sesler beynimde yankılanırken kapı gıcırtısıyla doğruldum. Yine o 6 maskeli adamlar. Bu sefer biri eksik gibiydi. Korku dolu sesim odayı doldurdu. "Kimsiniz siz! Ben neden burdayım." 

Maskeler yavaşça çıkınca gördüğüm yüzlerle ağlamam dahada kuvvetlendi ve kalbimin acısıyla kalktığım yere birdaha oturdum.

Mark oppa, Yugyeom, yabancı jaebum , youngjae , jackson , jinyoung oppa.

Tanıdığım insanlar bir araya gelmişti.
Ve ben onlara sığınıp güvenirken onlar beni bu odada tutuyorlardı. Bağırmaya engel olamadım.

"Siz! Siz bunu nasıl yaparsınız ? Mark oppa korktugumda sen korurdun beni, sen yugyeom en çok sana güvenirdim seninle aynı evi paylaştım ben seninle olmayı sevdim, sen jinyoung oppa en çok seninle eğlendim ben , Sen youngjae aşık oldum ben sana adam kalbimi sana verdim ben, sen jaebum kurtardın beni unutma dediğin için hep aklımdaydın! , sen jackson sende kurtardın beni iyi biri olacakmışsın gibiydin."

Hiçbirinim suratında tek bir ifade bile kımıldamazken tekrar eski kapının gıcırtısıyla oraya diktim gözlerimi takım elbiseli biri girdi.
Yüzünü daha önce görmediğim biri.
Korkum iliklerimi kadar ilerlerken.
O da bana doğru ilerledi.

Çenemi eliyle kavrayarak ayağa kaldırdı yüzümü buruşturdu. Nefesi boynuma ve dudağıma değiyordu.
Kalbimdeki korku heycana dönüşmüştü.

"Mutsuz sonsuz seni bekliyor meleğim.."

'Meleğim' diyince aklımdaki şeyler teker teker geldi duvardaki yazı bu adama aitti. Ve bu kirli 6 kişinin sürekli bana söylediği şeyler.
Ben ona aittim istemesemde.