'1'

541 30 1
                                    

Bu bölüm kısa oldu ama 2. bölüm daha uzun olacak. Şimdilik karakterleri belirlemedim. Bu yüznden hayalinizdeki. Ya da bana mesaj atarak bir kaç isim önerebilirsiniz.

Yeni çok iyi olan (!) sınıf arkadaşlarımı geride bırakarak bahçeye çıktım. Kapıya geldiğimde Emre gelmişti. Yüzüm asık bir şekilde arabaya bindim. Emre bana baktı ve kaşlarını çattı "Neyin var senin?"

Kafamı iki yana salladım ve gözlerimi ondan kaçırarak yola sabitledim. "Hiçbir şey, dace okulu sevmedim. Ama katlanacağım." 

Başını sallayıp motoru çalıştırdı kısa bir süre sonra her zaman ki kimsenin bilmediği bize özel olan cafeye geldik. Onunla konuşmam gerekiyor bu işe bir çare bulmalıydık. Oturduğumuzda ben kapuçino istedim. Emre de diet kola.  

"Eee ne oldu anlat bakalım? seni tanıyorum?" 

Gözlerimi kapatıp olanları düşündüm sonra o çocuğun gözleri belirdi karşımda her şey bulanıklaşmış sadece onun ela gözleri ve ben kalmıştık. Mükemmel gözleri bana bakıyordu hemde çok acımasız bir şekilde.

"Derin.." birinin adımı seslendiğini duyduğumda gözlerii açtım. Emre karşımda bana soru işaretleriyle bakıyoru. "Okulda bir kızla tartıştım ve sınıftakileri pek sevmedim. Kız fazlasıyla sürtük." 

Emre kıkırdadı "Salak! ben burada dert yanıyorum sen gülüyorsun" dediğimde kahkaha attı "Tatlım, sen istedin. Sana okulunun parasını ben ödeyebilirim dedim. Teklifim hala geçerli" 

Bana bunu teklif etmişti ama kabul etmemiştim. Bunu gözden geçirmeli miydim onu bile bilmezken nasıl bir karar alacaktım? Hayır asla! ben kimseye el açmadım bu zamana kadar. Sıkışıksak sıkışığız  Devlet okulunda okuyan onca insan var. Onlar gibi biriyim zaten. Sadece eski okulumda popülerdim o kadar. 

Derin bir nefes alıp verdim. "Hayır Emre, senden istediğim tek şey beni yalnız bırakmaman." dedim ve yanağından öptüm. "Biliyorsun sen benim olmayan ağebeyim gibisin." 

Gülümsedim ve ellerini tutarak parmak boğumlarını öptüm. Onu o kadar çok seviyordum ki. O benim abim gibi, kardeşim gibiydi. Ah, onunla o kadar şey yaşamıştık ki! 

Emrenin yüzü düştü ve buruk bir gülümseme gönderdi. Ne olmuştu ki şimdi? "Ne oldu Emre?" dediğimde omuz silkti "Yokbir şey canım hadi içte gidelim." diyerek kahvemi gösterdi. Omuz silkip kahvemden son yudumumu aldım. Emreye bir şey olmuştu onu tanıyordum. Canı sıkıldığında genelde böyle yüzü  düşer, dudaklarını ısırırdı. Ah ne söylemiştim de onu incitmiştim acaba?

Bunu ona sormaya çekindiğimden boşverip dşünmek için tozlu bir rafa kaldırdım. Sonunda kahvem bittiğinde Emre kalktı ve beni de elimden tuturak kaldırdı. Ona gülümsedim. Parayı çıkarıp garsonun bize getirdiği kutunun içine koydu.

Arabaya bindiğimizde "Esra şimdiden seninle uğraşmaya başlamış. Babanın işi hakkında okul gazatesine röportaj yapmış. Seni rezil etmiş. O sürtük güya senin en yakın arkadaşındı!" diye homurdandı. "Allah belasını versin. Rezil oldum zateni ama babamın işi yüzünden değil! O sürtüğe güvendiğim için. Kendini ortaya koydu gerizekalı artık kim ona güvenir ki?"

Emre bana buruk bir gülümseme gönderdi "Sen öyle san! Senin yerini aldı Derin hanım."

Bu sözünden sonra bir daha hiç konuşmadım. Emre beni eve bırakıp gitti. Düşünmek için arka kapıdan girdim. Şu an anne ve babama durumumu anlatacak değildim. Zaten canım sıkkındı bir de onlara okulu neden astığımı anlatamayacaktım. Bu yüzden direk odama çıktım.

Üzerimi değiştirip yatağıma girdim. Sonra biraz müzik dinleyip leptopumu açtım. Okul gazatesine girmemek için kendimle savaşsamda bu savaşta yenilen taraf ben oldum. 

Girdiğimde hakkımda o kadar çok şey vardı ki bir yorumu okudum "O beyinsiz ördeği hiç sevmemiştim. Çok iğrenç giyiniyordu! Esra mükemmelsin, onun sıralarını ortaya çıkardığın için."

Bu yorumdan sonra bilgisayarı kapatıp yere koydum. Gözlerim dolmaya başlamıştı. Her şey yalan mıydı? onca arkadaşıklar? hepsi benim yanımda olacaktı hani? hepsi bana söz vermişti. 

Ne olursa olsun birbirimize sahip çıkacaktık, birbirimizi koruyacaktık. Lanet olası pislikler. Bu olay unutulmayacaktı. Canım yanıyordu. 

Sabah olduğunda üzerimi giyinip annemle konuştuktan sonra okula gittim. İlk ders Metematikti. Sınıfa girdiğimde bazı kişiler bana baktı onları umursamadan boş bir sıraya oturdum. Kitaplarımı masaya koyup telefonumu çıkardım. 

Emreye dün için teşekkür ve günaydın mesajı attım. Anında cevap verdi. Biraz onunla mesajlaştıktan sonra telefonu kapatıp cebime koydum. Öğretmen sınıfa gelmişti. Onunla tanıştıktan sonra arkamdaki sıraya baktım. Tam arkamdaydı, orada duruyordu. Rahat bir şekilde sıraya yayılmıştı. Gözlerini bana dikmiş anlamadığım bir şekilde bakıyordu. Hemen önüme döndüm bu sefer dünkü o kızla karşılaştım. Bana nefretle bakıyordu. Ona aldırmayıp tekrardan arkamı döndüm ah lanet olsun yine onunla göz göze geldim. 

Kızardığıma kalıbımı basabilirdim. Dudağımı ısırıp onu düşünmemeye odaklandım ama olmadı. O mükemmel ela gözler tam karşımdaydı. Bu çok fazla garipti.

Bu kalbimdeki heyecan...

Yeni Bir Lise Yeni Bir HayatHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin