İlk olarak Selim yutkundu. Hala gözünü karşıdan ayırmıyordu. Korkmaya başlıyordum. Gözleri doldu. Hiç sesini yükseltmeden fazla sakin bir ses tonu ile konuşmaya başladı.
Selim: Böyle konular nasıl söylenir bilmiyorum. Yaptığımın yanlış olduğunun farkındayım ama hiç bir şey umrumda değil artık.
Zeynep: Hadi söyle aşkım. Ne oldu?
Selim: Hala bana aşkım diyorsun. Çok saf, temiz bir kalbin var ve ben bu kalbi hiç hak etmedim.
Zeynep: Ne demek hak etmedin Selim? Ne demeye çalışıyorsun?
Selim: Seni aldattım.
<<•>> <<•>> <<•>> <<•>> <<•>> <<•>> <<•>>
Gözlerim dolu bir şekilde zoraki gülümsedim. Ona döndüm.
Zeynep: Ne diyorsun aşkım?
Selim: Duydun işte seni aldatıyorum Zeynep. Her gün senden sonra eve değil de o kızın yanına giderek onunla birlikte oluyorum. Aşkım demeyi de bırak! Kızım sana 'seni aldatıyorum' diyorum hala bana saf saf aşkım diyorsun.
Zeynep: Çünkü dediklerine inanmıyorum. Çünkü sen böyle bir adi değilsin.
Selim: Ben aynen öyle bir adiyim Zeynep. Seni de pis işlerime bulaştırmak istemiyorum. Kendine iyi bak. Ama senden gerçekten hoşlandım ve bence her aşk son bir sarılmayı hak eder. Sarılabilir miyim?
Sustum. Gözünmden düşen damlaları tutamadan sessizce kalktım Selim'in yanından.
<<•>> <<•>> <<•>> <<•>> <<•>> <<•>> <<•>>
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sen 17 yaşımsın
Teen Fiction17 ne güzel bi yaş. Ne 16 kadar çocuksun ne de 18 kadar sorumluluk sahibi.. Sen benim 17 yaşımsın.. Deli çağımsın. İlk şiirim, ilk kavgam, yaşamı ilk fark edişimsin.. Aynaya ilk bakışım, evden ilk kaçışımsın.