2

76 9 0
                                    

Sabah uyandığımda başım dehşet derecede ağrıyordu.Gözlerimi aralayıp,odada göz gezdirdim.Kendi odamdaydım ve üzerimde hala dün gece ki kıyafetler vardı.Hiçbir şey aklımda yoktu.Biraz kendimi zorlamak adına bir süre  düşündüm.Hatırladığım tek şey,oturduğum yerden kaldırılıp,yatağıma yatırılmış olmamdı.Ama kimin getirdiği hakkında en ufak bir fikrim dahi yoktu.Ayaklarımı yataktan sarkıttıktan sonra ayılmak için bir süre oturdum yatağın üzerinde.Sersemliğim biraz olsun geçince,ayağa kalkıp banyoya doğru yürümeye başladım.Dün geceden beri sadece alkol almıştım ve eğer biraz daha bir şeyler yemezsem açlıktan mide spazmı geçirebilirdim.Elimi yüzümü yıkayıp üzerimi çıkarmadan mutfağa gitmek için merdivenlere yöneldim.Mutfak tezgahının önüne geldiğimde masaya anlamsızca bakmaya başladım.Kahvaltı hazırlamıştı biri.Ne olduğunu anlamaya çalıştığım sırada kapıdan gelen kilit sesine çevirdim gözlerimi Deniz'i görmem istemsiz olarak kaşlarımı çatmama sebep olmuştu.Ne işi vardı burada.Hemde benim evime, benim anahtarımla giriyordu.Hala çatık olan kaşlarımla dik dik ona  bakarken benim aksime gülümseyerek bana doğru yürümeye başladı elinde,içinde ekmek olduğunu anladığım poşetle birlikte.

"Ekmek yoktu,onu almaya gitmiştim."dedi bakışlarımdaki anlamsızlığa cevap verir gibi.Yaptığı şey çok normal bir şeymiş gibi konuşuyordu.Suratımdaki ifade yerini şaşkınlığa bırakırken,istemsizce sırıttım.Bana aldırmadan onun hazırlamış olduğunu anladığım masaya doğru yöneldi beni yok sayarak.Aptallığı sinirlerimi bozmaya fazlasıyla yetmişti zaten,hala ne demeye devam ediyordu ki böyle davranmaya.Masaya oturup,ağzına attığı zeytinle:

"otursana."diyip eliyle karşısında duran boş sandalyeyi işaret etti.Bu saçmalığa bir an önce son vermesi gerekiyordu artık.Sinirimi biraz olsun dindirmek için,sandalyeyi sertçe çekip karşısına oturdum.Dik dik ona bakıyordum masada.Bu zamana kadar kimse ben istemediğim sürece bana yaklaşamamıştı ama bu dengesiz herif benim evimde,sanki ev benim değilmiş gibi davranıyordu.Ellerimi sertçe masaya koyup gözlerini bana çevirmesini sağladım.bakışları beni bulunca:

"1.si evimde ne işin var,2.si bu ne rahatlık?"diye tısladım resmen.Benim sinirimin aksine dişlerini göstererek gülüp:

"1.si seni evine ben getirdim.2.si rahatsız olmamı gerektirecek bir durum olduğunu düşünmüyorum."dedi beni taklit edercesine.Birden güldüm,evet cidden gülmüştüm,ilk defa doğru düzgün tanımadığım adamın karşısında,tamamen öfkeyi barındıran bir gülüş olsa da gülmüştüm.Tam kafamı kaldırıp,saldırmaya hazırlanırken,ona baktığımda onun çoktan bana bakıyor olduğunu anlamamla,suratımdaki gülümsemeyle donmuştum.Birden,

"çok güzel gülüyosun."dedi,gözlerini benden ayırmadan.Elini masanın üzerinden uzatıp,gülümsememden dolayı kıvrılan dudağımın üst kısmına hafifçe dokundu.

"Burda ki küçük boşluklar seni daha da güzel yapıyor.Onları öldürmekten vazgeç."

Her şey üst üste gelmişti ve ben daha birinin şokunu atlatamamışken diğerinin de üzerime dağıttığı o anlamsız hisle kasılmıştım.Elini geri çekmesiyle bende kendime gelmiştim.Ayağa kalkıp oturduğum sandalyeyi geri ittim.Her zamanki ruhsuzluğumla:

"Geri döndüğümde burda olmamanı temenni ediyorum,yoksa hiçbir şeyden sorumlu tutmam kendimi." diyip merdivenlere doğru yürümeye başladım.Odama çıktığımda sertçe kapadım kapıyı arkamdan,aşağıdan duymasını temmenni ederek.O sinirle üzerimdekilerden kurtulup,dolaptan çıkardığım siyah tişörtümle eşofmanımı üzerime geçirdim.Rastgele yüz yüz geldiğim aynada ki yansımamla karşılaştım.Görüntü yüzümü buruşturmama sebep olmuştu.Dün gece Hayal'in bana yaptığı makyaj akmıştı.Her zaman soluk olan yüzümün şuankinden daha iyi göründüğüne emindim.Bir dakika ben az önce böyle mi inmiştim aşağı, ve o beni böyle görmesine rağmen hiçbir tepki vermemişti bile.Bu aralar haddinden fazla duygu barındırıyordum.Hele şu son iki günde sinirlenme duygusunu bedenime öyle bir işlemiştim ki,resmen beni esir almıştı.Bu halde görünüyor olmam yine sinirlenmeme sebep olmuştu.Daha fazla sinirlenmemek adına hemen odadan çıkıp  banyoya doğru yürümeye başladım.Hiçbir duyguyu barındırmayan bünyem kısa sürede aynı duyguyu en yüksek seviyede yaşıyordu.Banyoya girip direk musluğu açtım. Kısa sürede yüzümdeki o iğrenç görüntüden kurtulup alışık olduğum surata kavuşmuştum.Kafamı kaldırıp aynaya yansıyan soluk görüntüm tebessüm etmeme sebep olmuştu.Çünkü ben buydum,tüm silikliğimle var olmaya her şeyden çok alışmıştım.

GEÇMİŞİN GÖLGESİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin