SEHUN OC TEXTING -TİM- ✔

On İkinci Bölüm.

Jongin: 

Sana inanamıyorum, katil olabilirdin. Sevdiğim kadının bir katil oluşunu izlemek sandığımdan daha zormuş. Irene, lütfen ne olursa olsun benimle kalmaya devam et.

Irene: 

Konuştuklarınızı duydum Jongin. O kız sana bağırarak bir şeyler soruyordu, ağlıyordu. Anlattın ona. Beni, Sehun'u her şeyi biliyordu. Eğer onu engellemeseydim seni Sehun'a söyleyecekti. Korktum, gerçekten korktum. Katil olmak istemiyordum, sadece onunla konuşacaktım ama odaya girdiğimde mesaj atıyordu. Emindim, Sehunaydı bunlar. Engellemek istedim, birden bıçağı çıkardım. Korkuyorum Jongin. Lütfen, lütfen ona bir şey olmasın.

Jongin:

 O iyi.

Irene: 

Emin misin?

Jongin:

Bugün gittim yanına. İyiydi. Irene esas sen nasılsın?

Irene:

Sadece seni görmeye ihtiyacım var.

Jongin:

Geleceğim, güzelim.

-

Jenna yatağında yatıyordu. Kendine gelmişti, korkuyordu. Jongin'in böyle bir şey yapmadığını biliyordu. Kim olacağını tahmin edemiyordu bir türlü, yine de bildiklerini Sehun'a söylemeliydi. O sıra da kapı açıldı, Sehun elinde bir çiçekle gelmişti. Manolya.

Sehun'un en sevdiği çiçek diye geçirdi içinden Jenna. En sevdiği çiçeği, bana getiriyor. Beni önemsiyor diye düşündü.

Daha sonra bunu herkese yapabileceğini hatırladı. Oh Sehundu o. Herkesin kahramanı..

Sehun gülümsemişti. Sıcak, kısa bir gülüş. Jenna ne çabuk iyileştiğini düşündü. Sehun'u görünce mi iyileşmişti, çiçekleri görünce mi yoksa bu tapılası gülüşü gördüğünde miydi?

''Daha iyi görünüyorsun, Jenna. ''

Kısa bir susma geçti ikisinden de. Ne konuşacağını bilmiyordu ki Jenna, o  genelde mesajlaşıyordu.

''Teşekkür ederim. Çiçekler için de. Geldiğin için de. Varlığın için de.''

Heyecanla,dura dura gülümseyerek konuşmuştu.

''Bu arada. ''

Sehun söylediğinde hemen önüne çevirdiği bakışlarını yeniden Sehun'un gözlerine çevirdi.

''Sana güveniyorum. ''

Kalbi bir kuş gibi uçacak, utanmasa Sehun'un kollarında ağlayacaktı Jenna.

''Sana her şeyi anlatacağım. En başından. Sen bana Jonginle kal demiştin hatırlıyor musun? Ben de onunla kalmayı tercih ettim. Arkadaş olarak yani. Ama bir yandan da beni kıskanmanı istiyordum, Jonginden hoşlandığımı bu yüzden söyledim sana. Neyse, Irene ve senin olayın çıktığı zaman Jongin bana yardım etmişti. Siz iyi anlaşıyor görünüyordunuz ben sandım ki siz dostsunuz, o yüzden yardım etti. Ama mesajlarda seninle bir hesabını söyledi Sehun. Merak ettim ve onu sorguya çektim. Irene ile birbirlerine aşık olduklarını öğrendim. Aslında o zaman seni değil Irene'i kurtarmış. Seni en başından beri kandırmışlar Oh Sehun. Jongin'in tüm söyledikleri yalandı. O da aşk yasağını biliyormuş. Irene ile bu yüzden açıklamamışlar. O dediğin petrol sahibinin yardımcısı Irene'e aşık olunca ikisi de korkmuş ve Jongin bu planı uygulamış. Böylece kendisi zarar görmeyecekti, açığa çıkınca seni ön plana atıp kurtulacaklardı, Irene de Sehun beni zorladı diyerek temize çıkacaktı. Sana söyleyecektim o gün, yemin ederim. Odama biri geldi. Jongin olmadığına  eminim ama bıçaklandım. ''

''Sen Irene ile kaçmak istediğin için ve ona kör kütük aşık olduğun için Jongin senden nefret ediyordu. Senden intikam almak istedi, seni başka zamanda gafil avlayacaklardı. ''

Sehun parmaklarıyla alnını ovalamıştı. Jenna kendisine inanmayacağını biliyordu. Yine de şansını denemek istedi.

''Sana inanıyorum Jenna. Sadece, bunları hazmetmek için biraz zamana ihtiyacım var. ''

Ve Jenna, Sehunla 4 ay boyunca bir daha hiç konuşamadı.

Irene ve Jongin olayını Jongin itiraf etmişti. Jongin sürgünle cezalandırılmış Irene tüm mesleki haklarını kaybedip geri gönderilmişti. Irene gitmeden Jennayı bıçaklayanın kendisi olduğunu itiraf etmişti. Jenna'dan özür dilemişti, herkesin karşısında. Takımdakiler hem üzülmüş hem de aralarında bir hain olmadığını düşünerek rahatlamışlardı, her gün odalarında bıçaklanacağım korkusuyla yaşamak hoş değildi.

Sehun iyi değildi. Jenna onu bir kaç kere ağlarken görmüştü. Duvarın dibine çöküyor, bazen sessizce ağlıyordu bazen ise hıçkırarak. Jenna ne zaman onun yanına gitmek istese geri dönerken buluyordu kendini.

Sehun'a zaman vermeye karar verdi. Sehun, bir kez daha hayatın kötü tarafını görmüştü. Ama daha kötü olan ise yeni yaşayacaklarıydı.