BÖLÜM 2

13K 368 97
                                    

Multimedya Maya...

Maya'nın anlatımından;

Azra'nın bu kadar acı çektiğini düşünemedim...

Azra sayıklarken onun acısını hissederken ben de hıçkırıklarla ağlıyordum. Omuzumda bir el hissedince hızla oraya doğru döndüm.

Kerem "İyi misin?" diye sordu. İçimden sabır diledim.

"Sorma ya çok iyiyim. Ben kendimi iyi hissettiğimde hep ağlarım. Manyağım ben çünkü" dedim.

"Kızım ne bağırıyosun? Nasıl olduğunu  sormak istedim sadece." dedi Kerem pişkin pişkin.

Allah'ım sen bana cidden büyük bir miktar sabır ver. Çünkü bu çocukla aynı ortamda olduğum sürece çok işime yarayacak.

"İsteme o zaman." dedim. Aptal ya aptall.

Güneş hemen araya girdi.

"Kerem sen git biraz hava al. Maya gel bizde seninle bir elimizi yüzümüzü yıkayalım." dedi Güneş.

Bu kız gerçekten bu kadar mağara ayısının yanında nasıl böyle pozitif olabiliyordu merak ediyordum. Bir ara sorarım artık.

Olumlu anlamda başımı sallayıp onu takip ettim. Yanlış anlaşılmasın Kerem'i değil Güneş'i takip ettim.

Kerem' den banane canım. Evet evet kesinlikle onu düşünmüyorum.

Güneş "Canım biraz sakin ol çocuk kötü birşey demedi ki." dedi Güneş. Sakinleştirmeye çalışan bir ses tonul ile.

Tamam demedi ama pes edemezdim. Bana ters abi böyle işler.

"Bizi zorla getiren birine neden iyi davranayım?" dedim. Haklımıyım haklıyım. Ee kesin o zaman.

"Haklısın ama geçerli bir nedeni vardır illahaki." dedi Güneş. Bu mağara ayılarının ne gibi geçerli nedeni olacaktı ki?

"Saçmalama istersen, insan kaçırmanın ne gibi mantıklı nedeni olabilir?" dedim. Tek yaptığı şey omuz silkmekti.

"Bilmem ama hiçbir kötü niyetleri yok buna inan. Neyse burası tuvalet yüzünü falan yıka. Kendine gel." dedi Güneş. Gösterdiği kapıdan girdim.

İçeri girdiğimde rahatlamak istediğim için yüzüme soğuk suyu çarptığımda kendime geldiğimi hissettim.

Tuvaletten çıkıp aşağı indiğimde  Güneş, Emir ve Kerem birşeyler konuşuyorlardı. Bende gidip ablamın yanı başına oturdum. Aklıma gelen birşey ile Emir'e döndüm.

"Şey... Telefonunu verirmisin? Bana izin ver de annemi arayıp haber vereyim." dedim. Telefonu versin diye içimden bildiğim bütün duaları ediyordum.

"Hayır olmaz arayamazsın " dedi Emir öküzü. Güneş araya girdi.

"Emir bırak arasın annesini kadın merak etmesin" dedi. Teşekkürler ponçik görls seni seviyorummm.

"Al tamam. Ama en ufak hatanda mahvederim seni. Sadece seni de değil ablanı da" dedi. Kalas herif. Kibar ol be kibar.

Hızla telefonu alıp annemi aradım. Çaldı... Çaldı...

"Alo." dedi annem. Sesi çok endişeli geliyordu.

"Anne ben Maya." dedim daha fazla merakta bırakmayarak.

"Kuzum nasılsınız iyimisiniz? Çok merak ettim sizi kuzum benim ablan nasıl? Ne zaman döneceksiniz ve nerdesiniz?" dedi annem. Resmen soru yağmuruna tutmuştu beni.

TutsakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin