Bölüm On: Polis Departmanı

296 25 17
                                    

Dodge Charger, şehrin caddesinde herkesin dikkatini çekecek bir motor gürüldemesiyle ilerliyordu. Parlak siyah boyası güneş ışığını yansıtıp göz alıyor, devasa lastikleri ve kaputtan dışarıya yükselen motoruyla canavar bir araba görüntüsü uyandırıyordu.

Arabanın içinde ise esmer, saçlarını havaya dikmiş ve kıyafetinden asi tipli olduğu belli olan bir genç adam ve o asiliğin tam zıttı olacak bir masumiyetle kutsanmışçasına naif görünen genç bir kadın vardı. İkisi beraber caddenin ilerisine bakıyor ve bir şey konuşmadan, kasetçalardaki şarkıyı dinleyerek yollarına devam ediyorlardı. 

"Bu gün nereye gitmek istersin tatlım," dedi genç adam direksiyonu sola çevirirken. "Sabah kahvaltı da Donut yiyelim mi? İnan bana yemesi çok eğlenceli oluyor," dedi. 

Kadın kafasını birden Jason'a çevirdi, "Ne saçmalıyorsun sen?" dedi kaşlarını çatıp. "Hiç kahvaltıda Donut yenir mi?" diye sordu. 

Jason, gözüni yoldan ayırmadan kafasını salladı. "Onlar da sürekli böyle tartışırdı," dedi derin bakışlar sergileyerek. 

"Kimler böyle tartışırdı?"

"Önemli değil," deyip hızla konuyu değiştirdi Jason. "Madem Donut'a karşısın krep yiyelim o zaman. Olur mu?" dedi yan gözle yanındaki kadına bakıp.

O sırada kadın arka koltuktaki çantasını almış içini karıştırıyordu, "Evet, krep olur. Sonunda mantıklı bir şey söyledin tatlım," dedi çantasının içinde kaybolurken. Arkeologların bile uğraşmadığı bir kazı araştırmasından sonra kadın, çantasının içinden göz kalemi çıkardı ve güneşliği indirerek, güneşlik aynasında makyajını yapmaya başladı.

Genç adam ise kadının makyaj yapıyor olmasına güldü. Sabahleyin evde kahvaltı yapmak Michelle hanımı baydığı için arabayla sabah kahvaltısına çıkmışlardı ve şimdi onun makyaj yapışını izliyordu, sabah kahvaltısı yolunda iken. 

Kadınların bu makyaj tutkusunu asla anlayamayacağını düşündü. Ancak anlayamasa da bu tutku bazen izlemesi eğlenceli olaylara gebe olabiliyordu adam için. 

Mesela zamanında, Cassandra ve Stephanie'nin bir kırmızı ruj için kavga edişini asla unutmuyordu. Cassandra'nın yatak odası yerle bir olmuştu resmen. Tabi kızların kavgası sonrasında sonuç Dick'in uyuyamamasından Ruju parçalaması için köpekleri Ace'e fırlatmasıyla bitmişti. 

Güzel zamanlardı. Jason bütün bu anılardan uzaklaşmak ve yeni bir başlangıç için Michelle ile oraya gelmiş olsa da, geçmiş insanı bırakmıyordu.

Uzun bir caddenin ardından, dört yolun buluştuğu bir ayrıma gelmişlerdi. Frene basacaktı ki, tepede yeşil ışığı görmesiyle ayağını frenden uzaklaştırıp gaza bastı ve hızlandı. Karşıya geçip aynı yolda devam edecekti ki, düşündüğü gibi olmadı.

İnsan başına ne geleceğini bilmeden yola çıkar hep. Başına geleceklerin olasılıklarını bilir ama hiçbir zaman garanti veremez.

Özellikle de arabaya yan taraftan bir kamyonun girecek olmasına.

Kamyonet Jason'ın tarafından arabaya çarptı ve araç dengesini kaybetti. Kamyoneti arkalarında bıraktı ancak araba sağa-sola kaymaya başladı.Aracın kontrolünü kaybeden Jason, hızlı giden aracın dengesini toparlayamadığı için  araba yan kaymaya başladı ve birden havalanıp havada tek bir tur takla atıp ters olarak yere düştü.

İkisinde de kemer olduğu için havada ters asılı kalmışlardı. Jason, olanlara inanamıyordu. Başında inanılmaz bir ağrıyla beraber bir çınlama vardı. Kulağının dibinde biri ateş etmiş gibi çınlıyordu ve bu deli ediciydi. 

Kanunsuz || DC [Aydınlık Karanlık #1]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin