Media Ali (Abi yirim sini. Tutmayın beni! :O)
Bazı anlar vardır hani. Ya da bazı kişiler. Çok seversin, canından çok. Ama gün gelir o canından çok sevdiklerin gelir canını çok yakar. İçindeki lavlar bir bir gözlerinden akar. Kimisi bunları püskürtür etrafa, kimisi de yavaşça bırakır. Çaresizdir insan böyle zamanlarda. Gideceği yer yoktur belki. Ya da gidebilmek için gururu.
Şimdi de rehberimde Halim'in numarasının önüne gelmis aramakla aramamak arasında gidip geliyordum. Sonunda aramaya karar verdim. İkinci çalıştan sonra açtı.
''Noldu Hazal?''
''Sana gelebilir miyim? Gelince anlatırım.''
''Sen ağlıyor musun?''
''Halim gelince tamam mı?''
''Tamam adresi mesaj atıyorum ben.''
''Tamam.'' dedim ve telefonu kapattım. Taksiciye
''Şu adrese gidiyoruz.'' dedim. Fakat o bana sırıtarak bakıyordu.
''Aaaa bence adrese gerek yok. Ben seni götürürüm güzelim.'' dedi. İçimi bir korku dalgası sararken sakın görüşte çalıştım.
''Amca senden daha güçlüyüm.'' dedim sakince. İki yumruk bir tekmeye giderdi zaten bu. Arabayı durdurdu. Ben de ağzının ortasına bir tane çaktım. Zaten hemen bayıldı. Ama arabadan inince işimin hiç de kolay olmadığını anlamıştım.
Yirmiye yakın adam sırıtarak bana doğru geliyordu.
''Oooo bir güzellik daha beyler bugün yaşadık.'' dedi biri.
''Valla doğru söylüyorsun Abdurrezzak.'' dedi diğeri de. Abdurrezzak mı? İçimden gelen gülme isteğini insan üstü bir çaba sarf ederek bastırdım. Arkamı dönüp koşmaya başladığımda ise onlar da beni kovalıyorlardı.
Aynı zamanda Halim'e ses kaydı gönderdim ve konum attım. Sonra kolumda hissettiğim eller beni durdurdu. Arkamı döndüğüm anda bir yumruk attım. Kollarımdan tutan adam bir yandan da boynuma ulaşmaya çalışıyordu.
Çevremde 10 kadar adam kalmıştı. Fakat ben kötü bir durumdaydım. Dudağım patlamış, burnum kanamış ve birkaç yerim morarmıştı. Bana doğru gelen kutup ayısına da bir tekme attım ama o ayağımı havada yakalayıp yere yapıştırdı. Kafamı feci vurmuştum. Hepsi beni tekmelemeye başladılar. Artık gücüm kalmamıştı. Fakat duyduğum sesle yüzümde hafif bir tebessüm belirdi.
''GÜCÜNÜZ KIZA MI YETİYOR LAN!!!''
Adamların yüzü o tarafa dönerken, benim de bakma şansım olmuştu.
Halim yanında 4 kaslı adamla duruyordu. Beni döven ayılardan bir tanesi beni kaldırdı ve boğazıma bıçak dayadı.
''Eğer tek bir adım daha yaklaşırsan kız ölür.'' dedi. Halim adamlarına baktı. Sanki birşey söylermiş gibiydi. Birden Halim 3 kere öksürdü. Adamlardan ikisi kaçmaya başladı. İşte şimdi onlar da 3 kişi olmuştu. Fakat birden boynumdaki eller çekildi. Dönüp baktığımda kaçan adamların aslında arkadan beni kurtardıklarını anladım. Bir tanesi beni kucağına aldı ve benim gözlerim dayanamadan kapandı...
-----------------------
Yüzümde hissettiğim ıslaklıkla gözlerimi araladım. Belimde, omzumda, karnımda ve bacaklarımda hissettiğim acılar yeterince acı verirken başımın ağrısı da cabasıydı. Yanımda oturan kişiye döndüğümde kısa süreli bir şaşkınlık geçirdim. Halim bana dikkatlice bakıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Okul Çocuğu
HumorO yerdeyken ben saydırmaya başladım. ''Sen bir salaksın! Hödük, mal, gerizekalı, öküz, camış!'' Sonra sinirimi alamayıp bağırdım. ''OÇ!'' Birden yerden kalktı ve kolumu tuttu. ''Ne dedin sen?'' diye kükredi. Kolumu kurtarıp elimi omzuna koydum. ...