15

137 18 4
                                    

İstanbul'a gelmiştim sonunda. Eski evime gitmedim. Çünki dedem o evi satıp parasını hesabıma yatırmıştı. Şimdi ise burada aile evimiz olan ikinci evimizde kalıyordum. En yakın zamanda şirketimi kurusam buradan çıkıp şirkete yakın bir yerde ev tutabilirim. Kapıyı açıp içeri girdiğim de krem tonları olan bir ev karşıladı beni. Buraya en son geldiğim de çok küçüktüm. Odama çıkıp bavulu yatağın kenarına koydum. Kapalı olan telefonumu açıp kendine gelmesini bekledim. Yatağa koyup mutfağa geçtim. O kadar çok acımıştım ki. Dolabı açınca boş olmasıyla hayal kırıklığım tavan yaptı. Odama çıkıp çantamın içinden cüzdanımı alıp telefonu elime aldım anahtarıda cebime koyup dışarı çıktım. Market bulmak için dolandım biraz. İki sokak aşağıda bir  market bulmuştum sonunda. Marketden içeri girip kahvaltık bişiler alıp meyve ve sebze aldım. Önümdeki alışveriş arabası şimdiden dolmuştu. Telefonumun melodisi kulağıma gelince arayanın kim olduğuna baktım. Can'dı. Açtım.

- Geldim mi ortak?

-Geldim ortak. Dedim gülerek.

- Nerdesin geliyim yanına?

- Marketdeyim. Alışveriş yapıyorum ev için dinlerinim bugün yarın da temizlik yaparım.

- Temizlik mi?!  Hiç almıyım o zaman neyse şimdi işim var partiye geliyorsun değilmi? 

- Tabikide!

Kapattıktan sonra temizlik reyonuna girip bir sürü de orada doldurduktan sonra kasaya gidip ödemeyi yaptım. Poşetleri alıp eve geri geldim.

Herşeyi yerleştirdikten sonra sandviç yapıp yedim. Temizliğe şimdi başlasam iyi olurdu. Yarın parti için hazırlanmama  zamanım olurdu. Banyoya gidip orayı temizledim ilk. Daha sonra mutfak. Salonu süpürmek derken. Çoğu şeyi halletmiştim. Misafir odasınıda süpürüp sildim. İşim bitince güzel bir duş alıp kendimi uykuya verdim.

Sabah gözlerimi huzur ile açtım diyebilirim sandım ama hayır. Bir sürü ağrı ile uyanmıştım. Kollarımda hal kalmamıştı. Bacaklarım da ağrıyordu. Üf ben şimdi nasıl partiye gidicem ki.

PARTİ! 
Aklıma dank etti birden. Ne giyeceğim ben şimdi. Doğru dürüst bişi almamıştım. Bavulun çoğu kitap ve bakım eşyalarımdı. İç çamaşırı ve günlük elbiseleri saymazsam tabi. Kalkıp elimi yüzümü yıkadım. Uzayan saçlarımı taradım. Canım saçlarım. Tepeden at kuyruğu yapıp bıraktım. Bavuldan pantolon ve sıfır kol bir gömlek çıkarıp giyindim. Çantamı da alıp dışarı çıktım. Kapıyı sıkıca kilitledim.
========

Mağaza mağaza dolaşırken pekte hoşuma giden elbise bulamamıştım. En son ümidimi kaybedince Alışveriş Merkezinden çıktım ve caddelerde dolanmaya başladım. Bir butik gözüme çarptı. Vitrinde çok hoş bir elbise vardı. Özel tasarım olduğu belliydi ve dedim ki ;

- Benimsin!

Elbiseyi deneyip almıştım kırmızı kısa etekli bir elbiseydi. Mükemmel bir sırt dekoltesi vardı. Tek sıkıntım önü straplez olması. Gine de güzeldi elbisem. ben çok beğendim özellikle de arka sırt dekoltesi. Elbiseyi aldıktan sonra ayakkabı ve çanta da almıştım. Daha sonra biraz dolanıp Kuaföre gitmeye karar verdim. O sıra da Can aradı.


- Hazır mısın ? Alıyım seni ?

- Kuaförden çıktıktan sonra seni arasam çantam da var arabada kalasa sorun olur mu ?

- Sıkıntı yok ortak mesaj at ben gelirim.

Anlaştıktan sonra kuaföre gidip saçımı ve hafif bir makyajla hazırdım. Oradaki çalışsan sayesinde elbisemi de giyip ayakkabımı giyip Can'a mesaj attım. Yarım saat sonra gelmişti.  Parayı ödeyip kuaförden çıktım. Can arabadan inip kapımı açmıştı. 

- Buyurun Leydim !

- Teşekkürler Sebastiyan.

Ona gülümseyip ön koltuğa oturdum. Kapımı kapatıp oda sürücü koltuğuna geçip arabayı çalıştırdı. Yol boyunca sessiz idik. Partini olacağı mekana gitmeye başladık yavaştan.


- - - - - - - - - - - - - - - -- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -- - - - - - - - - - - - - - - - - - --  

Araba durunca geldiğimizi anlamıştım. Can arabadan inince bende indim. Parti mekanına gelmiştik. İçeri girdiğimizde Can beni bir sürü misafirle tanıştırmıştı. Bir süre sonra lavaboya gitmem lazım olduğunu hissedince Can'ın yanından ayrılıp lavaboya gittim. Elimi yıkayıp biraz boynuma su tuttum. İki tane süslü kız gülerek dedi kodu yapıyordu şimdiden. Makyajıma baktığımda sabitti. Rujum birazcık silinmişti. Umurumda değildi. Kızlar yüksek sesle konuşunca onlara baktım. 

Kim bilir kimi çekiştiriyorlar ya !

- O da buradaymış biliyor musun ?

- Gerçekten mi ? Onun hakkında en son kötü şeyler duymuştum.

- Bende ama toparlamış gibi duruyor.

 Kızlardan kafamı çekip son kez yüzüme baktım. Muhteşemim işte.

Lavabodan çıkınca içimin yandığını hissettim. Soğuk bir şey ararken garsonu durdurdum ve tepsiden bir bardağı aldım. Arkamı dönüp Can'ı arayacak iken birden sert bir şeye çarptım. Kafamı kaldıramadım. Adamın üzerine bardaktaki dökülünce peçe aradım. Bir yandan da adama özür dileyip durdum. Kafamı kaldırıp baktığım da ise onu gördüm.

- Sen!?

İkimizde aynı anda bağırıp konuşunca tüm gözler bize döndü.

Kimseyi takacak durumda değildim. Korkular beni ele sarmaya çoktan başlamıştı bile. 

- Senin ne işin var burada!?

İkince kez aynı anda konuşunca koşarak partiden çıktım.  Arkamdan  o da koşuyordu. Hemen ara sokağa attım kendimi ve koşmaya devam ettim. Duvarın arkasına saklanıp o na baktım. Sokakta bir o yana bir bu yana beni arıyordu. Daha çok ararsın. En son arabasına binip uzaklaştı. Partiye geri dönüp Can'a eve bırakmasını söyledim. Beni eve bıraktıktan sonra kapımı açıp içeri girdim. Can arabanın gazına fazla bastı ki sanırım gitmişti. Kafamı kapıya yaslayıp durdum. Gözlerimi kapatıp rüya olmasını istedim ama değildi. Rüya değildi. Onu görmüştüm işte. Değişmişti. Biraz fazla değil. Kafamı sertçe kapıya vurdum. 

Yeniden başlamak istemiyordum. İstemiyordum işte !

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 02, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Sarışınlar AşkınaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin