Bir süre denizin karşısında oturduktan sonra el ele eve dönmüştük. Çıkıyormuyduk çıkmıyormuyduk bilmiyordum fakat beni seviyordu. Ve bende onu seviyordum. Eve girdiğimizde herkes bir ellerimize bir de bize bakıyordu. Harry "Ne?" anlamında bir bakış atmıştı ve beni çekerek oturtmuştu. Yanıma oturup Niall'a döndü.
"Selam"
"Siz?"
"Evet"
Evet dediğine göre çıkıyorduk fakat ben bir çıkma teklifi almamıştım. Yine de başımla onayladım. Herkes gülüp tebrik etti Harry'de bende gülümsüyorduk.
"Ben odama çıkıyorum"
"Bende geleyim mi?"
"Fark etmez"
Odama çıkmıştım. Arkamdan gelen bir Harry olmadığı için bende kapıyı kapayıp yatağa uzandım. Sadece tavana bakıyordum. Acaba gerçekten beni seviyormuydu yoksa onu sevip sevmediğimi anlamak için mi yaptı? Böyle şeyleri çok yaşadığım için güven sorunları yaşıyordum. Odamın kapısının çalmasıyla aklımda ki düşüncelerden kurtulup toparlanmıştım.
"Gel."
Gelen Harry'di. Koluyla kapıyı açmıştı çünkü elinde kurabiyeler vardı. Yanıma oturup tepsiyi yatağa koydu.
"Bugün pek bir şey yemedin. Senin için kurabiye getirdim."
"Teşekkür ederim. Senmi yaptın?"
"Evet" Gülümsemişti. Aslında bir şeyler yemek istemiyordum ama kurabiyeleri Harry yaptığı için yemeye karar verdim. Elime bir tane alıp yemeye başladım.
"Beğendin mi?"
"Evet. Çok güzel olmuş"
Gerçekten çok güzel olmuştu. Kurabiye konusunda başarılıymış.
"Sende yesene"
"Peki" Harry'de ağzına bir tane atmıştı. "Evet dediğin gibi güzel olmuş"
"Senin elin değdiği içindir" Bunu dedikten sonra hemen başımı eğdim. Çünkü utanmıştım ve birden demiştim. O ise gülümsemişti.
"Ve senin de"
Sırıtıp portakal suyundan içtim. Kurabiyeler bittikten sonra tepsiyi yana koymuştu ve bana yaklaşmıştı. Bende sadece ona bakıyordum. Gözlerini kapatıp daha çok yaklaşmaya başlayınca ne yapmak istediğini anlamıştım. Beni öpecekti. İstem dışı bende gözlerimi kapatıp ona yaklaşmıştım. Yavaşca alt dudağımı kavramıştı. Kalp atışlarımı duyuyormuydu acaba? Duyuyorsa fena rezil oldum. Beni yatakta yatırıp üstüme çıkmıştı. Öpmeye devam ediyordu, ileri gitmek istiyordu ki ben bunun için daha hazır değildim. Bu yüzden tam tişörtümü çıkarırken durdurup altından çıkmıştım.
"Ne oldu?"
"Ben henüz hazır değilim"
"Sen daha önce yapmadın mı?
Başımı hayır anlamında sallamıştım. Doğruydu. Yapmamıştım ve daha hazır değildim. Ne kadar iyi ne kadar kötü olduğumu bilmiyordum. Harry hala şaşkın şaşkın bana bakıyordu.
"Neden öyle bakıyorsun?"
"Ben bakire olduğunu bilmiyordum"
Başımı kaşımıştım.
"Bu konuyu kapatsak ya?"
"Nasıl istersen" Tepsiyi alıp aşşağıya götürmüştü. Kızmışmıydı acaba? Ben kötü bir şey demedim ki. Sadece kendimi hazır hissetmiyordum. Tekrar yatağa uzanmıştım. En yakın zamanda bu işi yapmam gerekti. Evet. Şimdi uyumalıydım. Üstüme bir şey örtmedim çünkü sıcaktı. Gözlerimi kapayıp uyumaya başlamıştım..
X
Sabah gözlerimi açtığımda karşımda uyuyan bir Harry vardı. Gerçekten oydu. Yanıma gelmişti. Şişik dudakları ve yüzünün önüne gelen kıvırcıkları çok güzel duruyordu. Onu incelerken aklıma elim ağzımda uyuduğum gelmişti. Ben her zaman elimi emerek uyurdum. Umarım Harry onu görmemiştir. Rezil olmak istemiyordum.
Gözleri aralanıyordu. Tamamen açıldığında gülümsemiştim. O da çukurlarını gösterecek şekilde gülümsemişti.
"Günaydın" Sesi kapkalındı. Yeni uyanınca böyle oluyormuş demek ki.
"Günaydın"
"Dün çok tatlı uyuyordun"
"Öylemi?"
"Evet. Elini emdiğini bilmiyordum"
İşte şimdi rezil olmuştum. Hemen ellerimle yüzümü kapadım çünkü kızaracaktım.
"Yanlış anlama. Gerçekten çok tatlıydı"
Omuz silkip ellerimi yüzümden çektim. Dudağını yaklaştırmıştı. Elimi yanağına koyup öpmeye başlamıştım. Kapının çalmasıyla ikimizde gözlerimizi kapıya çevirdik.
"Sabah oldu be! Hadi kahvaltı hazır."
Ashley,Ashley,Ashley.. Bunun hesabını vermeliydi. Bu anı bölmüştü..
