Gri'nin 50 Tonu ???

27 0 0
                                    

Kai'nin elinde 20'ye yakın film vardı. Yarısıdan fazlası korku filmiydi. Kai kanlı şeyleri izleyemiyordu. O yüzden korku filmi olanı yatağın üstüne atıyordu. Ortalarda bi film'e denk geldi ve durdu. Film'in içeriğini okudu.

    Hoşuna gitmiş olacak ki gidip televizyonun altındaki oynatıcıyı açıp onun içine koydu. Chan elindeki telefonu bırakıp Kai'nin yanında oturdu. Bende Kai'nin yanında oturdum. Film başlamıştı. İlk başlarda sıkıcı olsada sonra daha eğlenceli olmuştu. ( Gençler filmi anlamak istemiyorum merak ederseniz izleyin ama pekte iyi bir film degil ). Bu filmi daha önce izlediğim için bakma gereksimi duymadım. Kai daha çekiçi duruyordu. Chanyeol  ve Kai'nin ifadelerine bakıyordum.

  Arada bir ağızları ve gözleri aşırı derecede açılıyordu. Bazen önüme döndüğümde Kai eliyle gözlerimi kapatıyordu. Neyse ki film bitmişti. Kai'ye dönerek " Filmi beğendin mi canım ?" dedim oda konuşmak yerine kafasını salladı. Bende " Bu film bu kadar değil 2 tane daha var devamı" dedim. Ve gözler sonuna kadar açıldı. Ve " Birinci film boyleyse iki ve ü nasıldır. Hadi izleyelim ? " dedi. Bende hayır anlaminda kafamı sağa ve sola salladım. Chan film bittikten sonra gidip yatağa kendini bıraktı. Chan kendini uykuya teslim etmişti. Ama benim ne de Kai'nin uykusu vardı. İkimizinde uykusu yoktu.

Kai'ye bi fikir verip galata kulesinin yanına gidebiliriz dedim. Oda onayladı. Ben yarım saat önceden menajer'in yanına gidip izin aldım ve çıktım. Kai iste benden yarım saat sonra çıktı. Onu kapının birazcık ötesinde beklemiştim. Çünkü ben nasıl Kore'yi bilmiyorsam oda Türkiye'yi bilmiyordu. Sonra kolundan tutup kendi tarafıma çektim. İkimizde maskelerimizi takmıstık.Yürüyerek galata kulesinin yanına gidiyorduk. Zaten kaldığımız otel fazla uzak değildi. Yanına vardığımızda fotoğraf çekmiştik. Yüzlerce belki de binlerce...

Saate baktığımda 00.00'dı. Ve telefonu elime aldığımda menajer arıyordu. Hemen geldiğimi ve otele uzak olmadığı söyledim. Kai'ye gideceğimizi söyledim ilk ben girecektim. Yarım saat sonrada o girecekti otele.

Ertesi gün...

Sabah kalktım. Ve elimi yüzümü yıkadıktan sonra balkona çıktım. Kollarımı yukarı kaldırıp, ellerimi yumruk yapıp esnedim. Sonra iceriye geri girdim. Ve diğer yatakta yatan jisooyu kaldırdım. Toplu olan kahvaltıya yarım saat vardı.

Jisoo banyoya girip hazırlanırken bende elime aldığım telefonla Kai'ye mesaj attım. Galiba onlar daha uyanmamıştı. Çünkü ne inteneti açıktı ne de smsime cevap vermişti. Jisoo'nun da isi bitince odadan çıktık. Ve kahvaltı alanına geldik. Çoğu gruptan üyeler gelmişti bi kaç kişi eksikti. Tabii ki içlerinde Kai ve Chanyeol  vardı.

Grupla aramızda konuşuyorduk. Girişten eksik olan kişilerde geldi. Onlarla birlikte kahvaltıda tabii. Kahvaltı yaptıktan sonra otelden ayrılıp havaalanına gittik. Herkes kafasına göre oturduğu için Kai koşa koşa yanıma geldi. Yerleşti ve başını omzuma koydu. Bende elimle yanağını okşayıp saçına küçük bi buse kondurdum. Kafasını kaldırıp bana baktı ve gülümsedi. Karşılık verdim.

Uçaktan indiğimkzde güneş batıyordu yavaş yavaş. Burada 2 hafta kaldıktan sonra Kore'ye geri dönecektik.Herkes valizini alıp odasına yerleşiyordu. Yeri tatil yapmaktan mutlu gibiydi seke seke şarkı söyleye söyleye gidiyordu. Birden arkasını döndü. "Tansu unnie bizi gezdirir misin lütfen lütfen başka Türkiye'ye gelemem " Adeta çocuk gibiydi. Şeker isteyen bi çocuk gibi. Başkan ve menajerler tek tek izin alıp gelmek isteyenlerle gezicektik. Tabi isterlerse kendileride gelirlerdi.

Başkan ve menajerleri hallettikten sonra herkesi bir whatsapp grubuda toplayıp sordum gelmek isteyenler 18.30 da kapı'nın önünde bekleyecekti. Odaya gidip eşyaları yerleştirdikten sonra üstüme rahat ama cool bir şeyler seçip değitirdim. Ve Jisoo'ya dönüp nasıl olduğunu sordum. Beğendim isareti yapıp 'nice' dedi yatağın üzerinde otururken. "Teşekkür ederim Jisoo sen gelmiyor musun ?" deyip ortaya soru atınca " Ne yapsam bilemedim. Sanki biraz yorgun gibiyim ama gelmekte istiyorum. Kararsız kaldım sence ne yapmalıyım ? " dedi.

Aslında yorgunsa yatıp dinlenmeliydi. Sonuçta 2 hafta burdaydık. " Bana kalırsa 2 hafta buradayız zaten yatıp dinlenebilirsin. Ama yinede sen bilirsin." deyip bekledim. Yataktan kalkacak gibi durmuyordu. Kapı'nın yanına gelip  "Ben çıkıyorum dikkat et kaybolma" deyip çıktım.

Kapının önüne geldiğimde herkes beni bekliyordu. Gelenler listesi çıkardım hemen kaybolursak kimin eksik olduğu hızlıca bulalım diye.

Liste
SNSD: Taeyeon,Sunny,Tiffany, Seolhyun ,Yoona
BliNT: Nehir, LG, İnhee, Chu , Haneul, Qra
EXO: Hepsi
SUJU: Kyunkun,Siwon,Eunhyuk,Leeteuk
F(x): Amber,Victoria, Luna
Sugarrzzz: Min Seo, Ji Min , Ha Eun
RV: İrene, Seulgi , Joy, Yeri , Wendy

Bu kadar kişinin listesini çıkardıktan sonra gezilecek yerleri gezdik. İşimiz bittikten sonra sakin bi kafe bulup oturduk. Herkes Menüye bakıp istediği her şeyi aldı. Burası koreye göre ucuz olduğu için neredeyse beğendikleri her şeyi aldılar.

Otele geldiğimizde saat 20.00 idi. Herkes bitkin ve yorgun düşmüştü. Otele geldigimizde herkes kendi odasına çekilmiş ve yatmıştı.

Evet arkadaşlar bu uzun süren bir geri dönüştü. Lise hayatı apayrı bir yer ve sınavlar olsun dersler olsun çoğu şeye vaktim kalmıyor ki telefonum bozuk okumaktan baska bisi yapmıyorum. Ama yazılılara kadar yazmayı devam etmeyi düşünüyorum. Kısa zaman sonra bölüm gelicek. Hep iyi kalın dikkat edin kendinize. Görüşmek dileğiyle

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 19, 2019 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Exo Ve Yeni Kız Grubu Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin