bu bu bu ne ya tamam prens çok yakışıklı olabilir hatta fotoğraflarındakinden daha da yakışıklı ama böyle bişi kabul edemem bu ne yahu bir insanın hiç mi erkek hizmetçisi hizmetlisi vs olmaz A dan Z ye hepsi bayan peki ben bunu kabul eder miyim etmem tabi benim anlımda enayi mi yazıyor hem bunlar 7/24 bizim başımızda olacaklar hatta benden daha fazla görücekler pre . . bi dakka ya ne oluyor bana ne kadar çabuk sahiplendim bu prensi kıskanmıyorum dimi aman yok be ne kıskanıcam benim ki sadece . . . ne sadece her neyse bu noktalı yerleri daha sonra doldururum aman ya ben yine fazla dalmasam iyi olur dönelim bakalım salona yoksa kendi düşüncelerimle cedelleştiğimi anlayacaklar prens ilk olarak babamı ve annemi selamladı sıra bana gelince durdu ve kenara çekildi bu hareketi gerçekten saçma buldum neden yani . . . daha sonra misafirlerimizi karşılama salonundan alıp ana salona buyur ettik tabi yanlarında ki yardımcı bayanlarla birlikte ilk ana kraliçe daha sonra kral en sonunda da prens kendileri için hazırlanmış yerler oturdu büyük anne sürekli bana gülümsüyordu kıyafeti gerçekten çok hoştu ve bir o kadar da ilginç daha önce hiç görmediğim tarzda sanırım iki parçadan oluşuyor üst kısmı göğüs altında bitiyor ama önünde genişçe bir kumaş var ve ellerini onun altıında saklıyor etegi ise baya kabarık iki parçanında alt kısımlarında yaldızlı işlemeler var üst kısımda 3 tane kraliyet mührü zannettiğim armalar vardı ve çok hoş bir hava katan kurdele uzun tek fiyonklu ( tam benlik çünkü hala tam fiyonk yapmayı bilmiyorum ) çok emek harcanmış bir kıyafet bende bu tarz giymek istermiydim diye düşünmeden edemedim kral ve prens günümüz şartlarına ayak uyduruyorlardı anlaşılan ama zaten kore modası gerçekden çok güzel orada en azından kıyafet anlamında pek sorun yaşayacağımı düşünmüyorum bu sırada kral anlamadığım birşeyler söyledi anlamamam çok normal çünkü korece bilmiyorum tabiki bu sırada tercümanlar devreye girdi meğer kral bizi çok sıcak bulmuş onu değilde büyük anneyi bende çok sıcak buldum ama düşünmeden de edemedim bu kanın gülmekten çenesi ağrımıyor mu acaba diye insan düşünmüyor değil yani her neyse ve bana dışı bol işlemeli ve yaldızlı bir bohça uzattılar büyük anne birşeyler söyledi tercümanda çeviri olarak " korede bunu özel olarak hazırlattık gelinimiz için içinde hanbok dediğimiz yöresel kıyafetimiz var eğer kendiside isterse şimdi üzerinde görmeyi isteriz " dedi önce bi şaşırdım falan ama ne yapalım kayınvalide işte giynelim bakalım tercüman aracalığı ile bunu çok arzu ettiğimi söyledim ve 32 dişimi göstererek gülümsedim bu sırada prensin bana bakıp tebessüm ettiğini gördüm o an ikimizde yere bakmak zorunda kaldık ve midem gerçekten çok tuhaf oldu işleri iyice berbat etmemek için annemide alıp giyinme odamın yolunu tuttum yolda annem : " çok hoş insanlara benziyorlar özelliklede büyük anne çok sıcak kanlı ve kucaklayıcı biri gibi duruyor " hiç bişi demeden annemi kafamla onaylamakla yetindim odaya gelip ışığı açtık kapıyı örtüp bohçayı açtık ve "vay be cidden çok güzel bu " demekten kendimi alamadım amasanırım annem aynı şeyi düşünmüyordu ve yanıtsız kaldı gerçekden de bu kıyafet iki parçadan oluşuyormuş ama içlikte giymek gerekliymiş içlik beyaz düz ilk başta benden bunu mu giymemi istediler diye düşündüm ama altındaki ni görünce tepkimi vermiş oldum tamda benim rengim üst kısmı toz pembe ve birsürü işleme dolu uzun parçanın üzerindeyse kocaman bir arma var alt kısmı ise toz pembenim 2-3 ton kapalı hali tam içliği nasıl giyeceğimi annemle birlikte düşünürken kapı çaldı izin verip içeri çağırdık sanırım yardımcılardan biri bize " merhaba kıyafeti giymenize yardımcı olmaya geldim " dedi ve bu gerçekden çok şarşırtıcı bişi çünkü bu kız türkçe konuşuyor " aa sen türkçe konuşabiliyorsun " dedim o ise daha güzel bişi söyledi " evet efendim ben sizin yardımcınızım " dedi" gerçekten çok sevindim bu habere en azından az da olsa kendimi evimde gibi hissedebileceğim " ve yardımıcım bunun üzerine beni baya şaşırtan bişi söyledi " evet efendim zaten prensimiz sizin için beni işe aldılar " vay be belkide ileride hiç tahmin edemeyeceğim şeyler olacak diye düşünmeden edemedim yardımcım üstümü giyinmeme yardım etti ve en sonunda bu zorlu giyinme işlemini atlattım gerçekden giyinimi zor bir kıyafet ama üzerimde çok hoş durdu bu sefer yardımıcım çantasını çıkardı ve saçlarımıda yapması gerektiğini söyledi ee ne yapalım kendimi onun ellerine teslim ettim saçımı ortadan ikiye ayırdı bir çok insan saçımın ortan ikiye ayırmamım bana yakıştığını söylerlerdi yardımcımda aynı şeyi söyledi değişik bir örük ve gerçekten çok hoş tokalar taktı bu tokalara gerçekten bayıldım çünkü tam benim tarzımı yansıtıyordu saçımda bitince aynada kendime baktım ve aynada gerçek bir kore li gördüm göz çekikliği hariç :) daha sonra anneminde onayını alarak ana salona doğru yürümeye başladım gerçekten heyecanlanıyordum normal benden çok uzaktaydım şuan ben öyle kolay kolay heyecanlanan biri değilim ya neyse tam merdivenlerin beni aşşağı indireceği kısıma gelince bütün bakışlar bana döndü bense iyice telaş yaparak aşağı inmeye başladım ben aşağı inmeye başlayınca prenste ayağa kalktı ve beni merdivenlerde karşılamak için merdivenlere kadar yürüdü ona yaklaştıkça elim ayağım iyice birbirine dolaşıyordu ve tam tüm merdivenler bitti derken karşıma bi hayalet merdiven çıktı ve prensin kucağında buldum birden kendimi bi süre bakabaldık birbirimize Alahım bi insanın gözleri bu kadar mı derin bakar yüz hatları bu kadar mı tatlıdır bi insan işte bu kadar kıskanılmaya değerdir böyle bir kocan olacakta sende onu kıskanmayacaksın oldu ya nasıl tatlı bir surat bu nasıl bir gülümseme ben ölürüm bu gülümsemeye ya ve babamın öksürmesi ile hem düşüncelerimden hemde prensimin kollarından sıyrılmış oldum prens bana " umarım iyisinizdir birşeyiniz yok değil mi " diye sordu " hayır sayenizde iyiyim teşekkür ederim " dedim ve ölyle bir gülümsedi ki ya resmen öl bit yani " rica ederim ne demek artık başlı başına en büyük vazifem bu " dedi ve ben algılamaya çalışırken söylediklerini bana kolunu uzattı bende koluna girdim ve bizim için hazırlanmış koltuğa oturduk babam " basın mensupları salonda bizi bekliyorlar artık bu mutlu haberi onlarlada paylaşsak iyi olur " dedi tercümanlar çevirim işlemini bitirince kralda onayladı ve babamlar önden arkasından annemle büyük anne ve prensle ben basın salonuna geçtik yerlerimize oturduk bir sürü açıklamanın ve prensle evleneceğimin haberini verip basın salonundan ayrıldık yine ana salona geçtik herkes aynı yerlerine aturunca bende prensin yanına oturdum büyük anne tercümana birşey söyledi ve tercümanda " ana kraliçemiz kıyafetin size çok yakıştığını söylüyor çok beğenmiş kendi gençliğine benzetmiş " dedi ya harbi bu kadın çok iyi çok tatlı ya oohhh valla ne güzel bi saray ne komplolar var nede başka şeyler prensle yaşayıp gül gibi geçiniriz bende tercüman aracılığıyla " çok teşekkür ederim o sizin inceliğiniz " dedim daha sonra akşam yemeğinin hazır olduğunu söyleyip bizi masaya çağırdılar büyük anne masanın başına oturdu babam la kral benle prens karşılıklı oturduk annemde masanın öteki başına geçti aşçımız birsürü kore yemeği pişirmişti anlaşılan daha önce hiç görmediğim yemekler ve kraliyet ailesinin çatalı yoktu onlar çubukla yiyorlardı Allahım insan o çubuklarla nasıl yer ya ben hiç yiyemem heralde her yer yemek olur masa bile yemek yerde ben ağzıma tek lokma koyamam yemeği bitirdik ve bize koreden getirdikleri garip çaylardan ikram ettiler ıyy o ne biçim bi tat ya bizim çaylarımıza kurban olsunlar ben beğenmiyorum öyle yeşilçay falan ama bu kararda olan tek kişi benim galiba masadaki herkes beğenmişe benziyor prenste malı götürüyor valla çay faslıda bitince bizim köşkteki misafir odalarına yerleşmek için izin istediler babamda " elbette " dedi bense onların ardından hemen odama gidip sedefi aradım " sedef prens bizim sarayda ailecek geldiler " "biliyorum canım bilmelisin ki haberileri yakından takip ediyorum " " ee kıyafetimi nasıl buldun peki adı hanbok muş " " çok yakışmış da sen baya bi benimsemişsin anlaşılan bu aileyi " " valla sorma prens o kadar tatlı ki ben böyle tatlılık görmedim " " vay şimdiden etkilenmeye başladın anlaşılan " " yaaa sedef deme öyle hem bu anlaşmalı bir evlilik " " ne var yani görücü usulü gibi görücü usulü evli olanlar mutlu olmuyorlar mı ? " " ya orası öylede işte ne bilim ya ya sedef bu adam bi prens yanında çok kız yokmudur varya içeri gelirlerken bile yanındaki bütün elemanlar bayandı bu ne ya " " oo beyza hanım şimdiden kıskanmalar başlamış Allah sabır versin kim bum enişteye " " off sedef ya neyse ben kapatıyorum " "tamam prenses görüşürüz " dedi ve kapattı bende kıyafeti güç bela çıkardım ve rahat edebileceğim bişiler giydim daha sonra bahçenin bizim için ayrılmış kısmına gittim ağacın altındaki salıncağıma oturdum ve birnin beni salladığını hissettim arkamı döndüm ve
^^^^^^^^^^^^^^^ prensin bakış açısı ^^^^^^^^^^^^^^
yorucu ve bir o kadar da heyecan verici bir günün ardından odama çekildim bu kızda beni etkileyen bişi var gerçekden benim utanmamı sağlayacak kalbimin yerinden çıkacak gibi çarpmasını sağlayacak gerçekten birşeyi isteyerek hak ederek elde etmek istiyorum onun sevgisini kazanmak istiyorum bu gün onun gözlerinde gerçektende mutlu olma isteğini gördüm hanbok un bu kadar yakıştığı bir kadını ilk defa görüyorum düşün düşün düşün bir türlü uyuyamadım ve bahçeye çıkmaya karar verdim ordaki hizmetçilere bahçeye nasıl çıkabileceğimi sordum ve gösterdikleri yoldan ilerlerken beyza yı gördüm onu takip etmeye başladım vay be o da bahçeye gidiyormuş büyükçebir ağacın altında ki sandalyeye oturdu derin düşüncelere dalmış gibi bir hali vardı ve içimde ki bir ses onun yanına gitmemi söylüyordu ve bende o sese uyup salıncağını sallamaya başladım birden şaşkın bir şekilde kafasını çevirdi ve beni görünce telaş yapıp ayağa kalktı bu telaşlı hali benim çok hoşuma gidiyordu ve " hoşgeldiniz " dedi resmi konuşmasından hoşlanmamıştım o benim karım olacak tı " hoşbuldum ama lütfen benimle resmi konuşma buna gerek yok " dedi bu sefer yüzüne bir tebessüm yayıldı "peki " " lütfen benden rahatsız olma salıncağına otur arzu edersen bende seni sallarım " dedi
^^^^^^^^^^^beyzanın bakış açısı^^^^^^^^
söylediği sözler beni öylesine etkiliyordu ki hiç birine karşı çıkacak cesareti bulamıyordum kendimde okadar samimi okadar içten o kadar hoş konuşuyordu ki etkilenmemek elde değildi resmen bende salıncağa oturdum ve beni sallamaya başladı ve bu sırada öyle bişi sordu ki ne cevap vereceğim diye düşünmeye başlamak zorunda kaldım
CANLARIM ÇOK ÖZÜR DİLİYORUM BAYA Bİ GEÇ OLDU OKULLAR AÇILDI MALUM O YÜZDEN YAZAMADIM AMA MERAK ETMEYİN ARTIK SIK SIK YAZICAM İNŞALLAH YARINDA 4. BÖLÜMÜ YAYINLAMAYA ÇALIŞICAM NASIL BEĞENDİNİZ Mİ BAKALIM HİKAYEYİ BİRAZ FAZLA OLAY ANLATTIM FARKINDAYIM AMA BAŞLANGIÇ OLDUĞU İÇİN BÖYLE TERCİH ETTİM SİZE BİR SORUM VAR SİZCE HEMEN AŞIK OLSUNLAR MI YOKSA DAHA FARKLI MI DEVAM ETSİN BEN HEMEN AŞIK OLMALARINDAN TARAF DEĞİLİM AMA YORUMLARINIZ BENİM İÇİN ÖNEMLİ BİLİYORSUNUZ UMARIM BEĞENİRSİNİZ TEŞEKKÜR EDERİM
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Düşlerimin(!) prensi
Подростковая литератураselam sizlere bu eglenceli hikayeyi okumanizi tavsiye ediyorum ben tasarlarken bile cok eglensim konusuna gelirsek TC cumhurbaskaninin kizi beyza kore prensi ile zoraki evliligini konu aliyor bakalım bu evlilik nereye varacak ;) eger bir korecansan...