Jiyong gördükleri ile dünyanın başına yıkıldığını hissetti. Olanları tam anlamıyla kavrayabildiğinde hemen çocuğa doğru koşmaya başladı. Adam orada ne kadar dikildi bilmiyordu ama çocuğun yanına ulaştığında ambulans gelmişti. Çocuk kanlarla kaplıydı öyle ki nerenin yaralı olduğunu söyleyemiyordu adam. Bu görüntü bayılacak gibi hissetmesine neden oldu.
Jiyong şok yaşarken ambulans hareket etmişti adam çok uzun süre orada dikilmiş olmalıydı. Adam çocuğun o şekilde gitmesine izin veremezdi. Yanında olması gerekiyordu. Ambulansın arkasından koşmaya başladı. Ne kadar hızlı koşarsa koşsun o sirenlere yetişemedi. Adam delirdiğini hissediyordu. Binalar yavaşça yerlerini sonsuz beyazlığa bırakmaya başladı. Jiyong tüm gücünü o kırmızı ışıklara ve kulak tırmalayan siren sesine ulaşmak için kullanıyordu ama yeterli olmadı en sonunda kırmızı ışıklar sonsuz beyazlığa karışırken sesler yavaşça yok oldu. Siyah saçlı çocuk gitmişti. Jiyong delirmenin eşiğindeydi ve birazdan o eşiği aşacak gibi görünüyordu. Yere çöküp kalbinden bir şeyler koparan o çığlığı attı. Kalbinde büyük bir boşluk hissediyordu. Sanki kalbi o kırmızı ışıklar gittiğinde yerinden çıkarılmıştı.
Jiyong birinin kolunu dürttüğünü hissettiğinde etrafında kimse yoktu. Gerçekten deliriyor olmalıydı. Aynı şeyi tekrar hissetti. Biri sanki omzunu delmeye çalışıyordu. Ama etrafında beyazlık dışında bir şe yoktu. Sonsuz başı sonu belli olmayan beyazlık. Adam kolunda daha büyük bir şiddet hissettiğinde beyazlık yavaşça yok olmaya etrafta bulanık renkler oluşmaya başladı. Her şey yerine oturduğunda bir ses duydu.
"Seni gerizekalı uyurken hep çığlık atıp ağlar mısın?" Jiyong kelimeleri anlayamıyordu, şu an hepsi anlamsızdı. Seungri neredeydi? şimdi iyileşmiş miydi? Çocuğu hemen aramalıydı telefonunu cebinden çıkardığında onda numarasının olamadığını fark etti. Lanet olsun.
Seunghyun hala başında söyleniyordu. Jiyong hemen Seungriye ulaşamazsa delirecekti, başında söylenen adamı pek umursamıyordu. Neden daha önce düşünemediği için kendine küfür ederek Youngbaeyi aradı.
"Selam Jiyon-" Jiyongun ne yazık ki adamla muhabbet edemeyecek kadar acelesi vardı. Aklındaki şeyi dile getirdi adam hemen.
"Seungri nerede? Şimdi iyi mi?"
"İyi, dosyaları düzenliyor. Aww Jiyong aşkını mı merak etmiş?"
"Hemen çalışmaya başladı mı?" adamın endişesi biraz azalmıştı ama kaza geçirdikten-ki Jiyong ağır yaralı olduğunu düşünüyordu- hemen sonra nasıl çalışmaya başlamış olabilirdi ki?
"Jiyong çocuğun çalışmasını engelleyecek bir şey yok ki. Dur yoksa siz bir şey mi yaptınız?" Jiyong arkadaşını dövmeyi aklına not etti.
"Bae onun şu anki halinin fotoğrafını atabilir misin?"
"Aww bizim Jiyongumuz aşık mı olmuş?" evet kesinlikle arkadaşının dayağa ihtiyacı vardı.
Fotoğraf lafını duyduktan sonra Seunghyun da söylenmeyi bırakmıştı. Dalga geçmek için sırasını bekliyordu resmen.
"Sadece bana o lanet fotoğrafı at Youngbae!"
"Jiyong birinden mi hoşlanıyorrr. Onu araştırmamı ister misin? Kalbini çaldığına göre hırsız olmalı."
Jiyong bu iğrenç şakaya karşılık kusuyor gibi yaptı. "Siktir git Seunghyun!"
Adam odasına giderken nasıl kendinden büyük birine küfür edebildiği ile ilgili söyleniyordu.
Telefonundan gelen bildirim sesi ile telefonunu açtı adam. Bir bildirimi vardı. Bae mesaj göndermişti. Hiç vakit kaybetmeden resmi incelemeye başladı. Çocuğu sadece arkadan görebilse de siyah saçları çok güzeldi çocuğun. Resmi incelerken boynuna inen şaplakla irkildi. Seunghyun yanından geçiyordu. "İşini bitir! Çabuk!"
Adam güzel güzel saçma ve gereksiz bulduğu dosyaları düzenliyordu ayrıca neredeyse bitirmek üzereydi. Sonunda bu saçmalıktan kurtulup sevdiği işe dönebilecekti. Gayet huzurlu bir şekilde işini yapıyordu ki zil sesi adamı böldü. Küfür ederek kimin aradığına baktı. Sadece 20 dakikadır iş yapıyordu oysa ki Jiyong.
"Youngbae çalışıyorum ve tam da lanet olası şeyi bitirmek üzereydim."
"Oh o zaman Daesungun Seungriyi almaya geldiğini duymana gerek yok iyi çalışmalar"
"Youn-" adam şimdi de yüzüne kapatmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Not First Love\Nyongtory
FanfictionJiyong ilk defa mı aşık oluyordu emin değildi. Peki aynı kişiye tekrar tekrar aşık olursanız ilk aşkınızı aldatmış mı olurdunuz?