2: Mektup

42 7 5
                                    

Parkı terk edip çabucak işe geç kalmadan gitmeliydim. Kimyagerim.

Evet, işim bir tutku değil ama ben sıvıların ve diğer şeylerin davranışını görmeyi, keşfetmeyi sevdiğim için bu konuda okudum.

Aslında tutkum çizimdir.

Mutluluğu çizmeyi severim. Benim için mutluluk, bir küçük kızın gülümsemesi, bir gökkuşağı, yıldızlar veya güneşin doğuşu gibi şeyler olduğunu düşünüyorum.

-Dikkat et DuJun! Tüpü düşürdün !

Laboratuardan meslektaşımın bağırmasıyla, rüyalarıma o kadar daldığımı ve soğutucu tüpü kırdığımı fark etmemişim.

-Ah... Kusura bakma dalmışım.

İş arkadaşımın adı JunHyung, genellikle agresif ve hiperaktif bir yapısı var.

-Yine ne hayal ediyorsun ki bu kadar dikkatsiz oldun ?! Bu eşyaların ne kadar pahalı olduğunu bilmiyormusun ?

Sinirli bir şekilde yerdeki parçaları topluyordu.

Ben özgürlüğü hayal ediyorum.

İnsanlar beni hor görsede, kendi seçimimi yapmak istiyorum, sonsuza dek bir kuş olmak istiyorum.

Bu sırrı kimseyle paylaşmaya cesaret edemedim, ailemin de haberi yoktu. Yani 'insan' anne babamın haberi yoktu, ancak kuş ebeveynlerim biliyordu, bana yardım ettiler, güvenlik sağladılar, ve birtek onlar vardı yanımda, ne yazıkki on yıl önce öldüler.

Evet, kargalar insanlar kadar yaşayamıyor. Bana gelince, ben on ve altmış arası yaşayabilirim belki. Bu içimde yaşayan 'insan' ve 'hayvan' arasındaki bir ortalamadır. Şu anda yirmi beş yaşımdayım, yani herşey yolunda giderse, bi otuz beş yıl daha yaşayabilirim.

Doğumumda insandım, altı yaşıma basınca kuş ailemle tanıştım, belkide Gökyüzü Kralı tarafından bir hediyedir diye düşünmüştüm.

-DuJun, şurda ne görüyorsun ?

Mikroskopa bakıp JunHyung'a yardımcı oluyorum, bazen gözleri düzgün göremiyor da.

-Hmm... Dibrom olduğunu düşünüyorum.

-Senin gözlerin olmasa bilemezdim ! Çok sağol ya.

Görüşüm karakarga, yani 'hayvan' tarafım kadar keskin olduğu için mutlu olması gerek.

-Ah, unutmadan veriyim şunu sana, Profesörden geliyor.

Elindeki zarfı uzattı.

-Bir sorun mu var acaba ?

-Bilmem bunu sana vermemi söyledi o kadar.

Profesör çoğu zaman yurt dışında olduğu için, ya mektupla yada telefonla irtibat kuruyorduk. Benim telefonum olmadığı için yazmış olmalı.

Dujun,
Biraz tatile ihtiyacım var, bu yüzden en az altı ay süreyle laboratuvarı kapatıyorum.
Neyse ki sana başka bir yerde iş buldum !
Sana yolculuk ve işin için iyi şanslar diliyorum.

Profesör Lee.

Altı ay tatil mi ? Emekli olacağını belirtmesi yeterli olurdu.

Gidip orada çalışmaktan başka çarem yok, Avustralya beni bekliyor.

Hiçbir şey beni o tehlikeli ülkede yaşamayı engelleyemez.

Çünkü ben bir Karakargayım !

~~

Normal Ama Tuhaf _HIGHLIGHTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin