Arkamı döndüğümde birden şaşırdım çünkü Luhan'dı elini omzuma koyan kişi. Onu gerçekten çok seviyordum. Hemde hiç olmadığı kadar. Daha önce küçükken ya da saçmalık olarak bazı kişilerle çıkmış olabilirdim ama hiç biri Luhan gibi olmadı. Luhan çok tatlı birisiydi. Ben otomatta su ararken oda beni sessizce beni izlemiş ve sonra yanıma gelmeye karar vermiş. Bizim grup en son şarkı sözü yazıyordu. Bende birazcık çok azcık Muslüm baba'ya özenmiş olabilirim. Birden efkarlandım ve Tansu'yu aradım belki onlarda şalgam vardır diye ama ne yazık ki yoktu. Bende binadan çıkıp bina'nın karşındaki markete gidip şalgam suyu aradım. Çok efkarlanınca işte. Son bir tane şalgam suyu vardı dolapta. Hemen alıp kasaya gitim ve parayı ödedim. Sonra binaya girdim ve dışarıdaki masalardan birine oturdum. Ben otomattan su aldıktan sonra Luhan'a markete bir şey almaya gideceğimi söyledim. Oda kendi pratik odasına gitti. Şimdi kesin ara...
Dediğim gibi lafımı yarida kesip telefonun sesiyle ekrana baktım 💜💜💜( Luhan ama sadece kalpler var ekranda) vardı. Hemen elimdeki şalgamı masanın üstüne bıraktım ve telefonu açtım. "Leyla nerdesin" dedi bende " asağıdaki masalarda oturuyorum " dedim oda telefonu yüzüme kapattı. Beş dakika sonra kapıdan Luhan yanıma koşarak ahh pardon koşmak değildi onun ki bildiğiniz yardıra yardıra geliyordu. Yanıma geldiğinde masaya oturdu ve hemen konuştu. "Aşkım niye geldiğini söylemiyon yarım saattir ben seni binanın içinde arıyom gelmişsindir diye herkese sordum." bende cevap olarak" birincisi ben geli daha yarım saat olmadı. İkincisi haber ver demedin üçüncusu boşver yanımdasın o bana yeter beni hiç bırakma olur mu ? " dedim oda karşımda otururken kalktı ve yanıma geldi. Kafamı göğsüne bastırarak " seni asla bırakmayacağım" dedi. Ben elimdeki şalgam souyunu bitirince bana sordu " elindeki şişede ne vardı." dedi bende " şalgam suyu " dedim. O benim nasıl anlatacağımı bildiği için hiç konuşmama izin vermeden kolumdan çekerek asansöre gittik. Luhan asansörün son düğmesine basarak yukarı cıkmamızı sağladı. Ben çatı katına yani son kata gelinceye kadar elimden geldiğince kimse asansörü çağırmasın diye dua ettim ve totem tuttum. Neyse ki kimse asansörü cağırmadı. Biz çatı katına geldiğimizde Luhan kolumdan cekip asansörden çıkmamı sağladı. Bu çocuğu hâlâ anlamadım kolumdan ne istiyordu ki yani elimdende tutabilirdi. Neyse ben dışarıya çıktığımda manzarası çok güzel görünüyordu. " Luhan bence buray daha sık gelmeliyiz manzarası çok güzelmiş " dedim o da bana bakıp hafif bir tebessüm belirtti yüzünde. Ben ondan ayrı duruyordum. Yani ayrı dediğim aramızda bir adım vardı.
Luhan'a yaklaştım beline kollarımı sardım.O da bana sarıldı. Böyle ona sarılarak bir gün beklerdim. Bana doğru yüzünü çevirdi ve ilk önce gözlerime sonrada o neredeyse ihiç görünmeyen dudaklarıma baktı. Sonra birden hızlı bir şekikde dudaklarını dudaklarıma bastırdı. İlk ne yapacağımı bilemedim. Bir dakika bekledikten sonra bende ona karşılık verdim. Hep düşünürdüm bu filmdeki gibi nasıl gözlerini kapatıp öpüşüyorlar. Demek ki oluyormuş. Şu anda olmayan dudaklarım Luhan'nın ağazında yok oldu. Birbirimizden ayrıldığımızda dudağım biraz şişmişti. O kadar da kötü görünmüyordu. Biz biraz daha manzarayı izleyip aşağı inmeyi düşündük. Ben pratik odama giderken Luhan'ı Başkan çağırdı. Beni pratik odasına bırakıp başkanın yanına gitti...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Arkadaşlar yeni bölüm geç geliyor farkındayım ama teog yaklaştıkça elime teknoloji dediğimiz şeylerin hiç biri değmiyor bile bölümleri hafta sonu yazıyorum onlarıda gece saat 03:00 de falan neyse görüşürüz 😘😇😇😇
